Anadolu'nun geleneksel kıyafetlerinden 42 yıllık koleksiyon oluşturdu

İzmir'de yaşayan geleneksel giysi araştırmacısı ve üreticisi Atilla Özkan, yaklaşık 42 yıldır Türkiye'nin her yöresinde köylerden topladığı geleneksel kıyafetler ve ürünlerden bir koleksiyon oluşturdu.

İHA

1965 yılında Manisa'da doğan ve yaşamını İzmir'de sürdüren geleneksel giysi araştırmacısı ve üreticisi Atilla Özkan, gençlik yıllarında halk danslarına katılarak başladığı macerasını adeta bir kültür yolculuğuna dönüştürdü.

Müzisyenlik ve oyunculuk da yapan Atilla Özkan, halk dansları ekipleriyle beraber katıldığı yarışmalarda Türkiye'nin birçok farklı şehrine ve birçok ülkeye seyahat etme ve görme imkanı buldu.

Yarışmalarda diğer halk dansları topluluklarının giydiği geleneksel kıyafetlerdeki desenleri, renkleri, işlemeleri ve kumaşları gören Özkan, merakını daha da ileriye taşıyarak Türkiye'nin birçok şehrini köy köy gezmeye başladı.

Yaklaşık 42 yıldır köylerden yörelere has üçetek, cepken, yemeni, mendil, şalvar, peşkir, camedan, körüklü çizme, yöresel başlık, takılar, aksesuarlar ve geleneksel kıyafetleri toplayan Özkan, topladıklarını koleksiyon haline getirdi.

Kendisini "Anadolu kültürü aşığı" olarak tanımlayan Atilla Özkan, 25 yıldır da geleneksel kıyafet üretiminde bulunuyor. Tire Halk Eğitim Merkezi'nde geleneksel el sanatları ve unutulmaya yüz yutmuş el sanatları usta öğreticisi olarak görev yapan Özkan, Kültür ve Turizm Bakanlığı, belediyeler ve diğer resmi kurumların organizasyonları için geleneksel kıyafetler dikiyor.


Gençlik yıllarında katıldığı yarışmalarda giyilecek kıyafetler için geleneksel kostüm üreticisinin bulunmaması sebebiyle sıkıntılar yaşadıklarını ve bununla beraber kostüm üretmeye başladığını söyleyen Atilla Özkan, mesleğine başlamasını şöyle anlattı:

"Ülkenin dört bir yanından gelen yarışmacıların katılımıyla halk oyunu yarışmaları düzenleniyordu. Ben de o zamanlar vurmalı çalgılar konusunda kendimi geliştirmiştim. Halk oyunları ekiplerine çalmaya başlamıştık. Bu yarışmalarda Anadolu’nun mozaiğini ve renklerini daha yakından görüyordum. Bir fotoğraf makinem vardı, yarışmalardan ve giyilen geleneksel kıyafetlerden fotoğraf çekerdim. 300-400 bin fotoğraf çekmişimdir. Bu işi tanıdıkça daha çok aşık olmaya başladım. Bu süreç içinde kendi kostümlerimizi üretmeye başladık. Benim bu konuda merakım ve el becerim vardı. Ben bu işi profesyonelliğe doğru götürdüm."