Vitrindekiler... (01.06.2021)
Cumhuriyet Kitap'tan, raflarda yerini alan çeşitli alanlardan yayımlanmış kitaplardan yetkin bir liste daha...
Cumhuriyet Kitap Eki
Türklerin İzinde 1: Türk - Moğol Ortak Kazıları - 2019 Övör Havtsal Kurganları / Şaban Doğan, Enkhbat Avirmed, Asuman Taş / Paradigma Akademi Yay. / 343 s.
İç Asya ile ilgili araştırmalar artmaya başladıkça yerel halklara ait inanç ve mimari ile ilgili bilgilerimiz de artmaya başlamıştır. Bu konuda bilgi veren araştırmalardan biri de 2019’da, Moğolistan Bilim ve Teknoloji Üniversitesi ile İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi ortaklığında, Harhorin şehrine bağlı (Kara Kurum) Övör Havt- sal Vadisi 4 numaralı mezarda gerçekleştirilen kazı çalışmasıdır. Son yıllarda Moğol. Çin ve Türk arkeologların yaptıkları kazılar 2. Göktürk Kağanlığı’na son vererek 840 yılına kadar Moğolistan’ı ve Güney Sibirya’yı kontrol eden Uygurlarla ilgili önemli bilgileri gün yüzüne çıkarmaya başladı. Bu sayede literatüre yeni giren dromoslu ve kubbeli yer altı mezarları Türk sanatı açısından da ilk olma özelliğini taşıyor. Araştırmalar, sadece Erken Orta Çağ’a ait Türk kültürü ile ilgili değil, Geç Bronz ve Demir Çağı’na ait göçerler hakkında da bilgi sağlıyor.
Tarihöncesinden Bugüne Akdeniz Dünyası ve Doğa - Kriz Çağına Nasıl Geldik? / James H. S. McGregor / Çev.: Barış Gönülşen / Türkiye İş Bankası Kültür Yay. / 412 s.
Toprak ilk Akdeniz halklarının kültürel temeliydi; toprağa bağlı ve yakın olduklarını kabul ediyor, doğayı çeşitli şekillerde işlenen kırsal dünya içerisinden kavrıyorlardı. Bu doğa imgesi, ticaretten sosyal yaşama, dini ritüellerden tarım etkinliklerine kadar yaşamın her alanına işlemişti. Binlerce yıl boyunca insanlık ile ona ev sahipliği yapan toprak arasında keskin bir ayrım yoktu. Doğayla büyük ölçüde uyumlu bir ilişkinin var olduğunu kabul eden yaygın bir uzlaşı vardı. Antik Akdeniz’de geleneksel tarım, doğal ekosistemlerin temel özelliklerine aykırı değildi. Zengindi, karmaşıktı, kendi kendini düzenliyordu ve esnekti. McGregor dünyanın bugün karşı karşıya olduğu çevre krizinin kökeninde Batı toplumunun “İlk Doğa” ilkesini, insan toplulukları ile doğa dünyası arasındaki uyumlu ilişkiyi terk etmesinin yattığını öne sürüyor. Çalışma yeni bir çevresel sorumluluk yaklaşımı sunmakla kalmıyor, doğadaki yerimize ilişkin eski anlayışı yeniden edinmemiz gerektiğini söylüyor.
Ortadoğu, Direniş ve Emperyalizm / Derleyen: Y. Doğan Çetinkaya / İletişim Yay. / 271 s.
Kitapta, Ortadoğu’da son dönemde yaşananları etraflı bir tarihsel-politik değerlendirmenin ekseninde ele alınıyor. Bir yanda 18. yüzyılın sonundan bugüne Ortadoğu’da yaşanan isyan, direniş, devrim ve toplumsal / siyasal hareketler tartışmanın bir hattını kuruyor. Diğer hatta İran Devrimi, devrim ve ertesinde yaşanan gelişmelerin ışığında tartışılıyor. Bu iki hattın ortasında ise son dönemin en uzun süren deneyim örneği olarak Mısır, merkeze yerleşerek ayrıntılı bir şekilde inceleniyor; toplum, ekonomi, siyaset, ordu ve muhalefet kapsamlı bir analize tâbi tutuluyor.
