"Tüzük değişirse iktidarın alternatifi oluruz"

CHP İstanbul Milletvekili Ali Topuz, parti tüzüğünün demokratikleşmesi için olağanüstü tüzük kurultayının toplanması halinde, örgütün iktidar alternatifi olabileceğini ifade etti.

cumhuriyet.com.tr

Topuz, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, CHP'nin en önemli sorununun, yenileşme ve değişim sürecini başlatıp, başarması olduğunu söyledi. CHP'nin yenileşme ve değişim sürecinde iki önemli tehlikeyle karşı karşıya olduğunu anlatan Topuz, ilkinin, CHP'nin ideolojik temellerinden ve çağdaşlaşma hedeflerinden saptırılması konusundaki saldırılar olduğunu belirtti. Topuz, CHP'nin içine cemaat kültürünü yerleştirmek isteyenlerin, CHP'yi AKP'ye benzetmeyi hayal edenlerin olduğunu öne sürdü.

Topuz, ikinci tehlikenin; CHP'nin mutlak olarak demokratikleştirilmesi gereken parti tüzüğünün, daha da antidemokratik hale dönüştürülmesini doğuracak girişimler olduğunu söyledi. Topuz, son tüzük değişikliği için olağanüstü kurultay toplayarak büyük çaba harcayan eski parti yöneticilerinin, 2 yıl geçmesine rağmen tüzüğü yürürlüğe koymadıklarını anımsattı. Ali Topuz, ''Bu tüzük değişikliği, AKP tüzüğünden aynen, kelimesi kelimesi kopya edilerek getirilmiş bir tüzük değişikliği, çok önemli maddeleri itibariyle'' görüşünü savundu.

Partililerin, 2 yıl önce tüzüğün anayasaya aykırı olduğu gerekçesiyle başsavcılığa yaptığı başvuruların henüz bir karara bağlanmadan başsavcılığın CHP'ye, ''bu tüzüğü uygulayın'' şeklindeki dayatmasının hukukla bağdaşmadığını ifade eden Topuz, tüzüğün uygulanmasının, 33. Kurultayda delegelerin oybirliğiyle ertelendiğine işaret etti.
''CHP'liler şimdi başsavcılığın dayatmasını mı yoksa 33. Kurultayda örgütün ortaya koyduğu iradeyi mi kabul edecek?'' sorusunu yönelten Topuz, demokrasinin ve siyasetin gereğinin, kurultayda ortaya çıkan bu iradenin, sorunu çözmede tek yetkili kabul edilmesi olduğunu söyledi.

Başsavcılığın dayatmasını uygulamaya koymanın, parti iradesine karşı başsavcılığın iradesini egemen kılmak anlamına geldiğini ifade eden Topuz, ''Partimizin yetkili organları bunu değerlendirecektir, başsavcılığın uyulması gereken talimatı varsa, sorun çıkarmamak, yargıya karşı tavır koymamak için belki uygulamaya sokabilir. Ama uygulamayla birlikte, konunun çözüme bağlanması için asıl söz sahibi olan kurultay toplanıp, kararını vermesi gerekir'' diye konuştu.

''Partinin içini karıştırmaktan vazgeçsinler"

Topuz, sözlerini şöyle sürdürdü:
''İdeolojik olarak cemaat kültürünün, partimizin üzerine baskı olarak getirilmesi, yapısal olarak da tüzüğümüzü AKP'ye benzeterek sürdürülen süreç, CHP'yi, AKP'ye benzetmek isteyenlerin amaçlarına yardım ve destek anlamına gelir. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu öncülüğünde, bütün örgütümüz en doğru kararı bütünlük içinde verecek ve gereğini yapacaktır. Tüzüğümüzün demokratikleştirilmesini sağlamak amacıyla olağanüstü tüzük kurultayı toplanması halinde, örgütümüzün gerçekten iktidar alternatifi olması mümkündür.

CHP'yi AKP'ye ideolojik ve yapısal olarak benzetmek isteyenler boşuna uğraşmasın çünkü, bunu başaramazlar. Ama illa AKP tüzüğü ve anlayışına sahip olmak istiyorlarsa bunun kolay yolu, AKP'ye yönelmektir. İçerden dışarıdan partinin içini karıştırmaktan vazgeçsinler.''

''Şeffaflık istiyorum"

Topuz, en önemli toplumsal sorunlardan ilkinin, ''kayıt dışı toplumsal örgütlenme'' olduğunu ve bunun çok yaygınlaştığını söyledi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve İçişleri Bakanı Beşir Atalay'a seslenen Topuz, ''Cemaat örgütlerinin eğer bir yararı varsa, buna hepimizi inandırabilmeleri veya bunların zararlarının ne olduğunu görüp ona göre önlem almamazı sağlamak amacıyla bir şeffaflığın getirilmesini istiyorum. Ne kadar cemaat var, bunların liderleri kim, maddi kaynakları nereden geliyor, nasıl çalışırlar? Devlet elindeki bütün bilgileri bize vermek zorundadır'' diye konuştu.