"Tutuklu arkadaşlarımız serbest bırakılsın"

BDP Diyarbakır Milletvekili Akın Birdal, bölgedeki tutuklama ve operasyonlara son verilip, tutuklu arkadaşlarının serbest bırakılmasını istedi.

cumhuriyet.com.tr

BDP Diyarbakır Milletvekili Akın Birdal, BDP'li bazı milletvekilleriyle birlikte düzenlediği basın toplantısında, geçen hafta Grup Başkanı Nuri Yaman ve Batman Milletvekili Bengi Yıldız ile Diyarbakır ve Batman'da incelemelerde bulunduklarını, Diyarbakır D Tipi Cezaevinde tutuklu bulunan belediye başkanları ile görüştüklerini söyledi.

Tutuklamaları eleştiren Birdal, ''Suç unsuru oluşturan Balyoz Eylem Planı bölgede uygulamaya konulmuştur. Düşünce ve örgütlenme özgürlüğü baskı altına alınmıştır. İsrail yöntemi denilen acil, sert, tepeleyici uygulamalar, 15 yaşında taş ve slogan atan çocuklarımızın ağır cezalara çarptırılması, halkın siyasi temsilcilerinin tutuklanması bölgede adı konulmamış OHAL koşulları ya da darbe planı değil de nedir?'' görüşünü dile getirdi.

Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir'in 5 saat ifadesinin alınması, yurtdışına çıkış yasağı konulması ve suikast yapılacağı bilgisinin tebliğ edilmesinin ''Hrant Dink cinayetinin mizansenini anımsattığını'' iddia eden Birdal, bölgede olağanüstü hal koşullarının sürdüğünü ve bir darbe planının uygulandığını savundu.

''Kürt sorunu''nun çözümüne ilişkin yaratılan tüm fırsatların heba edildiğini ileri süren Birdal, şu görüşleri dile getirdi:

''Bölgede, Ankara'ya karşı büyük bir güven sorunu yaşanmaktadır. Halkın umudu kırılmış ve geleceğinden büyük kaygı duymaktadır. Güvensizlik ve umutsuzluk üzerine demokrasi kurulduğu görülmemiştir. AKP çıkmaz sokakta tıkanıp kalmış, ne ileriye ne geriye gitmektedir. Kürt halkı ve onun kurumları üzerine yaptığı hesaplar Diyarbakır'dan dönecektir.
Reçetemiz için fazla öneriye gerek yok. Bölgedeki tutuklama ve operasyonlara son verilip, tutuklu arkadaşlarımız derhal serbest bırakılmalıdır. Mecliste darbeler ve darbecilerle yüzleşilecek bir araştırma komisyonu oluşturulmalıdır. Baskı, saldırı ve ayrımcılığa son verilmedir. Demokratikleşme ve sivilleşme, bunun için de cesaret ve kararlılık kaçınılmazdır. Her şeye karşın demokratikleşme ve barış içinde bir arada yaşamak için hala bir şansın var olduğunu düşünüyoruz.''