Darwin Hack’leniyor: Genetik Mühendislik ve İnsanlığın Geleceği / Jamie Metzl / Çev.: Duygu Akın / Tellekt / 400 s.
Genetik devrimin şafağında, DNA’mız tıpkı bilgi teknolojimiz gibi okunabilir, yazılabilir ve ‘hack’lenebilir hale geliyor. Ancak insanlık olarak kendi genetik kodumuzu yeniden düzenlemeye başladığımızda; insan refahında nefes kesici ilerlemeleri gerçekleştirmek ile tehlikeli ve potansiyel olarak ölümcül bir genetik silahlanma yarışına inmek arasındaki farkı belirleyen, bugün yaptığımız seçimler olacak. Çocuklarımızı tasarlayabilecek, ömürlerimizi büyük ölçüde uzatabilecek, hayatı yeniden sıfırdan inşa edebilecek, bitki ve hayvan dünyasını yeniden yaratabilecek mühendisliğe eriştiğimiz zaman geriye tek bir soru kalacak: Tüm bunları gerçekten yapmalı mıyız? Kitap, okuru genetik mühendisliğinin birçok açıdan yaşamımızın esas temellerini - seks, savaş, aşk ve ölüm - derinden sarsan bir keşfe davet ediyor.
İssa Vadisi / Czeslaw Milosz / Çev.: Melaike Hüseyin / MonoKL Kitap. / 280 s.
“(...) Demek ki şöyle, Baltazar’ım - diyordu -. Bir hayat var. Milyonlarca insan milyon işle uğraşmakta, sense Surkont, Helena Yuhnieviç, toprak moprak, bir de şu, hımm, şu tüfekle olan iş, bunların hepsi ufak şeyler. Bunlar sana ne için verilmiş, peki? Bir yıldız gibi şurada, burada uyuyabilirdin. Ama demek, senin yatacak yerin bura olmalıymış. Ve artık asla ikinci bir kez de doğmayacaksın.” Bir çocuğun içsel hayatı, hayal gücü ve melankolisi. İssa Vadisi, göllerin, kasabaların, Tomas, Balthazar ve eşiklerdeki tuhaf varlıkların romanı. İssa Vadisi, Nobelli yazar Czeslaw Milosz’dan fantastik bir klasik.
İngiliz Bireyselciliğinin Kökenleri / Alan Macfarlane / Çev.: Onur İşci / VBKY / 328 s.
Saygın antropolog Alan Macfarlane kitabında, İngiltere’nin ortaçağ feodalizminden Sanayi Devrimine uzanan beş yüzyıllık toplumsal dönüşüm hikâyesini ele alıyor. Macfarlane, feodal sistemin olgunlaşma çağı olan 13’üncü yüzyıl İngiltere’sinin aile hukuku, toprak rejimi, mülkiyet ilişkileri ve dinsel-toplumsal yapılanma modelinin nasıl olup da uzun vadede Avrupa anakarasından farklılaştığını ve “İngiliz istisnailiği” denen olgunun köklerinin nelere dayandığını araştırıyor. Marx, Weber, Bloch ve Goody gibi birçok tarihsel sosyologla diyalog halindeki İngiliz Bireyselciliğinin Kökenleri, sadece İngiliz toplumunda ailenin dönüşümünü, köylülükten kentliliğe geçişi, Aydınlanma ve Sanayi Devrimini hazırlayan koşulları değil, bugünün bireyselleşmiş Anglo-Amerikan yaşam kültürünün pek çok ayrıntısını da gösteren kapsamlı bir kaynak.
Homo Sapiens - Sürüden Devlete Milyon Yıllık Serüven / Silvana Condemi, François Savatier / Çev.: Fatmagül Ezici / Say Yay. / 160 s.
