Yarın 1 Mayıs

1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü sebebiyle siyasiler ve sivil toplum örgütleri mesaj yayımladılar.

cumhuriyet.com.tr

 

CHP İstanbul İl Başkanı

CHP İstanbul İl Başkanı Bahri Şahin, ''Emeğin örgütlenmediği bir toplum özgür değildir. Böyle bir toplumda ne ileri ne de geri bir demokrasinin varlığından söz edilir'' dedi. ''1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'' hazırlıklarıyla ilgili İstanbul Seçim Koordinasyon Merkezi'nde düzenlenen toplantıda konuşan Şahin, Türkiye'de emeğin mücadelesinin çok zorlu geçtiğini belirtti.

Bu ülkede hak arayan, adalet, özgürlük, demokrasi isteyen işçi ve emekçilerin, zindanları, işkencehaneleri gördüğünü ifade eden Şahin, şöyle konuştu: ''Emeğin özgürleşmesinden, örgütlenmesinden korkan anlayış bugün hala iş başındadır. AKP iktidarının emek ve emekçiye, işçiye, sendikalara, sendikal mücadeleye bakışı, hepimizin malumudur. 9 yılda kişi başına kamu borcunu 2 bin 249 dolardan 4 bin 152 dolara çıkarıp, ikiye katladılar. 9 yılda işsizlik oranını yüzde 8'den yüzde 11,2'ye çıkardılar. AKP'nin iyi ekonomiden anladığı, milyonlarca insanı işsiz bırakıp, sonra da istismar etmekten başka bir şey değildir.''

CHP İstanbul İl Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı da yarınki 1 Mayıs kutlamalarına İstanbul'un bütün ilçelerinden en az 130 otobüsle, partililerin 1 Mayıs alanına geleceğini bildirdi.

CHP İstanbul 3'üncü bölge 3'üncü sıradan milletvekili adayı gösterilen eski DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, 1 Mayıs'ın büyük bir bedel ödenerek kazanıldığını belirtti.
CHP İstanbul 1'nci bölge 12'nci sıradan milletvekili adayı gösterilen Yakup Akkaya da yarın 1 Mayıs'ın 121. yılının kutlanacağını kaydetti.

BDP

Barış ve Demokrasi Partisi (BDP), 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'ne ilişkin açıklamasında, ''Emekçi halklarımız 1 mayısta hem örgütlü mücadelesini ortaya koyacak hem de daha adil, eşitlikçi, özgürlükçü bir Türkiye özlemini, demokrasiyi, barışı ve halkların kardeşliğini haykıracaktır'' denildi. BDP'den yapılan yazılı açıklamada, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Gününün büyük bir coşku, heyecan ve direniş ruhuyla karşılandığı belirtildi. ''Ekonomik yaşam koşullarının gün geçtikçe daha da kötüye doğru gittiği, bölgeler arası dengesizliğin ve gelir dağılımındaki adaletsizliğin giderek arttığı, milyonlarca yoksul ve işsize her gün yenilerinin eklendiği'' öne sürülen açıklamada, ''Emekçi halklarımız 1 mayısta hem örgütlü mücadelesini ortaya koyacak hem de daha adil, eşitlikçi, özgürlükçü bir Türkiye özlemini, demokrasiyi, barışı ve halkların kardeşliğini haykıracaktır'' ifadesine yer verildi.

 

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü dolayısıyla yayımladığı mesajda, bütün çalışanların ''birlik, mücadele ve dayanışma günü'' olan 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nü kutladı. Bu anlamlı ve tarihi günün, mana ve mahiyetine uygun olarak toplumsal barış ve huzura katkı sağlamasını dileyen Dinçer, 1 Mayıslar'ın ne yazık ki, uzun yıllar boyunca bazı çevreler tarafından istismar edilerek, istenmeyen olaylar yaşandığına, halk arasında korku ve endişe günü olarak hafızalara kazındığına dikkati çekti.

