Yılanlardan şifa arayışına valilik engeli
Bayburt'a bağlı Kırkpınar köyünde her yıl mayıs ayında ortaya çıkan ve birçok hastalığa iyi geldiğine inanılan yılanlarla ''tedavi'' yöntemi valilikçe durduruldu.
cumhuriyet.com.trHer yıl mayıs ayının ilk haftasında yuvalarından çıkan ve boyları yaklaşık 50 santimetre olan yılanlar, köylüler tarafından yakalanarak haziran ayının ilk haftasına kadar bir ay süreyle sütle besleniyorlardı. Zehirsiz olduğu belirtilen yılanların, sedef ve egzama gibi birçok hastalığa iyi geldiğine inanılan köyde kadınlar, bidonlar içerisinde sakladıkları yılanlarla belli bir ücret karşılığında yöreye tedavi olmak için gelenlere sözde ''tedavi'' uyguluyordu. Rahatsızlık bulunan bölgeye konularak kendi haline bırakılan yılanların hastalıklı bölgeyi terk etmesi tedavinin bittiği anlamına geliyordu.
Köyde mayıs aylarında sürdürülen bu uygulama, Bayburt Valiliği'nin kararıyla yasaklandı.
Bayburt Valisi Kerem Al yaptığı açıklamada, ''Yılanlardan şifanın tıbbi olarak mümkün olmadığının belirlenmesi üzerine valilik olarak bu konuyu yasakladık. Yılanla tedavi yapanları tespit edersek haklarında yasal işlem başlatacağız. Her yıl mayıs ayında basında yer alan yılanla tedavi edilen insan görüntüleri, hem Sağlık Bakanlığımızı, hem de valiliğimizi rahatsız etmekteydi. Bunun için tıbben mümkün olmayan böyle bir şifa arayışını yasakladık. Bu işin turistlik bir yanı da yok. Eğer olsaydı yasaklamazdık'' dedi.
''Şifa için Almanya'dan bile gelen var"
Köy sakinlerinden bazıları karara bir anlam veremediklerini ifade ederken, bazıları ise kararı yerinde bulduklarını söyledi.
Köyde 7 yıldır ''yılanlı tedavi'' uyguladığını anlatan Gülfiye Batmaz (65), yılanlardan şifa bulan hastaları olduğunu öne sürerek, ''Geliyorlar, biz de vücutlarının sorun bulunan bölgesine yılan koyuyoruz. Onlar bize bir ücret veriyorlar, biz de onların hastalıklarını iyileştirmek, sorunlarını gidermek için emek veriyoruz'' dedi.
Yılanların sedef hastalığı, ayak, baş, göz ağrısı, boyun ağrısı, bel ağrısı gibi birçok hastalığa şifa olduğunu iddia eden Batmaz, ''Benim şifa bulan hastalarım çok. Ankara, İstanbul, Gümüşhane, Bayburt, Erzincan, Antalya gibi illerden geliyorlar. Bir hastamın ayağında yarası vardı. 3 yıl geldi, sonunda şifa buldu. Bu sene yasak etmişler, neden? Zorbalıkla koymuyoruz. Gelenler istiyor, biz de devam ediyoruz. Çok arayanlar var, ama yasaklandığını söylüyoruz'' diye konuştu.
Mürüvvet Çelikkanat (50) ise Almanya'dan bile şifa bulmak için köye gelenler olduğunu savunarak, ''Vali bunu neden yasaklamış bilmiyoruz. Gelen insanlarımız şifa buluyordu. Şu anda bile çok arayan var'' dedi.
Köy sakinlerinden İlhan Göktaş (57) da, geçmiş yıllarda yılanların çıkışının festival havasında şenliklerle kutlandığını anlatarak, ''Ben 13 yaşımdayken Aşkale'den bir felçli çocuk geldi babasının sırtında. İkinci sefer elinden tutarak getirdi babası. Şimdi burayı valilik yasaklamış. Burada iki tane dul bayan bu yılanları tutup hastalıklı bölgeye koyuyor. O kişi de 5-10 lira, bazen 20 lira veriyor. Onun emeğinin karşılığıydı bu para'' iddiasında bulundu.
''O valiyi tebrik eder, gözlerinden öperim"
Yılanla tedavinin valilik kararıyla yasaklanmasının yerinde ve doğru bir karar olduğunu belirten Abdullah Batmaz (70) ise şunları kaydetti:
''Ben o valiyi tebrik eder, gözlerinden öperim. Bugün tıpta kalp nakli, böbrek nakli yapılıyor. Bu hayvanlarda bir şifa olacağına ben hiç ihtimal vermiyorum. Bunlar hurafedir. Buradan şifa olmaz. Bu hayvana eziyetten başka bir şey değil. Bilerek veya bilmeyerek bu bir gelenek halini almış. Bu hayvanları kutularda saklıyorlar, hapsediyorlar, bazıları da ölüyor. Bence bu ne İslamiyet ile ne ticaretle bağdaşır. Hayvanları serbest bırakmak lazım.''