TÜSİAD heyeti BDP Grubu'nu ziyaret etti
TÜSİAD Başkanı Muharrem Yılmaz, yeni anayasa ve çözüm sürecinin Türkiye'nin şansı olduğunu söyledi.
cumhuriyet.com.trYılmaz başkanlığındaki yeni TÜSİAD yönetimi, BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve parti yöneticilerine Meclis'te nezaket ziyaretinde bulundu.
Yaklaşık 40 dakika süren görüşmenin ardından gazetecilere açıklama yapan Yılmaz, Ankara'da çarşamba gününden beri sürdürdükleri temaslarda Türkiye'nin ekonomik, sosyal, siyasal, güncel meselelerini değerlendirdiklerini söyledi.
Türkiye'nin, dünyada yaşanan ekonomik krize rağmen iyi performans sergileyerek, son iki yılda önemli büyüme gerçekleştirdiğini vurgulayan Yılmaz, "TÜSİAD'ın açıkladığı 3 ve 2.8 civarındaki büyüme beklentisi 2.2 olarak gerçekleşince bunu da uyarı olarak alıyoruz. Türkiye'nin 2.2'lik büyümeyi bir daha yaşamayacağı ekonomik performans sergilemesi gerektiğini düşünüyoruz, bununla ilgili çalışıyoruz" diye konuştu.
Muharrem Yılmaz, TÜSİAD'ın 2013 için büyüme beklentisinin yüzde 4 ve 4'ün üzerinde olduğunu ifade ederek, temaslarında bu büyümenin sağlanabilmesi için ekonomik istikrar ve mali disiplinin sürdürülmesi gerektiğinde mutabık olduklarını söyledi. Bundan sonra mikro reformların gerçekleştirilmesi gerektiğinin altını çizen Yılmaz, faktör verimliliğinin sağlanmasının iş dünyasının önemli sorumluluk alanı olduğunu belirtti.
"Anayasa umudumuz devam ediyor"
Güçlü bir ekonominin ancak güçlü bir demokrasiyle sağlanabildiğini, güçlü demokrasinin arkasında da güçlü ekonomiye ihtiyaç olduğunu dile getiren Yılmaz, şöyle konuştu:
"Bu anlamda Türkiye'nin önünde bir şans var. Türkiye, demokrasisini güçlendirecek anayasayı yapmak üzere yola çıktı. Uzlaşma Komisyonu'nun kurulduğu günden beri beslediğimiz umudumuz devam ediyor. Buna paralel olarak Türkiye'nin, anayasa çalışmalarıyla demokrasi standartlarını yükseltirken, hepimizin ortak paylaştığı hak ve özgürlüklerin mutlaka evrensel standartlarda güvence altına alınacağı, kuvvetler ayrılığının başta yargı bağımsızlığı olmak üzere güvence altına alınacağı, temsilde adaletin sağlanacağı anayasayı gerçekleştirmek yönündeki fırsatı değerlendirmesi gerektiğini düşünüyoruz. Bu fırsatı destekleyen, Türkiye'yi şiddetten, terörden arındıracak çözüm sürecinin de çok önemli olduğunun altını çizmek isterim. Bu iki süreç Türkiye'nin şansıdır. İnşallah Türkiye, bu çözüm sürecini özlediğimiz gibi uzlaşma ve geniş mutabakatla başarırsa, üç temel ilkenin üzerinde yükselen çağdaş anayasayla taçlandırabilirse Türkiye'nin geleceğiyle ilgili çok umutlu olabiliriz."
Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Yılmaz, Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nun uzlaşma sağlanamadan dağılması halinde TÜSİAD'ın ne düşüneceğinin sorulması üzerine, "Hepimiz üzülürüz. Türkiye bir fırsatı değerlendirememiş olur" dedi. Sürecin başarıyla tamamlanması umudunu koruduklarını ifade eden Yılmaz, hak ve özgürlükleri evrensel seviyede karşılayan, güçler ayrılığını, yargı bağımsızlığını güvence altına alan, temsilde adaleti sağlayan anayasa yapılacaksa, sonrasını komisyonun uzlaşarak çözmesi gerektiğini belirtti. Yılmaz, anayasanın bu temel ayaklarını oluşturmanın Türkiye'nin temel meselesi olduğunu kaydetti.
AKP'nin yarı başkanlık ya da partili cumhurbaşkanlığı önerisinin önlerine gelmediğini belirten Yılmaz, kendilerinin bu konunun dışında olduğunu ve buna komisyonun karar vereceğini söyledi. Yılmaz, "Komisyon uzlaşırsa, bizim gözeteceğimiz kırmızı çizgilerimiz üç temel ilkedir. Onun dışında komisyonun kararıdır" diye konuştu.
Çözüm süreciyle ilgili de umutlu olduklarını dile getiren Yılmaz, "Sürecin sonu kucaklaşma olsun" dedi.
Muharrem Yılmaz, başka bir soru üzerine, çözüm sürecinin ekonomiye olumlu katkısının olacağını ifade ederek, "Bütün Türkiye'de pozitif algının yükselmesi sağlanacak ve yatırımların, üretimin, istihdamın artması için önemli fırsat yaratacak. Bölgedeki yatırımlar da tabii ki artar" diye konuştu.
"Verimli görüşme oldu"
BDP Grup Başkanvekili Baluken de görüşmede ülkenin ekonomik durumunun yanı sıra çözüm süreci ve demokratikleşme konusunu ele aldıklarını söyledi.
Baluken, yeni anayasa çalışmaları ve çözüm sürecinin sağlıklı işlemesiyle ilgili fikir alışverişinde bulunduklarını ifade etti.
Görüşmede AB sürecini de ele aldıklarını anlatan Baluken, görüşmenin verimli geçtiğini vurguladı.
Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Baluken, AKP'nin Anayasa Uzlaşma Komisyonu'na sunduğu yarı başkanlık ya da partili cumhurbaşkanlığı önerisine nasıl baktıkları sorusunu yanıtlarken, başkanlık sistemiyle ilgili tartışmalara açık olduklarını daha önce de duyurduklarını anımsattı.
İdari sistemle ilgili projelerinin demokratik özerkliği ve parlamenter demokrasiyi esas aldığını anlatan Baluken, "Denge ve denetleme sisteminin sağlıklı oturduğu, yetkinin merkezden yerele aktarıldığı sistem olursa tartışılabilir. AK Parti grubunun bugüne kadar sunduğu modelde bu üç hususta da ciddi sorunlar vardı. Projeyi nasıl revize ettiler bilmiyoruz" diye konuştu.
Çözüm süreci
Baluken, Kandil'deki terör örgütü yöneticilerinin terör örgütü ele başı Abdullah Öcalan ile doğrudan görüşme talebi olduğunun ifade edilmesi üzerine, "Sürecin sağlıklı yürümesi için ne gerekiyorsa yapılmalı. Kendi örgütüyle, kurucusu olduğu hareketle iletişim halinde olması, mekanizmalarının kurulması sürecin sağlıklı yürümesi açısından önemli" dedi.
İdris Baluken, terör örgütü ele başı Öcalan'ın hem Akil İnsanlar Heyeti ya da Meclis araştırma komisyonuyla hem kendi örgütüyle iletişim içinde olduğu, bilgi, veri paylaştığı kanalların açık olması gerektiğini savundu.
Başka bir soru üzerine Baluken, İmralı'ya yeni heyetin ne zaman gideceği konusunda bilgi sahibi olmadıklarını söyledi.