TÜSİAD Başkanı Bilecik'ten OHAL tepkisi
TÜSİAD Başkanı Erol Bilecik, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katıldığı toplantıda yaptığı konuşmada laiklik vurgusu yaptı. Bilecik, OHAL konusunda ise "10 aydır bir daha uzatılmayacağını umduğumuz OHAL döneminde yaşıyoruz" dedi.
cumhuriyet.com.trTÜSİAD Başkanı Erol Bilecik, TÜSİAD Yu¨ksek İstişare Konseyi Toplantısı'nda konuştu. Bilecik'in konuşmasından satır başları:
15 Temmuz'dan sonra çok çarpıcı gelişmeler yaşadık. 10 aydır devam eden OHAL'in bir daha uzatılmamasını umuyoruz.
LAİKLİK VURGUSU
Suriye'deki kanlı ve zalim iç savaş bazen sona gelindiği izlenimi versede maalesef sürmeye devam ediyor. Ve tüm bunlar tarihsel bağlantılarıyla Türkiye'nin konumunu ve siyasetini de etkiliyor. Ortadoğu'nun bugünkü durumuna baktığımızda cumhuriyetin kurucularının yüksek bir öngörüyle laik bir devlet yapısını tercih etmelerini bugün çok daha iyi kavrıyoruz.
"SEÇİM ORTAMI GERİDE BIRAKILMALI"
Türkiye'nin coğrafi konumu kadar, iç düzeni de dünyada önemli. Sistem değişikliğine geçişin ülkemizi ayrıştıran değil, ortak zeminde buluşmamızı teşvik edecek tarzda geliştirilmesini bekliyoruz. Seçim ortamı geride bırakılmalı. Ekonomide güvenilir, takip edilebilir bir programla birlikte bu programın hayata geçirilmesini sağlayacak hukuksal düzenin tesisi beklentilerimiz içerisindedir. Ekonomi konusunda reformların başlamasını talep ediyoruz.
"İLİŞKİLERİN GELİŞTİRİLMESİNİ DİLİYORUZ"
Gelişmiş ülkelerin toparlandığını görüyoruz. Bu toparlanmanın henüz kırılgan olduğunda hemfikiriz. AB'ye üyelik süreci, küresel rekabette daha güçlü bir Türkiye için belirleyicidir. AB, hala bizim en büyük ihracat pazarımız olma özelliğini koruyor. AB ile tam üyelik sürecinin devamı, bu sayede ekonomi, bilim ve eğitim gibi konulardaki ilişkilerin geliştirilmesini diliyoruz. Her iki tarafın da bütün siyasi otoritelerine, ortak bir geleceği kurmak üzere büyük bir sorumluluk düştüğü inancındayız.
"AB'YE TAM ÜYELİK SÜRECİ BELİRLEYİCİ"
AB'ye tam üyelik süreci, ekonomik ilişkilerin ötesinde, dünyanın gerisiyle olan ilişkilerde de belirleyicidir. AB'ye baktığımız zaman merkezinde federal bir seçenek, Euro bölgesinin yer aldığı çok çengelli bir görünüme doğru yönelimi söz konusudur.
"GENÇLERİMİZ SINIRLARIN KAYBOLDUĞU BİR DÜNYADA YETİŞİYORLAR"
Türkiye'de eğitim ve beceri düzeyi geri hem de işsizlik oranı çok yüksek. Gençleri geleceği kuracak hale getirmek en önemli sorumluluğumuz. Gençlerimizi dinlemeye, düşünmeye ve fikirlerimizi olgunlaştırmaya fazlasıyla gerek duyuyoruz. 2023 hedeflerine ulaşmak amacıyla bu konulara hızla eğilmek zorundayız. Fiziksel ve dijital dünya arasında gençlerimiz, sınırların neredeyse kaybolduğu bir dünyada yetişiyorlar.
"GENÇLERİN KENDİLERİNİ ÖZGÜRCE İFADE EDEBİLMELERİ İÇİN SORUMLULUK ALMALIYIZ"
Onların özlemlerini ne ölçüde iyi anladığımızdan zaman zaman ben de emin değilim. Yarın kutlanacak Gençlik ve Spor Bayramı'nın öznesi olan gençlerimizin, sorumluluk sahibi olmaları, kendilerini her alanda özgürce ifade edebilmeleri için sorumluluk almalıyız. Eğitim sistemimizin, dijital çağın gerektirdiği gibi ezberden uzak, yaratıcılığa önem veren bir şekilde yeniden düzenlenmesi kanaatindeyiz.
İNTERNETTE SUÇ VE CEZA ORANTILI OLMALI"
Diğer yandan bütün gelişmiş ülkelerde KOBİ'ler ekonominin itici gücüdür. Bunun sağlanabilmesi, yetişmiş ve sanayinin ihtiyaçlarına cevap verebilecek bir iş gücünün varlığına bağlıdır. İnternet ortamının toplumların eski alışkanlıklarını zorladığı çok açık. Geçtiğimiz günlerde dünya genelinde 150 ülkede 200 binin üzerinde hesabı hedef alan siber saldırılar yaşadık. Değerli üyeler, terörle mücadeleyi sekteye uğratmadan, ama suçla mücadelenin internet ortamına has bir yönetiminin bulunabileceğine inanıyoruz. İnternette suç ve cezanın orantılı olması gerektiğine inanıyoruz. Türkiye internet ve yasak kelimelerinin bir arada anılması, yurt dışında olumlu bir intiba oluşturmuyor.
BASIN VE İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ
Türkiye'nin hukuk ve bilimde AB'yi örnek alması gerektiğini vurgulayan TÜSİAD Başkanı, basın ve düşünce özgürlüğünün öneminin de unutulmaması gerektiğini sözlerine ekledi.