‘Eleştiriden korkmayın’

Tribünlerin ‘istifa’ sesleri sonrası gelen yasakları hukukçu Rezan Epözdemir yorumladı.

Cumhur Önder Arslan

Statlardaki “Hükümet istifa” tezahüratları, Fenerbahçe ve Beşiktaş kulüplerinin bu slogana bağlı olarak TFF Disiplin Kurulu’na sevk edilecek olması ve Kayseri İl Güvenlik Kurulu’nun Sarı-Lacivertli taraftarları tribüne almama kararı büyük tartışma yarattı. Konunun hukuki boyutlarını Avukat Dr. Rezan Epözdemir, Cumhuriyet’e anlattı.  

‘CEZA YARGILAMASINA AYKIRI’

Epözdemir, “Tribünlerin, taraftar gruplarının veya taraftarın bir kısmının yaptığı tezahürat nedeniyle kulüplerin disiplin kuruluna sevk edilmesi, ceza uygulamasının yapılması, ceza yargılamasının temel evrensel prensiplerine aykırı. Tribünü kapatıyorsunuz, kulübe para cezası veya daha ağır cezalar veriyorsunuz. Halbuki ceza yargılamasının temel evrensel prensibi suç ve cezada şahsilik ilkesidir” diye konuştu. 

‘SUÇ VE CEZADA ŞAHSİLİKLE ÇELİŞİR'

Avukat Epözdemir, “Eğer siz Futbol Disiplin Talimatı’na aykırı bir tezahürat söz konusuysa, bizzati bu tezahüratın müellifine taraftara ceza veriyorsanız, kulübe bunu teşmil etmemelisiniz. Aksi, ceza yargılamasının temel evrensel prensibi olan suç ve cezada şahsilik ilkesiyle çelişir. Ama bizim disiplin talimatımıza, disiplin ve tahkim kurullarının kararlarına baktığımızda hem tribünü kapatıyorlar hem de kulüplere para cezasından başlayarak tüzel kişiliklere de önemli cezalar veriliyor. Bu yönüyle ben bunun hukukun temel evrensel prensiplerine ve ceza yargılamasının temel evrensel prensiplerine aykırı olduğunu düşünüyorum” dedi.

‘SİYASİLER DAHA ESNEK OLMALI'

Epözdemir, “Olayın ikinci boyutu, bazı spor kulüpleri taraftarlarının yaptığı tezahürat nedeniyle deplasman müsabakalarında il güvenlik kurulu kararları uyarınca taraftarın alınmamasına ilişkin tasarruf. Burada nasıl bir siyasi partiyi, hükümeti övmek, yapmış olduğu müspet çalışmaları övmek ve desteklemek saygın ise aynı zamanda yine bir siyasi partiyi ve hükümeti eleştirmek de aynı ölçüde saygındır. Açıkça kin ve düşmanlığa tahrik etmediği, vandalizme ve şiddet olaylarına evrilmediği, kişilerin şeref ve haysiyetini rencide etmediği, hakarete dönüşmediği sürece; eleştiri bir toplumdaki demokratik olgunluk düzeyini gösterir. Eleştiriden korkmamak ve çekinmemek gerekir” dedi.

Rezan Epözdemir, “Hükümeti veya hükümet eden siyasi partileri, övmek ne kadar saygınsa eleştirmek de o kadar saygındır. Dolayısıyla siz, taraftar tezahüratları nedeniyle il güvenlik kurulu kararıyla deplasman yasağı uygularsanız bu adil ve hakkaniyete uygun olmaz. Hakaret, tahkir varsa, şiddet olaylarına evrildiyse tabii ki bütün yaptırımlar uygulanır il güvenlik kurulu kararıyla. Ama bu unsurlar yoksa sadece demokrasinin gereği olarak bir hak arama özgürlüğü kullanılmış ve eleştiri yapılmışsa; bu eleştiriye herkes gereken müsamahayı göstermelidir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararlarına göre özellikle siyasiler bu konuda çok daha esnek ve eleştiriye açık olmalıdır” diye konuştu.