"Üzüntü duyuyorum"
BBP Genel Başkanı Yalçın Topçu ve Saadet Partisi GEnel Başkanı Numan Kurtulmuş, Deniz Baykal'ın CHP Genel Başkanlığı'ndan istifasına ilişkin olarak açıklamada buludu. Topçu, olaydan üzüntü duyduğunu belirtirken; Kurtulmuş Baykal'ın oldukça sorumlu davrandığını söyledi.
cumhuriyet.com.trBBP Genel Başkanı Yalçın Topçu, gazetecilere yaptığı açıklamada, Baykal'ın deneyimli bir siyaset ve devlet adamı olduğunu belirtti.
Yaşananları ''siyasetteki ahlaksızlığın göstergesi'' olarak nitelendiren Topçu, ''Deniz Baykal gibi tecrübeli bir siyaset ve devlet adamının siyasi komplo ile tasfiye ediliyormuş gibi görünmesinden üzüntü duyuyorum. Bunu içime sindiremiyorum'' diye konuştu.
Bu konu üzerinden siyaset yapılmasının doğru olmadığını vurgulayan Topçu, şunları söyledi:
''Sayın Baykal'ın aldığı karara herkes saygı göstermelidir. Onun deneyimi, tecrübesi bu meselenin altından kalkmasını gerektiriyor. Sayın Başbakan da konu ilk açıldığında gösterdiği tepkiye geri dönmelidir. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın olaya el koyması çok olumlu bir tavırdı. İnşallah hükümet bu olayın arkasını, önünü iyi araştırır ve olay tam olarak aydınlatılır. CHP kurmaylarına da daha itidalli olmak yakışır.''
"Millet neyi istiyorsa referandumda o yapılacak"
Topçu, bir gazetecinin Anayasa değişikliğine ilişkin referandumla ilgili sorusu üzerine, BBP'nin yapıcı ve sorumlu bir muhalefet anlayışı içinde olduğunu belirtti.
Millet merkezli, sivil bir anayasa isteği içinde olduklarını ifade eden Topçu, ''Tüm partiler Anayasayı değiştireceklerini belirttiler ama iktidara gelince yapmadılar. Bu iktidar da yapa yapa bir yama ortaya koydu. Eksiği gediği var ama muhalefetin tavrını kabul etmek mümkün değil'' diye konuştu.
Referandumda olumlu karar verilmesi yönünde partisinin Merkez Karar Yönetim Kurulu'nda (MKYK) görüş belirtildiğini kaydeden Topçu, ''Türkiye'yi geziyorum, millet neyi istiyorsa referandumda o yapılacak'' dedi.
Kurtulmuş: Son derece sorumlu bir davranış
Saadet Partisi Genel Başkanı Numan Kurtulmuş, İngiltere'den Müslüman liderlerin yer aldığı heyeti parti genel merkezinde kabul etti.
IHRC Genel Başkanı Massoud Shadlareh, heyet adına yaptığı konuşmada Türkiye'de olmaktan duyduklarını memnuniyeti dile getirdi. Türkiye'nin Avrupa Müslümanları için önemli bir yeri olduğuna işaret eden Shadlareh, Türkiye ile var olan bağların daha da güçlendirilmesini, Filistin ve İslamifobia konusunda ortak çalışmalar ve işbirliği yapılmasını istediklerini söyledi.
Türkiye'nin 10-15 yıl öncesine oranla gerek ekonomik alanda gerek insan hakları konusunda önemli gelişmeler gerçekleştirdiğini kaydeden Shadlareh, bunu takdirle karşıladıklarını belirtti.
"Türkiye tarihi bir vebal altına girmiştir"
Saadet Partisi Genel Başkanı Numan Kurtulmuş da Avrupa'daki Müslümanların sorunlarını beraber müzakere etme fırsatı verdikleri için heyet üyelerine teşekkür etti.
İslamifobianın tüm Avrupa ve dünyada karanlık çevreler tarafından pompalandığını ifade eden Kurtulmuş, ''Gelişen İslamifobiaya karşı ne tür tedbirler alınacağı konusunda Müslümanların odaklanması, çeşitli çalışmalar yapması nasıl Avrupalı Müslümanlar üzerinde bir sorumluluksa aynı şekilde İslamifobia karşısında doğru, düzgün, demokratik ve insan haklarına uygun davranışları geliştirmek de bütün Avrupa siyaseti için bütün batı dünyası için çok önemli bir imtihan vesilesidir'' değerlendirmesinde bulundu.
Filistin sorununun yalnız Müslümanları değil, demokrasiden, milletlerin eşit haklarından, uluslararası hukukun temel normlarından bahseden herkesi ilgilendirdiğini vurgulayan Kurtulmuş, İsrail'in Filistin'e yönelik tutumunu engelleyecek diplomatik girişimlere ihtiyaç olduğunu kaydetti.
Bu diplomatik çabalardan birinin de İsrail'in OECD'ye üyeliğinin engellenmesi olacağını dile getiren Kurtulmuş, ancak Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'nin İsrail'in OECD üyeliğine hiçbir itirazı olmadığı söyledi. İsrail'in 26-27 Mayıs'ta Paris'te yapılacak toplantıda Slovenya ve Hırvatistan ile birlikte OECD'ye kabul edileceğini belirten Kurtulmuş, şöyle konuştu:
''Bütün İslam dünyasının hemen hemen bütün partilerinin ortak meselesi olan İsrail saldırganlığının durdurulması ve Filistin meselesine sahip çıkmak konusunda Türkiye'nin tarihi bir vebal altına girdiğini, Hükümet'in bu kararla asla bedelini ödeyemeyeceği, millet karşısında, tarih karşısında ve Allah indinde asla hesabını veremeyeceği büyük bir sorumluluğa imza attığının bilinmesini isterim.
Sayın Başbakan Erdoğan'ın Davos'taki 'one minute' çıkışı, tüm dünyada Müslümanların insan haklarından yana olanların demokrasiden yana olanların gönülüne su serpmiş, herkesi rahatlatmıştı. Şimdi bu ne büyük bir çelişkidir ki Davos'ta İsrail Cumhurbaşkanı'na 'one minute' diyen irade, İsrail'in OECD'ye girmesi konusunda olur vermiştir. Davos'ta gösterdiğimiz tavrı fiili olarak geri aldığımızı davranışlarımızla ortaya koymuş olduk.''
"Tercihine saygı duyarız"
Bir gazetecinin, Deniz Baykal'ın CHP Genel Başkanlığı'ndan istifa etmesi konusundaki görüşlerini sorması üzerine Kurtulmuş bunun Baykal'ın kişisel tercihi olduğunu ve muhtemelen bunu yakın çevresine danışarak yaptığını söyledi.
Bu tercihi saygı duyduklarını dile getiren Kurtulmuş, ''Böyle bir atmosferde komploydu, gerçekti, değildi, bu tartışmalara girmeden bu tartışmaların içerisine kendisini ve partisini sokmadan istifa etmek erdemini göstermiş olması Türkiye siyaseti açısından son derece olumlu ve sorumlu bir davranıştır. Bu tavrından dolayı kendisini takdir ettiğimi ifade etmek istiyorum. Kendisi, CHP, milletimiz ve Türkiye siyaseti için inşallah bu istifa hayırlı sonuçlar doğurur'' diye konuştu.