Tüm dünyada emek ve dayanışmanın simgesi haline gelen böyle anlamlı bir günün ''korku ve endişe günü'' şeklinde anılmasındaki asıl nedenin, Türkiye'de demokrasinin yerleşmesini istemeyen güçler tarafından planlı şekilde uygulanan bir çalışma olduğunu ifade eden Dinçer, ''Ama artık ülkemizde demokrasinin çıtası yükseltilmiş, devlet ile halk arasındaki barikatlar yıkılmıştır. Toplumumuzun üzerinde keskin bir kılıç gibi duran yasakçı zihniyet, yerini adalete ve toplumun taleplerine bırakmıştır'' dedi. Milletin devletiyle el ele vererek demokrasinin önündeki engelleri bir bir temizlemeye başladığını vurgulayan Dinçer, hak arama ve mücadele edebilme özgürlüğünün sembolü olan 1 Mayıs'ın ''Emek ve Dayanışma Günü'' olarak hükümetçe resmi tatil ilan edilmesinin bunun en güzel örneklerinden biri olduğunu belirtti.

Dinçer, şunları kaydetti: ''Ne şekilde olursa olsun demokrasiye verilen her türlü sağduyulu katkı bizleri aydınlık geleceğe bir adım daha yaklaştırmaktadır. Böylesi durumlarda kimin ne kadar ve ne şekilde katkı yaptığı önemli değildir. Önemli olan verilen emektir. Çünkü emek, ister büyük olsun, isterse küçük kutsal bir değerdir. Bu bakımdan birlik ve beraberlik içinde 1 Mayıs'ın prangalardan kurtarılarak resmi tatil ilan edilmesinde sağduyulu yaklaşan ve emeği geçen herkese teşekkür ederim. Çalışanlarımızın, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nü istismarcılara fırsat vermeden dostluk, sevgi ve barış içerisinde kutlaması da, geçmişte yaşanan olumsuzluklara verilecek en güzel cevap olmaktadır. Ülkemizin öncelikli ihtiyacı siyasi istikrardır. Görülmektedir ki, siyasi istikrar sağlandıkça demokratik haklardan ekonomiye kadar her alanda hızlı bir şekilde gelişme yaşanmaktadır. Çalışanlarımızın hakları konusunda AB ve ILO'nun da öngördüğü biçimde, evrensel normlar doğrultusunda özgür ve demokratik kültürün egemen olması için elimizden gelen tüm çabayı gösteriyoruz. Bu çerçevede sendikal haklarla ilgili örgütlenme özgürlüğü ve grev hakkı üzerindeki kısıtlamalar anayasa değişikliği ile kaldırılmış, aynı iş konulunda birden fazla sendikaya üye olabilme ve kamu görevlileri için toplu sözleşme yapma hakkı tanınmıştır. Temel amacımız her açıdan çalışma hayatının kalitesini artırmaktır. Önümüzdeki dönemde de diyalog ve işbirliği içinde yeni yasal düzenlemeler yapılacaktır. Bu düşüncelerle 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nün barış ve güven içinde kutlanmasını diler, tüm çalışanlarımızı sevgi ve saygıyla selamlarım.''

 

Saaddet Partisi Genel Başkanı Mustafa Kamalak

Saadet Partisi Genel Başkanı Mustafa Kamalak, ''1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'' dolayısıyla yayımladığı mesajda, çalışma hayatının ciddi sorunlarla karşı karşıya bulunduğunu, işçinin, alın terinin karşılığını alamadığını kaydetti. Kamalak, ''Bizim için gerçek bayram, işçinin emeğinin karşılığını, alnının teri kurumadan aldığı gündür. Çalışana insanca yaşam koşullarının sağlandığı gündür. Herkesin sosyal güvence altına alındığı gündür'' ifadelerini kullandı. Yıllardır 1 Mayıs kutlamalarına ideolojik kutuplaşmaların ve ''Taksim'' tartışmalarının damga vurduğunu hatırlatan Kamalak, ''Bu sayede asıl konuşulması gerekenler gündemden uzak tutulmaktadır. Biz istiyoruz ki 1 Mayıs'ta işçinin sorunlarını konuşalım. Sosyal güvenlik sistemindeki aksaklıkları konuşalım. Kayıt dışılığı, iş güvencesini konuşalım. Toplu sözleşmeyi, grev hakkını konuşalım. Çalışma hayatının önündeki yasal engelleri konuşalım. Evine ekmek götürmekte zorlanan asgari ücretliyi konuşalım'' görüşünü savundu.

