Vaka sayısının zirve yaptığı Samsun’da Tabip Odasından önlem çağrısı: "En az 2 hafta tam kapanma şart"
En yüksek vaka oranına sahip Samsun'da Tabip Odası, İl Pandemi Kuruluna çağrıda bulundu. Varyantların artışına ve ölüm sayılarının yükselişine dikkat çekilen açıklamada, “Bütün iş kollarında salgın süresince çalışma durdurulmalı, en az iki hafta tam kapanma sağlanmalı” denildi.
cumhuriyet.com.trTürkiye’de en yüksek Covid-19 vaka oranına sahip il olan Samsun’da Tabip Odası, artan vakalara ve ölüm sayılarına ilişkin İl Pandemi Kuruluna çağrıda bulundu. Varyantların artışına ve ölüm sayılarının yükselişine dikkat çekilen açıklamada, “Bütün iş kollarında salgın süresince çalışma durdurulmalı, en az iki hafta tam kapanma sağlanmalı” denilerek, İl Pandemi Kuruluna uyarı yapıldı. Açıklamada ayrıca, “Bunca can kaybına, sosyal ve ekonomik tükenmişliğe rağmen pandemiyle mücadeleye ilişkin en önemli eksikliğimizi halen giderebilmiş değiliz” ifadelerine yer verildi.
VAKA ORANINDA İLK SIRADA
Samsun, Sağlık Bakanlığı’nın 20-26 Mart arasında illere göre her 100 bin kişide görülen Covid-19 vaka sayılarını açıkladığı haritada yine ilk sırada yer aldı. Buna göre geçtiğimiz hafta 586,84 vaka sayısı ile Samsun 100 bin kişide en çok vaka görülen il oldu.
Samsun’u İstanbul, Yalova, Giresun ve Sinop ve takip etti.
İL PANDEMİ KURULUNA UYARI
Samsun Tabip Odası, son tablolara ve haritalara bakıldığında vaka sayısının günlük 30 binlerin üzerine çıktığını, vefat sayılarının her gün artış göstererek 150’nin üzerine tırmandığını ve haftalık yayımlanan 100 binde görülen vaka sayısı haritasında Samsun’un en tepede olduğunu belirterek, İl Pandemi Kurulunu göreve çağırdı.
13 maddelik önlem çağrısında, şu ifadeler yer aldı:
1. Samsun özelinde temel, zorunlu ve acil mal ve hizmet üreten iş kolları dışındaki bütün iş kollarında salgın süresince çalışma durdurulmalı, en az iki hafta tam kapanma sağlanacak şekilde çalışmalar başlatılmalıdır.
2. Covid-19’a karşı bağışıklama çalışmaları riskli ve vaka sayısı yüksek illere öncelik verilerek ve hızlanarak yapılmalıdır. Gerekirse bu illerde iki doz arasındaki süre iki hafta olacak şekilde kısaltılmalıdır. Bu bağlamda Samsun öncelikli iller arasına alınmalıdır.
3. Riskli illere seyahatler kapatılmalı ya da kısıtlanmalıdır.
4. Salgınla mücadelede koordinasyonda katı bir disiplin uygulanmalı, bilimsel yaklaşım ve bilgi paylaşımında açık ve şeffaf olunmalıdır. Toplumun salgın sürecinin uzaması neticesinde azalan tehlike algısını güçlendirecek yeni çalışmalar yapılmalıdır.
5. Başta Almanya gibi salgınla mücadelede başarılı olduğu gözlemlenen ülkelerde olduğu gibi Samsun il geneli ve ilçe ayrıntılarını da gösterecek şekilde; takip edilen vaka, iyileşen ve vefat edenlerin sayılarını içeren demografik veriler kamuoyuyla paylaşılmalıdır. Böylece vatandaşlarımız salgının kentimizdeki boyutunu görebilecek ve alınan tedbirlere daha sıkı riayet edecektir. Bu aynı zamanda, süreçle ilgili doğru yorum yapılmasına ve toplumun güven duygusunun kazanılmasına da katkı sunacaktır. Asıl paniği yaratacak olanın yanlış bilgi olduğu unutulmamalıdır.
6. Samsun'da vakaların artışıyla birlikte salgın dışı sağlık sorunlarına ilişkin hizmetlerde ilerleyen zamanlarda zorluklar yaşanması muhtemeldir. Salgın ortamlarında toplum sağlığı açısından sekonder zarar (ikincil zarar) olarak ifade edilen bu duruma önlem olmak üzere fiziki olarak ayrılmış birim ya da birimlerinin salgın dışı sağlık sorunlarına hizmet vermesi sağlanmalı, bu üniteler en kısa sürede belirlenip ilan edilmelidir.
7. Salgın sırasında yüksek risk altında çalışan sağlık çalışanlarının kontrolleri sadece kendi inisiyatiflerine bırakılmadan, belirlenen bir düzenle, tanı testlerini de içerecek biçimde yapılmalıdır.
8. Çalışanların sağlıklı ve güvenli koşullarda çalışma hakkı vardır. Sağlık çalışanlarının, enfekte olduklarında ya da sağlıkları hayati risk altına girdiğinde çalışma yükümlülüklerinin sınırsız olamayacağı bilinmelidir. Böylesi durumlarda gerekli sağlık ve güvenlik önlemleri alınmadıkça çalışanlar hizmet sunmaya zorlanmamalıdır.
9. Yeterli koruma olanaklarının sağlanamadığı durumlarda, sağlık çalışanlarının çalışma ortamının olumsuzluklarının en kısa zamanda düzeltilmesi için gerekli girişimlerde bulunmasını sağlayacak düzenlemeler yapılmalıdır.
10. Özel sağlık kuruluşlarında vatandaşların sağlık hizmetlerine erişimi istisnasız ve ön koşulsuz bütünüyle ücretsiz verilmesi sağlanmalıdır.
11. Yasal ve etik olarak bütün gücüyle kendisini salgınla mücadeleye göre düzenlemesi zorunluluğu olan özel sağlık kurumlarında başta hekimler olmak üzere bütün sağlık çalışanları görevlerinin başındadır ve üzerlerine düşenleri yapmaktadır. Bu bakışla, salgın döneminde sağlık hizmetinin bütünlüğünün ve sürekliliğinin sağlanması ve özel sektörde hizmet sunanların da mağdur edilmemesi önem arz etmektedir. Özel kuruluşlarda ve muayenehanelerde çalışan hekimlerin ve sağlık çalışanlarının mağdur olmaları önlenmelidir.
12. Yüz yüze eğitimin bundan sonra aksamaması için okullarda her türlü tedbirin alınması, okullardaki filyasyona yönelik daha somut adımların atılması, diğer Milli Eğitim çalışanları ve öğretmenlerin çok acil aşılanmasının sağlanması.
13. Derhal ve ivedilikle pandemi ile mücadele eden profesyonellerin başta Tabip odası olmak üzere meslek örgütleri ve tüm sağlık örgütleri pandemi il kurulunun daimi üyesi olarak gorevlendirilmelidir. Sağlık çalışanı örgütlerinin dahil edilmediği hiç bir kurulun pandemide mücadalede başarılı olmadığı gelinen mevcut durumun vehameti ile ortaya konmuştur.