Yandaşlar için çevre düşmanı genelge

Yandaşların ÇED raporlarını daha kolay alması için yasal düzenleme hazırlığı yapılıyor. Genelge yasalaşırsa ÇED’in hukuksal denetimi sona erer.

YUSUF ÖZKAN

Artvin Cerattepe, İzmir Efemçukuru örneklerinde olduğu gibi mahkemelerin yürütmesini durdurduğu, hatta iptal ettiği ÇED raporları, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın 2009/7 sayılı genelgesiyle şirketler çıkarına yeniden yaşam buluyor. Bakanlığın bu genelgeyi yasalaştırmaya çalıştığına dikkat çeken Avukat Arif Ali Cangı, “Genelgeyle ciddi sorun yaşarken bir de yasa haline gelirse Türkiye’de ÇED’in hukuksal denetimi sona erer, çevre yatırımcının insafına terk edilir” dedi.

Artvin Cerattepe’de Rize İdare Mahkemesi’nin iptal ettiği ÇED raporlarıyla ilgili hukuksal süreç Danıştay’da devam ederken, AKP’ye yakın Cengiz Holding’in bakır şirketi Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan 2. ÇED raporunu almayı başarmıştı. Bakanlık buna dayanak olarak, Veysel Eroğlu döneminde çıkarılan 2009/7 sayılı genelgeyi göstermişti. Genelgeye göre şirketler, eski raporda yaptıkları ufak tefek değişikliklerle yeniden bakanlığın yolunu tutabiliyor.

Bu durumun, anayasanın hukuk devletini düzenleyen 2. maddesine, yargı kararlarının bağlayacılığına ilişkin 138. maddesine açıkça aykırı olduğunu vurgulayan avukat Arif Ali Cangı, “Gerçekten de bu genelge mahkeme kararlarının uygulanmamasının kılıfı haline gelmiş durumda, o yüzden genelgeye çevre düşmanı denebilir. Bu genelgenin iptali için açılan dava sonunda, idari yargı genelgenin ilk bölümünü ele almış, asıl sorunlu olan ikinci bölümünün üstünde durmadan davayı reddetmiştir. Ancak yargılama süreci henüz sonuçlanmamıştır. Şimdiye kadar genelgenin uygulanmasına ilişkin pek çok davada iptal kararı çıkmıştır” dedi.

Çarpıcı örnekler

Cangı, bu genelgeye dayanılarak, Cerattepe ve Efemçukuru Altın Madeni’nin kapasite artırımı ÇED davalarının yanı sıra, Sivas- Bakırtepe Altın madeni ÇED davasında, Karaburun- Sarpıncık RES ÇED davasında, Pazarcık Çimento Fabrikası ÇED davasında, Erzincan Kemah HES, Arhavi- Kavak HES davalarında şirketlerin çıkarının gözetildiğini vurguladı. ÇED davalarını etkisiz duruma getirecek gelişmelerin ise geçen martta gündeme geldiğini belirterek, şunları söyledi:

“Çevre ve Şehircilik Eski Bakanı Fatma Güldemet Sarı, çevreye ciddi olumsuz etkileri olan yatırımlar yapan bir holdingin yönetim kurulu başkanının ÇED davalarından yakınması üzerine, ‘...ÇED davalarını açmak zaten yatırım düşmanlığı, merak etmeyin biz de bu konuda yasal düzenleme yapıyoruz, ÇED raporlarının tamamının iptalini önleyeceğiz...’ dedi. Bu sözler genelgenin yasa haline getirilmesi çalışmaları yapıldığını gösteriyor. Şimdiden söylemekte yarar var; genelge ile ciddi sorun yaşarken bir de yasa haline gelirse Türkiye’de ÇED’in hukuksal denetimi sona erer, çevre yatırımcının insafına terk edilir.”