Vitrindeki albümler (05 Şubat 2022)

Vitrindeki Albümler'de bu hafta...

Murat Beşer

SİNAN CEM EROĞLU ‘AKUSTİK’ (SCE MUSİCAL SOUND)

Sinan Cem Eroğlu adını önceden duymuş olsak da gözümüze net biçimde ilk kez 2015 yılında Tolgahan Çoğulu ile yaptığı “Microtonal Guitar Duo” albümüyle çarpmıştı. 2018 yılında Muhlis Berberoğlu ile “Hemdem”, bir yıl sonra da “Wired & Layered” albümlerini yapmıştı. Besteci, yapımcı ve multi-enstrümantalist Sinan şimdi dördüncü albümü “Akustik” ile diskografisine farklı bir satır daha ekliyor. 

Albüm öncesinde öğretim üyesi olarak Almanya’ya yerleşmişti Sinan. Bu tarihten sonra da çalışmaları dış basında daha fazla ilgi görmüş, parçaları yabancı radyolarda sıkça yer almaya başlamıştı. 

Hamburg’da kaydedilen yeni albümünde gitar, kaval, kopuz ve lavta çalıyor Sinan. Her bir parça tek enstrüman ile kaydedilmiş; dolayısıyla bu çalışmayı teknik açıdan canlı kayıt olarak tarif edebiliriz. İçindeki parçalar canlı performans videoları ile birlikte kaydedilmiş.

Repertuvarda Anadolu’nun farklı yörelerine ait geleneksel türküler yer alıyor. Geleneksele ölçülü modern çizgilerle yaklaşan, rahat dinlenebilir, iyi kaydedilmiş başarılı albüm “Akustik”, Sinan’ın kendi firmasının etiketiyle yayımlandı. Sinan bu albümle günümüzde türünün en iyi, yetenekli, yaratıcı ve yenilikçi genç kuşak çalgıcılarından biri olduğunu bir kez daha ortaya koyuyor.

EGE ÜLGEN ‘TWİN MOONS’ (PB MÜZİK) 

Ege Ülgen rapçi değil, ama bir hamlede popüler bir dijital platformda aylık dinleyici sayısı 17.000’i aşmış; popülizmin kol gezdiği bir piyasada bu rakam solo piyano albümü yapmış bir klasikçi için milyonun üzerine tekabül eder.  

Piyanist, besteci ve düzenlemeci Ege’nin ilk albümü “Twin Moons”, her biri bir bütünün parçası olan sekiz besteden oluşuyor. Hakan Kurşun’un sanat yönetiminde Pb Müzik stüdyosunda kaydedilen albümde beste, düzenleme ve piyano Ege’ye ait; bir parçada kemanda Mert Kemancı, çelloda Murat Süngü eşlik etmiş.  

Dinleyene bir gece atmosferini yansıtan bu klasik izlenimci albüm, parçadan parçaya dalgalanan ruh haline sahip. Ege’nin gerçek ile masal arasında salınan tasvirlerinde kah duygusal, kah gergin, bazen korkulu bazen coşkulu; ama her defasında derin. 

Sadece MSÜ Güzel Sanatlar’da konservatuvar okumakla yetinmemiş Ege, Fransa’da sinema-radyo-televizyon okumuş, şimdi de İTÜ MİAM’da müzik teorisi alanında yüksek lisans eğitimini sürdürüyor. Yanı sıra satranç alanında iddialı, Varlık Dergisi’nde de müzik üzerine kalem oynatmakta. Sanat tarihine duyduğu merak ve romantiklere has özlem duygusu Ege’yi farklı kılan özelliklerden ikisi. Gerçek bir yetenek, çok iyi bir ilk albüm.