 

EMEP Genel Başkan Vekili Haydar Kaya

EMEP Genel Başkan Vekili Haydar Kaya, yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye ve dünyadaki tüm işçilerin ve emekçilerin 1 Mayısını kutladı. ''2008 ekonomik krizinin neoliberal saldırganlığa yol açtığını'' ileri süren Kaya, ''son iki yılda ekonomi önemli ölçüde büyürken, toplumsal refahtan işçi ve emekçilerin payına düşenin işsizlik, açlık ve yoksullaşma olduğunu'' savundu.

 

CHP Genel Başkan Yardımcısı İzzet Çetin

CHP Genel Başkan Yardımcısı İzzet Çetin de, 1 Mayıs dolayısıyla yayımladığı mesajında, emeğin, emekçinin, işçinin, çalışanın bayramını kutladı, CHP iktidarında bütün çalışanlara rahat bir nefes aldıracaklarının sözünü verdi. Çetin, şunları kaydetti: ''Bu yıl 1 Mayıs, hak kayıplarının yoğunlaştığı bir ortamda kutlanacaktır. Ülkemizi 9 yıldan bu yana yöneten AKP iktidarı döneminde çalışanlar ciddi kayıplar yaşadı. Bu dönemde düşük ücret ve güvencesiz çalıştırmanın aracı olarak taşeronlaşma yaygınlaştı. Asgari ücret asıl ücret şekline dönüştürüldü. Emekçi haklarını erozyona uğratan yasal düzenlemelere karşı demokratik tepkilerini ortaya koyan kitleler üzerinde orantısız güç kullanıldı.''

 

DP Genel Başkan Yardımcısı Mecit Hazır

Demokrat Parti Genel Başkan Yardımcısı Mecit Hazır, yayımladığı mesajda, 1 Mayıs'ın bir şölen havasında kutlanması temennisini ifade etti. Demokrat Parti'nin, 1 Mayıs'ın, Türk işçisinin tarihine, kültürüne, anlayışına uygun bir biçimde, kimseyi kırmadan, dökmeden, bayram havasında kutlanmasını arzuladığını vurgulayan Hazır, ''Nitekim, Türk demokrasisinin unutulmaz önderi, Demokrat Parti'nin kurucularından, eski Başbakanımız Rahmetli Adnan Menderes, ülkemizde 1 Mayıs Bayramını kutlayan ilk başbakan olmuştur'' görüşüne yer verdi.

 

Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış

Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, mesajında, "Eğer bugün dünyanın en büyük 16. ekonomisi olabildiysek ve rekor kıran bir büyüme hızıyla 2023'e emin adımlarla gidebiliyorsak bu başarı, gecesini gündüzüne katarak, alın teri döken işçi kardeşlerimiz, çalışanlarımız sayesindedir" ifadesini kullandı. İşçilerin fabrikalarda, maden ocaklarında, tersanelerde, tarlalarda, hizmet sektöründe ve diğer iş alanlarında emekleriyle bu başarının gerçek sahipleri olduğunu ifade eden Bağış, şunları kaydetti: "Nasıl ki, işçilerimiz güçlü ve müreffeh bir Türkiye için emek harcıyorsa bizler de Başbakanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın vizyonuyla her bakımdan Avrupa Birliği standartlarını yakalamış bir ülke olma çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Böylece daha demokratik ve daha özgürlükçü bir Türkiye rüyasını gerçekleştiriyoruz. Avrupa Birliği sürecimizin katkısıyla da yıllarca en temel haklarından mahrum bırakılmış işçilerimize haklarını teslim ettik. Darbe yönetimlerinin yasakladığı 1 Mayıs'ın, 2008 yılından itibaren Emek ve Dayanışma Günü olarak kutlanmasını sağlayıp, 1 Mayıs'ı resmi tatil ilan ettik. 32 yıl aradan sonra Taksim Meydanını yeniden 1 Mayıs kutlamaları için işçilerimize açtık ve bu özel günün ruhuna uygun bir şekilde bir bayram havası içerisinde kutlanabileceğini gösterdik."

