"Türkiye IMF ile müzakere yeteneğine sahip"

Devlet Bakanı Mehmet Şimşek, "Türkiye hakikaten zorda olsaydı, Macaristan, Sırbistan, Ukrayna, Pakistan ve bunun benzeri birçok ülke gibi IMF ile müzakere şansı olmazdı. Türkiye çok şükür güçlü temellere sahip olduğu için bu müzakere yeteneğine sahip" dedi. IMF ile anlaşma sağlanamazsa bile Türkiye'nin yapısal reformlara devam edeceğini sözlerine ekledi.

cumhuriyet.com.tr

Devlet Bakanı Mehmet Şimşek, Türkiye'nin birçok reform yaptığını belirterek, ''Türkiye hakikaten zorda olsaydı, Macaristan gibi Sırbistan gibi Ukrayna gibi Pakistan gibi ve bunun benzeri birçok ülke gibi IMF ile müzakere şansı olmazdı. Önlerine ne gelirse imzalarlardı. Türkiye çok şükür güçlü temellere sahip olduğu için bu müzakere yeteneğine sahip'' dedi.

Gaziantep'te esnafı gezen Bakan Şimşek, tarihi Tahmis Kahvesi'nde gazetecilerin sorularını yanıtladı. IMF ile ilgili yeni bir durum olduğunda bunu paylaşacaklarını ifade eden Şimşek, ''Yeni bir gelişme olduğu zaman otururuz basın toplantısı yaparız, sizlerle paylaşırız'' dedi.

 

"Yapısal reformlara devam edeceğiz"

Bir gazetecinin, ''Başbakan'ın açıkladığı Türkiye'nin kabul edemediği 3 madde var, bundan sonra ne olacak, onlar taviz vermezlerse siz de taviz vermezseniz nasıl çözülecek?'' sorusu üzerine Şimşek, şunları söyledi: ''IMF olsa da olmasa da Türkiye'nin yapısal reformlara devam etmesi gerektiğini ve devam edeceğini ve bu konuda hükümetimizin kararlı olduğunu defalarca ifade ettim. Çünkü, Türkiyemiz son 5-6 yılda yapılan reformlarla çok şey kazandı. Türkiye'nin çehresi değişiyor. Biz bu reformları yapacağız, insanımız bunu hak ediyor. Tabi ki, IMF'nin önerdiği bazı yapısal reformların orta uzun vadede mantığı da var. Biz çok önceden dedik ki, gelir idaremizi güçlendirelim. Çünkü, Türkiye'de birçok hizmet üretiliyor. Bu hizmetler için kaynak lazım. Tabi ki bunları borçlanarak yapmak, uzun dönemde sürdürülebilir bir yaklaşım olamaz. Bizim mutlaka gelirlerimizi daha dengeli, daha orantılı, tabana yayılmış bir şekilde toplamamız lazım.''

 

"Gelir performansında çok büyük başarı var"

Gelir performansında, 2002 ile karşılaştırıldığında çok büyük bir başarı olduğuna işaret eden Şimşek, ''Daha fazlası da olacak'' diye konuştu. Bakan Şimşek, şöyle devam etti: ''IMF olsa da olmasa da Türkiye, yapısal reform sürecine devam edecek. Türkiye'nin bundan sonraki çıkışa hazırlıklı yakalanması için ne gerekiyorsa yapacağız. Eğitimde kalitenin yükseltilmesi, tarımda arazilerinin toplulaştırılması gibi birçok reform sahası var. Ama, en önemlisi daha fazla istihdam yaratmak için insanlarımıza meslek kazandıracak çalışmalar içerisinde olacağız.''

Geçen yıl yaptıkları İstihdam Reformu ile, çalışanlar üzerindeki vergi ve işverenler üzerindeki prim yükünü azalttıklarına; gençlere ve kadınlara pozitif ayrımcılık getirdiklerine, bunları çalıştıranlara 5 yıllık teşvik sağladıklarına dikkati çeken Mehmet Şimşek, bunun gibi çok yönlü çalışmaları olduğunu ifade etti.

 

"Türkiye müzakere yeteneğine sahip"

Devlet Bakanı Şimşek, şunları kaydetti: ''Tabi ki, sıkıntılı bir dönemden geçtiğimiz ortada. İşsizlik aslında, iş kaybından çok, sisteme girenlerin iş bulamamasından dolayı hızlı şekilde artıyor. Türkiye nüfusu genç bir ülke, her yıl 700 bine yakın vatandaşımız çalışma çağına giriyor. Mevcut çalışanlar işlerini korusalar bile sisteme giren 700 bin vatandaşımız iş bulamazsa, otomatik olarak işsizlik artıyor. Ama, bütün dünyada da bu artıyor. Bu dönem geçici bir dönemdir, Türkiye bundan güçlü bir şekilde çıkacaktır. Biz bu reformları yaptıkça ülke zenginleşecek, yaşam kalitesi artacak. Birçok reform yapılıyor. Yapılması gerekenler de tasarlanıyor, yapılacak. Ben olaya o şekilde bakıyorum. Türkiye hakikaten zorda olsaydı, Macaristan gibi Sırbistan gibi Ukrayna gibi Pakistan gibi ve bunun benzeri birçok ülke gibi IMF ile müzakere şansı olmazdı. Önlerine ne gelirse imzalarlardı ve anlaşma o şekilde olurdu. Nitekim birçok ülke biliyorsunuz, eylülden sonra zora düştüğü için hemen anlaşmalar imzalandı. Türkiye çok şükür güçlü temellere sahip olduğu için bu müzakere yeteneğine sahip. Bizim amacımız bu dönemde Türkiye'ye, hakikaten yarar getirecek, Türkiye'nin reform sürecine katkıda bulunacak ve temellerini daha da sağlamlaştıracak bir program. Bu program, IMF çerçevesinde olursa iyi olur. Ona yönelik de çalışmalar yaptık. Anlaşamadığımız konuları da müzakere ederiz. Sonuç itibariyle gelinen nokta bu. Ama dediğim gibi, IMF olmasa da bu reformlar yapılacak. Türkiye daha ileriye, daha umutla bakmaya devam edecek. O konuda en ufak bir şüphem yok.''