Türk şarap sektörünün sıkıntıları

Türkiye Şarap Üreticileri Derneği ve Sevilen Şarapları AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Coşkun Güner, restoranların, ''Rakının mezesinden, şarabın kendisinden kazanma'' anlayışının şarap sektörünü daralttığını iddia etti.

cumhuriyet.com.tr

Türkiye Şarap Üreticileri Derneği ve Sevilen Şarapları AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Coşkun Güner, Sevilen Şarapları'nın babası İsa Güner tarafından 1942 yılında İzmir'de kurulduğunu, bu tarihten itibaren şarap sektörünün köklü bir firması olarak hizmet verdiklerini anlattı. Bağcılık ve şarapçılıkta iyi bir yerlere gelinmesi için gayret gösterdiklerini, Denizli'nin Güney ilçesinde 1200, İzmir'in Menderes ilçesinde ise 450 dekarda üzüm yetiştirdiklerini, Çanakkale, Tekirdağ ve İzmir'de fabrikalarının bulunduğunu belirten Güner, 8 bin ton üretim kapasitesine sahip olduklarını kaydetti. Üzüm ve şarapçılığın katma değerinin çok yüksek olduğunu, bu konunun devlet politikası olarak ele alınması halinde ülkeye çok ciddi getirilerin olacağını vurgulayan Güner, ''Üzümün, şarapçılığın kaynağı Anadolu, ama o zamanki şarapçılık şu anda Türkiye'de yok'' dedi.
 

Şarapların kalitesinin rekabetteki önemi

Yurt dışında Hollanda, Belçika, Almanya, Finlandiya'ya şarap ihracatı gerçekleştirdiklerini, 10'a yakın değişik isimde şarap üretimi yaptıklarını, yeni pazarlarla ilgili çalıştıklarını, dünyada şarap satışında ciddi rekabetin olduğunu, Şili ve Güney Afrika şaraplarının çok ucuza satıldığını dile getiren Güner, şöyle konuştu: ''Dünya şarapları arasında ancak kalitemizi yükselterek daha çok sofra şarapları tipinde değil de kaliteli şaraplarla, ancak pazarda yer edinebiliriz. Biz de o yönde çalışma yapıyoruz. Sektörün desteklenmesi Türk şarapların dünya platformuna taşır. İyi şarap yapmak için iyi üzüm yapmak, bağlar yapmak lazım. Bununla ilgili Tarım Bakanlığı ile şarap sektöründeki firmaların birlikte hareket etmesi lazım.''

'Rakının mezesi, şarabın kendisi anlayışı'

Türkiye'de kişi başına düşen şarap miktarının bir litreyi bulmadığını, yerli şarapların kalitesinin ithallerden farkı olmadığını dile getiren Güner, şöyle devam etti: ''Türkiye'de şarap üretimi 30-35 milyon litre arasında. Kişi başına düşen şarap tüketimi yarım litre bile değil. Bunun büyük kısmı da zaten turizm zamanında tüketilmekte ve yabancılar tarafından içilmekte. Son senelerde büyükşehirlerde şarap evlere girmeye başladı. Marketlere satış yapıyoruz. O bakımdan biraz daha sevinçliyiz. Bir üzüntümüz de şarapların restoranlarda ve otellerde çok pahalıya satılması. Bir şişe rakı 40-50 liraya satılırken şarap 60-70-100 liraya kadar satılıyor. Niye böyle yaptıklarını sorduğumuzda, ''Rakının mezesinden, şarabın kendisinden kazanıyoruz'' diye savunmaya geçiyor restoran sahipleri. Bu da şarap tüketiminin azalmasına neden oluyor. Sektörü daraltıyor.''