Bağış, "işçilerin haklarının gasp edildiği 12 Eylül Darbe Anayasası'na, 12 Eylül Referandumuyla özgürlükçü fırçalar vurduklarını" belirterek, bu düzenlemelerle işçilerin farklı sendikalara üye olabilmelerinin önünü açtıklarını, sendikal haklarını güçlendirdiklerini ifade etti. Sendika, birlik ve konfederasyon temsilcilerinden oluşan Ekonomik ve Sosyal Konseyi anayasal güvence altına aldıklarını kaydeden Bağış, şunları belirtti: "Bütün bunların yanında Türkiye'nin refahını artırdık, yeterli görmüyoruz, daha da artıracağız. İşçilerimiz bilgi, eğitim ve emekleriyle verimi ve üretimi daha da artıracak, bizler de Türkiye pastasını daha büyütüp, hakça dağıtımını sürdüreceğiz. İşçilerimize ve tüm Türkiye'ye boş sözler ve romantik ideolojiler değil, icraat ve refah planı sunuyoruz. Siyasetimiz güçlüdür, Türkiye de güçlüdür. 1 Mayıs vesilesiyle tüm işçilerimizin bayramını kutlarken, 1977 yılı 1 Mayısında katledilen ve çeşitli iş kazalarında hayatlarını kaybeden bütün işçilerimizi rahmet ve minnetle anıyorum. Ve 1977 1 Mayısının karanlık hatırası daha kaybolmamışken bir takım köhne siyasetin, karanlık çetelere kol kanat germesini de kınıyorum."

TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası

TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası'ndan (EMO) yapılan yazılı açıklamada, Türkiye'de emekçilere yönelik saldırıların sürdüğü, bir yandan emekçilerin hakları gasp edilirken bir yandan işçi ölümlerinin yaşandığı savunuldu. TEDAŞ'ın araştırmasına göre elektrik iletim ve dağıtımı sırasında her yıl ortalama 300-500 civarında iş kazası yaşandığı, bu kazalarda ortalama 40 işçinin yaşamını yitirdiği belirtilen açıklamada, TEDAŞ bünyesinde 1995-2009 yılları arasında 3 bin 311 iş kazası yaşandığı, 1994-2009 yılları arasında ölen emekçi sayısının ise 338'i bulduğu bildirildi. Açıklamada, ''İşçi sağlığına değil, iş sağlığına önem veren kapitalist düşünme ve yönetme tarzının sonucunda emekçiler hayatlarını hayatını kaybetmektedir'' eleştirisinde bulunuldu.

 

Eğitim-İş Sendikası

Eğitim-İş Sendikası'ndan yapılan açıklamada, her 1 Mayısta olduğu gibi bu yıl da Emek ve Dayanışma Bayramı'nda tüm emekçilerin dayanışma içerisinde, grevli, toplu sözleşmeli sendika hakkını da alarak eşitlikçi ve demokratik bir düzen kurmanın mücadelesini vereceği ifade edildi. Sendika'nın çalışma yaşamında emekçinin koşullarını düzenleyen hükümlerin uluslararası ölçütlere uyumunun sağlanması, hak ve özgürlüklerin korunması ve geliştirilmesi, grevli ve toplu sözleşmeli sendikal hakların kazanılması için çalışmaya ve sömürü düzenine karşı dimdik durmaya devam edeceği belirtilen açıklamada, ''Türkiye'nin bilim ve eğitim işçileri, Eğitim-İş üyeleri olarak her 1 Mayısta meydanlarda karanlığın, emperyalistlerin, kuşatmacıların, işgalcilerin, gerici ve yobazların, Atatürk ve Cumhuriyet düşmanlarının üzerine yürüyeceğiz'' denildi.

 

TMMOB Mimarlar Odası

TMMOB Mimarlar Odası'nın 1 Mayıs'a ilişkin yazılı açıklamasında da, Mimarlar Odası'nın, emek üzerinde yaşanan antidemokratik uygulamalara, emekçilerin güvencesiz çalıştırılmasına ve taşeronlaşmaya karşı verilen mücadelede emekten yana güçlerle birlikte hareket edeceği ifade edilerek, tüm çalışanların ve mimarların 1 Mayıs Bayramı kutlandı.
 

Tüm Sağlık-Sen

Tüm Sağlık-Sen Genel Başkanı Okay Erözgün ise yayımladığı mesajında, ''1 Mayıs'ın tatil ilan edilmesi ve Taksim'in kitle örgütlerine açılması uluslararası ölçekteki sendikal haklardan uzak olduğumuz gerçeğini değiştirmez'' görüşünü dile getirdi.