Uyduruk (!) Fransızca...
Başta “assolist, baterist, baton-sale, bonfile, bonservis, espritüel, jaketatay, arikatürizasyon, mikrobik, narkozitör, otodidaktik, otogar, otokontrol, panjur, parselasyon, podösüet, psikiytrist, rafinasyon, sosyetik, şef-garson, teolog, tifo, virütik” olmak üzere, daha birçok böyle “Türkçe’de yaratılan ‘Fransızca’ sözcük” olduğunu biliyor muydunuz? Ya ünlü sözlüklerimize, bu sözcüklerin hemen hepsinin, sanki Fransızca’ymış gibi alındığını, üstelik de bunlara Fransızca “hayalî” yazılımlar da uydurulduğunu!.. Sermet Sami Uysal’ın ‘Türkçede Yaratılan Fransızca Sözcükler ve Türkçede Anlamları Değiştirilen Fransızca Sözcükler’ (Yapı Kredi Yayınları) adlı incelemesi konuya ayrıntılarıyla açıklık getiriyor.
Cumhuriyet Kitap EkiBaşta
“assolist, baterist, baton-sale, bonfile, bonservis, espritüel, jaketatay, arikatürizasyon,
mikrobik, narkozitör, otodidaktik, otogar, otokontrol, panjur, parselasyon,
podösüet, psikiytrist, rafinasyon, sosyetik, şef-garson, teolog, tifo, virütik”
olmak üzere, daha birçok böyle “Türkçe’de yaratılan ‘Fransızca’ sözcük”
olduğunu biliyor muydunuz?
Dahası
en güvenilmesi gereken ünlü sözlüklerimize, bu sözcüklerin hemen hepsi, sanki
Fransızca’ymış gibi alınmış, üstelik de bunlara Fransızca “hayalî” yazılımlar
da uydurulmuş!..
Sermet
Sami Uysal’ın Sorbonne’da hazırladığı “Recherches sur les emprunts lexicaux du
turc au français” (Paris, 1969) başlıklı doktora tezinden yararlanarak
hazırladığı ‘Türkçede Yaratılan Fransızca Sözcükler ve Türkçede Anlamları
Değiştirilen Fransızca Sözcükler’ (Yapı Kredi Yayınları) adlı incelemesi konuya
ayrıntılarıyla açıklık getiriyor.
İncelemede,
“Türkçe’de yaratılan ‘Fransızca’ sözcükler”, bunların Fransızca’daki
karşılıkları, “Örnekler” bölümünde çeşitli yazarlarımızdan kullanım örnekleri
ve “Sözlüklerimizde bu sözcük” bölümünde de, belli başlı sözlüklerimizde, bu “yapma”
sözcüklerin, nasıl “gerçek” Fransızca sözcüklermiş gibi ele alındıkları ortaya
konuluyor. Meraklısına...
Son
olarak; sık kullandığımız Fransızca kelimelere bazı örnekler verelim:
“Bikini
(bikini),
asansör
(ascenseur),
diyet
(diète),
benzin
(benzine),
kuaför
(coiffeur),
ambulans
(ambulance),
küvet
(cuvette),
helikopter
(hélicoptère),
gazoz
(gazeuse),
misket
(mousquet),
abajur
(abat-jour),
afiş
(affiche),
akrobat
(acrobate),
aksesuar
(accessoire),
aktör
(acteur),
aktris
(actrice),
alarm
(alarme),
albüm
(album),
alerji
(allergie),
alkol
(alcool),
alo
(allô),
alüminyum
(aluminium),
alyans
(alliance),
ambalaj
(emballage),
ampul
(ampoule),
anket
(enquête),
ansiklopedi
(encyclopédie),
anten
(antenne),
antibiyotik
(antibiotique),
apartman
(appartement),
arkeolog
(archéologue),
asfalt
(asphalte),
aspirin
(aspirine),
astroloji
(astrologie),
avukat
(avocat),
badana
(badigeonne),
bagaj
(bagage),
bale
(ballet),
balkon
(balcon),
balon
(ballon),
banknot
(bank-note),
bant
(bande),
baraj
(barrage),
bariyer
(barrière),
biberon
(biberon),
biftek
(bifteck),
bijuteri
(bijouterie),
bisiklet
(bicyclette),
bisküvi
(biscuit),
bluz
(blouse),
bonfile
(bon filet),
buket
(bouquet),
büro
(bureau),
ceket
(jaquette),
daktilo
(dactylo),
dantel
(dentelle),
dekolte
(décolleté/e),
deterjan
(détergent),
duş
(douche),
eşarp
(écharpe),
gardırop
(garderobe),
gofret
(gaufrette),
hoparlör
(haut-parleur),
kamyon
(camion),
kanepe
(canapé),
karikatür
(caricature),
kasket
(casquette),
kaşkol
(cache-col),
kazak
(cosaque),
klozet
(closette),
palto
(paletot),
pankart
(pancarte),
pantolon
(pantalon),
pardösü
(pardessus),
penye
(peigné),
peruk
(perruque),
piknik
(pique-nique),
plaj
(plage),
poşet
(pochette),
pudra
(poudre),
ruj
(rouge),
şezlong
(chaise longue),
şifonyer
(chiffonnier),
şofben
(chauffe-bain),
somya
(sommier),
tablo
(tableau),
telefon
(téléphone),
triko
(tricot),
tuvalet
(toilette),
makyaj
(maquillage)”.
Türkçede Yaratılan Fransızca Sözcükler ve Türkçede Anlamları Değiştirilen Fransızca Sözcükler / Sermet Sami Uysal / Yapı Kredi Yayınları / 224 s.