Kış mevsimi cilt hastalıklarını tetikliyor!
Kışın soğuk ve rüzgarlı havası, enfeksiyonlardan korunmak için sık sık el yıkamak, sıcak suyla banyo yapmak ve hijyen sağlamak için dezenfektan kullanmak derken kış aylarında cildimizin yıpranması hızla artıyor. Uzmanı Prof. Dr. Dilek Bıyık Özkaya kış mevsiminde cildin yıpranmasının yanı sıra egzamadan sedefe dek bir çok cilt hastalığında da artış yaşandığını belirterek bu nedenle bazı kuralları ihmal etmemek gerektiğini vurguluyor. Dermatoloji Uzmanı Prof. Dr. Dilek Bıyık Özkaya, kışın cilt hastalıklarından korunmanın ve sağlıklı cilde sahip olmanın 7 etkili yolunu anlattı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.
Sağlıklı beslenin ve mutlaka su için
Sağlıklı beslenme ve yeterli miktarda su içmek cilt sağlığımız için son derece önemli. Dermatoloji Uzmanı Prof. Dr. Dilek Bıyık Özkaya bağırsak florasındaki bozulmanın cildimizi doğrudan etkilediğine dikkat çekerek şöyle konuşuyor: “Antiinflamatuar yiyecekler (limon ve turunçgiller, kırmızı meyveler, zerdaçal, yeşil çay, zeytinyağı, avokado, balık, bitter çikolata), probiyotikten zengin beslenme, dengeli beslenme ve yeterli su içme sağlıklı bir cilt için oldukça önemlidir. Yeterli beslenmeyi sağlayamıyorsak doktorumuzun önereceği takviyeleri kullanmak cildimize fayda sağlayabilir.”
Cildinizi mutlaka nemlendirin
Dermatoloji Uzmanı Prof. Dr. Dilek Bıyık Özkaya, cildimizde kışın artan kurulukla beraber çatlaklar ve bariyer fonksiyonunda bozulma görülebildiğini belirterek, cilt tipine uygun bir nemlendirici kullanılması gerektiğini söylüyor. Ellerin her yıkanmasının ardından ve duş sonrası düzenli şekilde uygulayacağınız nemlendirici ile cildinizin su kaybını önleyerek, kuruluğa bağlı oluşan pullanmaların önüne geçebilirsiniz.
Güneş koruyucu sürün
‘Güneş yok, kışın güneşinden ne zarar gelir’ diye düşünmemek, güneş koruyucuyu mutlaka sürmek gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Dilek Bıyık Özkaya “Kimyasal güneş koruyucular bizi UVB ve UVA ışınlarından korusa da, görünür ışığa karşı yeterli gelmeyebilir. Bu nedenle demir oksit içeren güneş koruyucuların tercih edilmesi gerekir” diyor.
Yeterli ve kaliteli uyuyun
Düzenli uykunun cilt sağlığı açısından son derece önemli olduğunu belirten Prof. Dr. Dilek Bıyık Özkaya “Uykusuzluk veya kaliteli olmayan uyku cilt yıpranmasını hızla artırıyor ve erken yaşlılığa yol açıyor. Bu nedenle yeterli süre ve kaliteli uyumaya çok özen gösterilmelidir. Gerekirse uzman desteği almaktan kaçınmayın” diyor.
Stresi yönetmeyi öğrenin
Kışın cilt yıpranmasını artıran etkenler sadece soğuk ve rüzgarlı hava, sık el yıkamak, sıcak suyla banyo yapmak ve dezenfektan kullanmakla sınırlı değil. Stres de cilt sağlığını yakından ilgilendiriyor. Prof. Dr. Dilek Bıyık Özkaya stresle birlikte vücudumuzda kortizol, adrenalin gibi hormonlar salgılandığını belirterek “Bunun sonucu olarak da akne, sedef ve gül hastalığı gibi cilt hastalıkları alevleniyor, bazı egzama türleri gelişebiliyor. Bu nedenle stresi yönetmeyi öğrenmek genel sağlığımız açısından olduğu gibi cilt sağlığının ve erken yaşlılığın önüne geçmede de önemli bir rol oynuyor” diye konuşuyor.
Günlük cilt bakımını ihmal etmeyin
Kışın egzamadan kaşıntı ve sedefe dek bir çok cilt hastalığının tetiklendiğini belirten Prof. Dr. Dilek Bıyık Özkaya günlük cilt bakımının da ihmal edilmemesi gerektiğini vurgulayarak şöyle konuşuyor: “Cildimiz bizim için dış etkenlere karşı koruyucu bir tabakadır. Hava kirliliği de dahil olmak üzere dış etkenler cildimize hasar vermektedir. Yüzümüzü günlük olarak uygun bir yıkama ürünü ile yıkamak, nemlendirici ve güneş koruyucu sürmek, yaşımıza ve cilt tipimize uygun ürünler kullanmak cildimiz için yapabileceğimiz en iyi yatırımdır.”
Sigarayı bırakın
Yapılan bilimsel çalışmalar; nikotinin cildimizde erken yaşlanmaya neden olduğunu, aynı zamanda cilt beslenmesini bozduğu için yaraların iyileşmesinde gecikmeye yol açtığını gösteriyor. Sigaranın aynı zamanda dudak üstlerinde erken yaşta çizgilenmeler de oluşturduğunu belirten Prof. Dr. Dilek Bıyık Özkaya, sigarayı bırakarak daha sağlıklı bir cilde kavuşmanın mümkün olacağını söylüyor.
Cilt sorununuz olursa ihmal etmeyin!
Islaklık, nem ve terleme gibi etkenlerin cildimizde mantar enfeksiyonlarına yatkınlık oluşturduğuna dikkat çeken Dermatoloji Uzmanı Prof. Dr. Dilek Bıyık Özkaya şöyle konuşuyor: “Ortak kullanılan alanlarda siğil ve molluskum gibi viral hastalıklar bulaşabilmektedir. Deri bütünlüğünü bozan durumlarda (böcek ısırığı, çatlaklar, travmalar vb) bakteriyel enfeksiyonlar görülebilmektedir. Böyle bir şüphe durumunda dermatoloji uzmanına başvurarak gerekli tedaviyi almak önemlidir.”