Spor yazarlarından Dinamo Kiev - Fenerbahçe yorumu
UEFA Avrupa Ligi'nin son haftasında Dinamo Kiev ile Fenerbahçe karşı karşıya geldi. Jorge Jesus'un öğrencileri Polonya'da oynanan karşılaşmada rakiplerini 2-0'lık skorla devirdi. Sarı-lacivertlilerin futbolunu ve grup liderliğini spor yazarları değerlendirdi.
Hilmi Türkay - Cumhuriyet: "Arda Güler’i izlemek büyük keyif. Geçen sezondan bu yana oynadığı her maçta hem Fenerbahçelilere hem de tüm futbolseverlere ayrı bir heyecan yaşatıyor. Pasları, şutları, çalımları herkesi mutlu ediyor. Jesus, genç oyuncuya uzun süre forma vermedi ama onu düşündüğü ve daha doğru gelişmesini istediği için. Arda, Dinamo Kiev maçında 11’de sahaya çıktı, 1 gol attı, 1 asist yaptı. Golü sonrası tişörtündeki mesajla, değerli annesine olan sevgisini göstermesi izleyenleri duygulandırdı, gururlandırdı. Hep böyle devam et Arda, iyi bir gelecek seni bekliyor. Gelelim Kiev galibiyetiyle namağlup lider şekilde UEFA Avrupa Ligi’nde son 16 turuna yükselen F.Bahçe’ye... Jesus’un kazanma odaklı kurduğu takım her maç üstüne koyarak ilerliyor. Kiev maçı 2-0 bitti ama Sarı-Lacivertliler çok sayıda gol pozisyonunu cömertçe harcamasa skor daha farklı olurdu. F.Bahçe, Rennes’in önünde gruptan lider çıktığı için üst turda Şampiyonlar Ligi’nden gelecek takımlarla eşleşmeyecek. Bu, Avrupa’da ilerlemek adına büyük avantaj. Son 16 turu maçları Mart 2023’te... İyi bir kura ile yolun açık olsun F.Bahçe."
Ercan Güven - Milliyet: "Avrupa maçları bir tür milli maç gibidir ve maddi manevi kazançları, bırakın milletimizi, futbolumuzu, taraftarı; ezeli rakiplerle bile paylaşılır. O yüzden “Lider Bahçe” lakabını hak etmiş Fenerbahçe’nin Avrupa Ligi son 16’sına kalıp çeyrek finalle arasında tek basamak bırakması herkese kutlu olsun! Zaten Başakşehir, Sivasspor hatta Konferansa galibiyetle giden Trabzonspor maçlarıyla havaya girmiş, Fenerbahçe’nin Polonya’da liderliğe koyacağı son noktaya inanmış ve hazırlanmıştık. Dinamo Kiev on kişi kalınca Polonya’daki Fenerbahçe taraftarlarına baskı ve geçişi otomatiğe bağlamış takımlarına üçüncü gol çağrısından başka bir iş kalmadı. Jesus ise artık savunma güvenliği ikinci planda olduğu için Arao ile Zajc’ı değiştirdi. Üçüncü gol gelmedi ama Fenerbahçe’nin kontrolünde başlayıp, öyle biten maç daha çok ülke puanı, daha çok para, prestij, moral üstünlük ve Avrupa’da daha kestirme yol getirdi Fenerbahçe’ye… Daha ne olsun?"
Uğur Meleke - Hürriyet: "Bugün, Türk futbolu için tarihi bir gün. Zira ülke futbolumuz 66 yıllık Avrupa kupaları tarihinde ilk kez 4 takımla birden Şubat’ı görüyor. Bu sezon Avrupa’da 4 veya daha fazla temsilciyle Şubat’ı gören Türkiye ile birlikte 8 ülke daha var. Bunların hepsi zaten kıtanın devleri. Üstelik Avrupa ülkeler sıralamasında bir ara 21’inciliğe kadar düşmüştük. Bugün 12’nci basamağa tırmandık. Doğrudan rakiplerimiz Sırbistan, Avusturya ve Norveç temsilcilerinin de birer birer vedasıyla ilk 10 için hayal kurmaya başladık dün gece itibariyle. 2024-25’te şampiyonumuzun direkt Devler Ligi bileti alması için 10’uncu basamağa tırmanmamız gerek. (Avusturya’yla aramızda ciddi bir puan farkı var ama kapanması imkânsız değil. Hele de Şubat-Mart’ta biraz şanslı kuralar çekersek pekala 10’uncu basamak hayalleri kurmaya başlayabiliriz."
Engin Verel - Akşam: "Arda'nın golünden sonra Jesus'un onu yanağından öpüşünü hepiniz görmüştür. Ne kadar sevgi ve şefkat dolu, ne kadar yürekten ve samimi bir davranış olduğunu izlerken hissediyor insan. Bu öpücük aslında "Jesus, Arda'yı niye oynatmıyor?" diye öfkelenen herkese aynı zamanda bir cevaptır. "Ben sizden çok daha seviyorum ve istiyorum oynamasını ancak her şeyin vakti var. Ham armut yenmez, yense de boğazda kalır" dedi, bu davranışıyla Jesus. İnanıyorum ki bundan sonra Arda'ya o da daha fazla süre verecek ve gelişimini destekleyecek."