Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın kızlarla erkeklerin aynı evde kalmalarına yönelik yaptığı açıklamaların ardından öğrenciler tedirginlik yaşamaya başladı. Ege Üniversitesi öğrencileri kampus içindeki kafeteryalarda ve derslerde birbirlerine, “ahlak polisi bizim de kapımızı çalacak” şakaları yapıyor. Öğrenci evlerinde de Başbakan Erdoğan’ın “şeriatçı” söylemleri tepkiyle karşılanırken hükümetin işin ekonomik yanını göz ardı ettiği vurgulanıyor. İzmir Bornova’da okuyan bir öğrenci için yurt önemli bir sorun haline gelirken ev kiralarının da 600 liradan başlaması öğrencileri birlikte eve çıkmaya zorluyor. Birçok öğrenci ev kirasını bölüştüğü gibi yemeklerini de bölüşmek zorunda kalıyor. Dar gelirli ailelerin çocukları mesleklerini edinene kadar, paylaşım içinde öğrenimlerini sürdürmek istiyor. Önceki akşam Bornova’da bir öğrenci evinde çekilen fotoğrafta öğrenciler yemeklerini bölüşüyor, aynı zamanda ülke geleceği hakkında düşüncelerini söylüyor. Gıda Mühendisliği 1. sınıf öğrencisi Seray Ercan, karşıdevrim sürecinin hızlandığını, üniversite öğrencileri olarak buna izin vermemeleri gerektiğini belirtiyor. Ziraat Mühendisliği Bölümü öğrencisi Doğan Başaran da AKP’nin sistemli bir şekilde Cumhuriyeti ortadan kaldırdığını, öğrencileri baskı altına aldığını vurguluyor. Ortak tavanın içinden yenen yemeğe siyaset ve ülke geleceği sohbeti eşlik ediyor. Öğrenci evinde Başbakan Erdoğan’ın söyleminin aksine, “karmaşık şeyler” dönmüyor. Öğrenciler, ülkenin geleceği için kafa yorarken ailelerinden gelen az miktarda parayla yaşamlarını sürdürmeye çalışıyor. Dervişin fikri... Kampusta da öğrencilerin ve öğretim üyelerinin birinci gündem maddesini Erdoğan’ın “Kızlı erkekli aynı evde kalıyorlar” söylemi oluşturuyor. Kafeteryaların birçoğunda bu söz daha çok şaka amaçlı kullanılıyor. Sosyoloji öğrencisi Gülşah Barutça, “Dervişin fikri neyse zikri de odur” deyimini anımsatarak Erdoğan’ın bu söyleminin birçok öğrenciyi şaşırttığını belirtiyor. Su Ürünleri Bölümü öğrencisi Erdem Şahin de AKP’nin iktidara geldiği günden bu yana sistemli olarak ülkeyi dönüştürdüğünü, baskıların son dönemde giderek sertleştiğini anlatarak “Üniversitede öğretim üyeleri bile, ‘harem selamlık ayrılın’, ‘yine mi kızlı erkekli oturdunuz’ şakaları yapıyor. Sanırım bu konuşmalar artık şaka olmaktan çıktı. Birçok öğrenci işin ciddiyetinin farkında değil. Ahlak polisi kapımıza dayandığında vereceğimiz tepki için umarım çok geç olmaz” diyor.