Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar: 'Federasyon İçin Operasyon mu Yapılıyor'

Tarihçi-yazar ve siyasetçi Yusuf Halaçoğlu, Ömer Can Talu'nun sunduğu İkinci Bakış programına konuk oldu. Programda tarih ve siyaset gündemindeki önemli konular ele alındı. Halaçoğlu, Sevr ve Lozan anlaşmalarından Cumhuriyet ve Atatürk düşmanlığına, yeni anayasa tartışmalarından sığınmacı sorununa kadar pek çok konuda çarpıcı açıklamalarda bulundu.

Ömer Can Talu

'FEDERASYON SİSTEMİNE GEÇİŞ OPERASYONU MU'

Yeni anayasa tartışmalarına dikkat çeken Tarihçi-yazar ve siyasetçi Yusuf Halaçoğlu, "Anayasanın hangi maddelerinin değiştirileceğinin belli olmadığını" ve "Federatif bir sisteme yöneltmeye yönelik bir operasyon yapıldığını" iddia etti. Bu iddialarını, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin Abdullah Öcalan'ı meclise davet etmesini ve Cumhurbaşkanı'nın buna "barış eli" demesini örnek göstererek destekledi. Halaçoğlu, "Anayasayı federatif bir sisteme yöneltmeye yönelik bir operasyon yapılıyor. Buna kim katılıyor? Devlet Bahçeli katılıyor. Ne diyor? 40-50 bin kişinin katili, bebek katili... Mecliste konuşmasını söylüyor" dedi.

Bütün muhalefet partilerinin bu konuya eğilmesini eleştiren Halaçoğlu, “Hepsi 'Aman sen bunu nasıl söylersin, caniyi nasıl meclise çıkarmaya kalkışırsın' bunu tartışıyorlar. İnsanlar artık neyi unuttular? Geçim sıkıntısını unuttular, ekonomik darboğaza Türkiye'nin girdiğini unuttular, dış politikada nelerle karşılaşacağı meselesini unuttular, göçmenler meselesini unuttular... Eğitimsizliği unuttular, yurtdışına giden beyin göçünü unutturdular. Yani bütün bunları tartışmaları gerekirken işi buraya sevk ettiler" şeklinde konuştu.

'SIĞINMACILAR, ORTADOĞU PROJESİNİN BİR PARÇASI'

Sığınmacılar konusuna da değinen Halaçoğlu, "Türkiye'ye gelen göçmenlerin, Ortadoğu projesinin bir parçası olduğunu" ve "ülkenin demografik yapısını değiştirmeyi amaçladıklarını" belirtti. Halaçoğlu, "Bugün gelenlerin hepsi niteliksiz. Onların çoğu Avrupa tarafından alındı, nitelikli olanlar. Bize de bunlar... İşte bu geri kabul anlaşmasını hemen kaldırmak lazım geliyor" dedi. Sığınmacıların geri gönderilmesinin ise zor olmadığını da iddia eden Halaçoğlu, "bedava iş gücü ve sağlık hizmetleri gibi avantajlar ortadan kalktığında, sığınmacıların kendiliğinden gideceğini" söyledi.

FETRET DÖNEMİNE BENZER BİR DÖNEM

Programda, Türkiye'nin 101. yılına da değinildi ve Halaçoğlu, Türkiye'nin "Fetret dönemine benzer bir dönemden geçtiğini" ancak "bu dönemden çıkabilecek güçte olduğunu" söyledi. Halaçoğlu, "Türkiye'nin bu kaos dönemini, iyi bilen, liyakatli insanlarla aşabileceğini" belirtti.

'LATİN ALFABESİ TARTIŞMALARI 1868'DEN BERİ SÜRÜYOR'

Tarihteki tartışmalı konulara dair de bilgi veren Halaçoğlu, Latin alfabesine geçiş tartışmalarının 1868'den beri sürdüğünü, Osmanlı döneminde de Arap alfabesinin Türkçe için yetersiz görüldüğünü ifade etti. Halaçoğlu, "Arap alfabesinde sesli harf yok, büyük harf yok. Türkçe yazamıyorsun. 1868'den itibaren Latin alfabesine geçişle ilgili tartışmalar var" dedi.

'SEVR VE LOZAN'I AYNI GÖRENLER YA CAHİL...'

Halaçoğlu, Sevr ve Lozan anlaşmaları hakkındaki tartışmalara da değinerek, "Bu anlaşmaları aynı görenler gerçekten çok cahil ya da cahillik eğitimi almışlardır." dedi. Halaçoğlu'na göre, Sevr Anlaşması Osmanlı Devleti'nin tasfiye edildiği bir anlaşmaydı ve Anadolu'nun ortasında Türklere ait küçük bir yer bırakıyordu. Lozan Anlaşması ise işgalci güçlerin denize döküldüğü ve Anadolu'nun kurtarıldığı bir anlaşmaydı. Bu iki anlaşmayı aynı kefeye koymanın "Türkiye Cumhuriyeti devletine düşmanlık" olduğunu ifade eden Halaçoğlu, "Sevr bir Kürt devleti kuruyordu, Sevr bir Ermeni devleti kuruyordu. Sevr ile Anadolu'nun sadece ortasında Türklere ait küçük bir yer bırakılıyor ve İtilaf Devletleri istedikleri yeri işgal edebilme hakkına sahip oluyorlardı" dedi.

CUMHURİYET VE ATATÜRK DÜŞMANLIĞININ SEBEBİ

Halaçoğlu, "Bir Türk devleti kuruldu, ismine Türk denildi. Göktürklerden sonra ilk defa Türkler arasında hanedana dayalı olmayan bir devlet yapısı meydana geldi. Bunu hazmedemiyorlar" dedi. Halaçoğlu, "Keşke Yunan galip gelseydi diyen insanlar aslında İskilipli'den ne farkı var?" diye sorarak, "Ezanın hür olarak okunmasını sağlayan bir insana kâfir diyen insandan ne çıkar?" ifadelerini kullandı.

DAMAT FERİT BENZETMESİ

Düşmanca iddialar ortaya atanların, geçmişte Kuva-yi Milliye'ye karşı duran Kuva-yi İnzibatiye düşüncesindeki ve Damat Ferit kafasındaki insanlar olduğunu söyleyen Halaçoğlu'na göre bu kişilerin esas problemi ise, bir Türk devleti kurulması ve milletin adına Türk milleti denilmesi.