Türkiye doğal afetlere hazırlanıyor
Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Sadık Yamaç, Türkiye Ulusal Afet Stratejisi Platformu'nun oluşturulmasına ilişkin çalışmaların başladığını belirterek, ''Bu dönemde ağırlık verilen afet olmadan afete hazır olmak, yani 'yara sarma değil, yara almama politikası' hızlanmış olacaktır'' dedi.
cumhuriyet.com.trBayındırlık ve İskan Bakanlığı Afet İşleri Genel Müdürlüğü'ne bağlı Avrupa Doğal Afetler Eğitim Merkezi'nce düzenlenen ''Doğal Risklerde Yeni Yönetim Anlayışı Uluslararası Çalıştayı'' sona erdi.
Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Sadık Yamaç, 25 ülkeden 200'ün üzerinde uzmanın katıldığı çalıştayda, Türkiye'deki afet durumu, afet yönetim sistemi, farklı ülkelerdeki afet ve hazırlık durumları, afetlere hazırlıklı olmak için uluslararası işbirliklerinin önemi ile özellikle İstanbul'un deprem riski ve yapılan hazırlıkların ele alındığını anlattı.
Yamaç, şunları kaydetti:
''Bu toplantı ile afetlerin ülke sınırlarını aştığı, uluslararası işbirliğinin giderek önem kazandığı, afetlerde risk yönetimine ağırlık verilmesi, bilinçlenmenin her kademede yaygınlaştırılması gerektiği, iklim değişikliğine bağlı afetlerin ön plana çıktığı, teknolojik afetlerin insan ve çevre üzerine etkilerinin göz ardı edilmemesi gerektiği ortaya çıkmıştır. Hedef, olası her türlü afetlerin etkilerini göz önüne alarak, afete duyarlı yerleşim yerleri oluşturmayı ve güvenli bir yapılaşma sağlamayı ülke ölçeğinde hayata geçirmektir.''
Türkiye ulusal afet stratejisi: Mavi Kitap
Afet azaltma çalışmalarının 2005'te gündeme gelen ''Hyogo Çerçeve Eylem Planı'' ışığı altında tüm dünyada devam ettiğini ifade eden Yamaç, konuşmasını şöyle sürdürdü:
''Buna paralel olarak Birleşmiş Milletler Uluslararası Afet Zararlarının Azaltılması Stratejisi kapsamında Türkiye Ulusal Afet Stratejisi Platformunun oluşturulmasına ilişkin çalışmalarımız başlamıştır. Bu çalışmadan sonra hazırlanacak Türkiye Ulusal Afet Stratejisi, biz kısaca 'Mavi Kitap' diye tanımlıyoruz ki bu bir afet el kitabı veya kılavuzu olacaktır. Bu kitap kısa, orta ve uzun vadede her düzeyde karar vericilerin elinde yol gösterici olacak ve uygulamalarımızı yönlendirecektir. Böylece bu dönemde ağırlık verilen afet olmadan afete hazır olmak, yani 'yara sarma değil, yara almama politikası' hızlanmış olacaktır.''