Homo Sapiens kesinlikle tuhaf bir tür. 200 bin yıl önce Doğu Afrika’da bir yerde ortaya çıktığı düşünülüyordu, ama en son bulgular onun bu tarihten çok daha önce, kıtanın her yerinde zaten yaşamakta olduğuna işaret ediyor. Çin’de çok daha eski fosiller keşfedilene dek, onun Afrika’dan 80 bin yıl önce ayrılıp dünyaya yayıldığı düşünülüyordu. Öte yandan, genetik bilimi, çok da uzun olmayan bir süre öncesine dek bu gezegeni başka insan türleriyle paylaştığımızı, onlarla gen alışverişi yaptığımızı gösterdi! Homo sapiens’e ilişkin son haberleri dinlememiz gerektiğini düşünen yazarlar, bize Australopithecus’tan Neolitik Çağ’a kadar insanın evriminin etkileyici öyküsünü anlatıyor.
Köy Yapı Sanatı Sözlüğü / Vahap Candan / Atlas Akademi Yay. / 124 s.
İncelemesinde köye ilginin, İkinci Meşrutiyet Devri’nde Türkçü aydınlar tarafından başladığını; Cumhuriyetin ilk yıllarında Atatürk’ün Türk dili, tarihi ve kültür tarihi araştırmalarını özellikle teşvik etmesiyle hızlandığını vurguluyor Vahap Candan. Bu yolda Atatürk’ün buyruk ve teşvikleriyle dönemin aydınlarınca halkın ağzından derlenmiş derleme sözlüklerini tarayan Candan, Göktürk, Uygur ve Karahanlı devirlerinin konuya ilişkin başvuru kaynaklarını da incelemiş. Söz konusu sözcüklerin sadece bir yapıyı ya da yapı ögesini temsil etmediğini, bir kısmının kültür şifrelerimizin izlerini taşıdığını fark etmiş ve bu yönde aldığı notlarla beş yıllık bir emeğin sonucu olarak Yapı Sanatı Sözlüğü’nü oluşturmuş.
Mitos - Yunan Mitleri 1 / Stephen Fry / Çev.: Can Başaçek / Alfa Yay. / 462 s.
Stephen Fry, samimi mizahı, kendine has dili ve modern anlatımıyla ulaşılmaz Olymposlulara bizden parçalar katıyor. Her şey Khaos’a geri döneceği için Fry kitabına buradan başlıyor, Gaia’nın doğuşuyla düşünce şekilleniyor. Gökyüzünün semeninden var olan seminal semantik semiyoloji derken. Daha sonra Titanlar çatışıyor, Zeus yeni bir ırk yaratmaya karar veriyor. Olymposluların maceralarla dolu cezbedici dünyasının kapılarını açan Fry, kitabın sonunda mitleri yorumlamak ya da açıklamak için değil, anlatmak için notlar bırakıyor.
Ortaçağ’da Felsefe / Etienne Gilson / Çev.: Ayşe Meral / Doğu Batı Yay. / 991 s.
Ortaçağ felsefesi tarihini, içinden çıktığı teolojik köklerden soyutlayarak ele almak, tarihsel gerçekliğe sırtını dönmek ve açıkçası onu pek de bilmemektir. Bu döneme nüfuz etmek, her şeyden önce teologların kaleme aldıkları metinlere, birincil kaynaklara, el yazmalarına yani bugün Ortaçağ felsefesi olarak adlandırdığımız büyük felsefenin yeşerdiği satırların içinde uzun bir yolculuğa çıkmakla olanaklıdır. Sorbonne’un Ortaçağ felsefesi uzmanı, Fransız düşünür Étienne Gilson da kitabında, “aklın büyük ustaları” ile “imanın şövalyeleri”ni bir araya getiriyor. Akıl, metafizik, felsefe, teoloji, inanç ve skolastik düşünce üzerine yapılan en temel tartışmalara yer veriyor. Modern insan için çağların en gizemlisine tüm derinliğiyle ışık tutuyor.
Herkes İçin Çin Tarihi / S. Can Yolaç / E Yay. / 326 s.
Tarihin en eski ve en köklü medeniyetlerinden Çin üzerine yapılmış çalışma, tarihi sürecin yanı sıra bu medeniyetin kültürü, felsefesi, sosyolojik yapısı başta olmak üzere farklı konuları da içeriyor. Çin’i merak eden herkes için bir başlangıç eseri ve başvuru kaynağı niteliğinde.