Yorumsuz... (02.08.2011)
cumhuriyet.com.trUtanç verici bir yenilgi ile sonuçlanan Balkan Savaşları sonunda bir dizi siyasi olay sonucu Harbiye Nazırı olan Enver Paşa’nın göreve gelmesi, Alman Askeri Heyeti’nin de göreve başlamasıyla aynı tarihlere dek gelmişti. Enver Paşa derhal işe girişti. Önce dinamizmden yoksun oldukları gerekçesiyle 1300 subay emekliye sevk edildi.
Savaşların kaybında büyük etkisi olan Redif Teşkilatı kaldırıldı. Ardından Ordu Emirnamesi No:1’i yayımladı; buna göre artık, komutanların harekâtları, cephenin yakınlarından yönetmesini istiyordu. Bu emire kendisi Sarıkamış’ta bizzat uydu.
Ayrıca modern savaşın teknikleri olan karşı taarruz, makineli tüfek kullanımı ve topçu desteğinin bileşimi ile ateş üstünlüğünün yaratılmasının önemine dikkat çekiyordu. Bu iki emir, Türk Ordusu’nun savaş meydanlarında 4 yıl başarıyla direnebilmesinde birincil rolü oynayacaktı.
Bunun ardından NCO denilen astsubay sisteminin orduda yaygınlaşmasını sağladı. Her orduya bağlı subay talimgâhları açıldı.
Bu talimgâhlarda yetiştirilen idealist subaylar özellikle Çanakkale’de ordunun etkinliğini önemli ölçüde artırdı. Liman Paşa Von Sanders ile sık sık teftişlere çıkarak çalışmaları bizzat yerinde izledi. Bütün bunlar Balkan Savaşları’nda 250 bin asker, iki ordu ve 36 tümenini kaybetmiş ve Anadolu’da yeniden yapılandırma sürecine giren ordu içerisinde gerçekleştirildi.
Taktik bilgisizlik, düşük moral, siyasi anlaşmazlık gibi teknik hataların üstesinden gelindi, sayılırdı ama eksiklikler de vardı. Buna rağmen yapılan reformlar Osmanlı askeri tarihindeki en başarılı askeri reformlardan biriydi ve 3 ayda yok olmuş bir ordunun 4 sene boyunca ayakta kalarak savaşmasını sağlamıştı.
Stalin Mayıs 1937’de önderliğine karşı çıkanların tamamını kapsayan geniş çaplı bir temizlik harekâtına girişti.
Ülke genelinde bu temizlik harekâtı her kesimde etkisini gösterdi. Sovyet toplumunun en verimli ve bilinen kesimleri ağır kayıplara uğradı.
Stalin iktidarını tehdit etmesin diye orduda da benzer bir temizlik harekâtına girişti. Büyük Temizlik sırasında deneyimli askeri önderler tasfiye edildi. Bu temizlik harekâtı, Kızıl Ordu’nun moral gücünü ve askeri düzenini büyük ölçüde sarstı.
Almanya’nın Haziran 1941’de Sovyetlere karşı giriştiği saldırılarının ilk evrelerinde Kızıl Ordu’nun başarısız olmasına yol açan en önemli etkenlerinden biri de, Stalin’in Büyük Temizlik sırasındaki orduda yaptığı tasfiyeler olduğu kabul edilmektedir. Tasfiye edilen subayların yaklaşık yüzde 30’u II. Dünya Savaşı’nın ilerleyen dönemlerinde orduya geri kabul edilmiştir.
27 Mayıs 1960 ihtilalinde ordumuzun yaklaşık 300 generalinden 235’i ve 5 bin subayı gerekçe gösterilmeden emekli edilerek tasfiye edilmiştir. Kara Harp Okulu bir süre 2 dönem mezun verememiştir.
Günümüzde halen Balyoz Davası çerçevesinde 43 general ve amiral, belirli sayıda subay tutukludur.
Bugün itibarıyla 13 şehit verdiğimiz pusuyla ilgili CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçtaroğlu meclisteki konuşmasında, “Orduda moral bırakmadınız!” söylemine karşı Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, televizyondaki açıklamasında, “Ordumuzun morali yerindedir!” karşılığını verdi.
Bu yazımız yorumsuzdur.