Usta sinemacılar Gemlik'te buluştu: Kadınların insan hakları mücadelesi!

Gemlik Belediyesi tarafından, Eşref Kolçak anısına bu yıl ikincisi gerçekleştirilen Gemlik Film Festivali devam ediyor. Festivalde, Kısa Film Yarışması’nda dereceye giren filmleri değerlendiren jüri, Gemliklilerle buluştu. Zeytindalı Meydanı’nda, Başak Koç moderatörlüğünde yapılan söyleşide Jüri Başkanı Hale Soygazi, jüri üyeleri Ezel Akay, Güven Kıraç, Yiğit Güralp ve Eyüp Boz soruları yanıtladı.

cumhuriyet.com.tr

Kısa Film Yarışması jüri başkanı Hale Soygazi, başvuran filmleri çok beğendiklerini söyleyerek “Kısa filmleri çok severim. Kısa filmler, sanatçı duyarlılığı ve zanaatkârlığı isteyen işler. Uzun metrajdan daha zor bence. Sinemacıların mesleğe giriş yolu’’ dedi.

‘BÜTÜN KADIN ROLLERİ KLİŞE’

Sinemada ve dizilerde kadın erkek eşitliği sorusu üzerine ise Soygazi, dizilerin belli formatı ve hikaye kalıbı olduğunu belirterek “Bütün kadın rolleri klişe. Hikâyeleri yok. Yansımıyor. Hepsi birbirinin aynı’’ dedi.

Soygazi, sinemada prodüktörlerin genelde erkek olduğunu ifade etti ve ‘’Kadın prodüktörler bizim sinemamızda çok fazla değil. Çoğunluk erkektir. Dünyada da öyle. Filmler de erkek kahraman üzerinden gidiyor. Kadın da o kahramanın eşi oluyor. Sinemamızda 90’larda kadın furyası filmleri oldu. Atıf Yılmaz’ın filmleri oldu. Şu an özellikle kadın filmleri yok. Kadın filmleri olmadığı gibi, kadının çok çeşitli anlatıldığını da düşünmüyorum. Yine klasik rollerde maalesef. Kadın sinemacılar ve senaristler arttı ve bu bizim sinemamız için iyi bir. Kadınlar klişe halinde sunulduğunda bu zenginlik kazandırmıyor sinemamıza. Yeni sinemacılar belki böyle şeyler yapabilir. Kadın haklarından söz ediyoruz, mücadele ediyoruz. Öyle bir noktaya geldik ki… Eşitsizlik, ayrımla mücadele derken şimdi galiba kadınların insan hakları mücadelesi olacak” dedi. 

Jüri üyesi ve yönetmen Ezel Akay’da kısa filmlerin gişe kaygısından uzak yapılan bir sanat dalı olduğunu söyledi. Akay, “Gençlerin dünyayı nasıl algıladıklarını görmek için çok önemli. Sosyologların izlemesi lazım. Bu festivaldeki filmler bana, aileyle herkesin başının dertte olduğunu gösterdi. Filmlere ve hikâyelere bakarak toplumun ne durumda olduğunu anlamak mümkün’’ dedi. Sektörde kadın erkek dengesi ile ilgili ise “Özellikle dizilere baktığımızda kadın senaristler ve kadın yönetmenler var. Sektörümüzü dönüştüren muazzam bir dizi sektörü var. Bir filme baktığınızda kadının yönettiğini anlamanız mümkün. Kadın yönetmenlerin filmini takip etmeye çalışın. Kadınların özgürleşmesi, dünyanın zenginleşmesi demek. Kadınların erkeklerle aynı alanda var olması kültürel ve sosyolojik zenginliği sağlar’’ ifadelerini kullandı.

Oyuncu Güven Kıraç, kısa filmlerin uzun metraj için geçiş yolu olduğunu belirtti ve Ömrü boyunca yalnızca kısa filmler çekenler de var. Hayatını kısa filmler yapmak üzerine adamış sinema yolculuğunu bu kulvardan götürenler var. Sinema hangi metrajda olursa olsun sinemadır. Sinema iyi ki var” dedi. Kıraç Kadın ve erkek meselesinin binlerce yıldır ayrı ayrı konuşulması bana çok abes ve tuhaf geliyor. Çok ağır geliyor aslında. Ar duyuyorum bundan” dedi.

’YIL 1974 – TANJU OKAN ŞARKILARI’

Jürinin söyleşisi sonrası Hakan Meriçliler,Tanju Okanın ilk kez sahneye taşındığı “Yıl 1974 – Tanju Okan Şarkıları’’ ile sahne aldı. Yazan, yöneten, sahneleyen, söyleyen ve anlatan olarak Hakan Meriçliler imzası taşıyan etkinlikte Tanju Okan’ın unutulmaz şarkıları; Berktay Akyıldız eşliğinde seslendirdi.