Topbaş'dan 'metrobüs zammı' açıklaması

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, metrobüs zammına ilişkin konuştu. Topbaş, "Ayda 10-12 milyon lira zarar eden bir kurum var. Kaynak oluştumak zorundayız" ifadesini kullandı.

cumhuriyet.com.tr

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, Edirnekapı'daki İETT Garajı'nda düzenlenen bayramlaşma törenine katılarak, personelin bayramını kutladı.

Bir konuşma yapan Topbaş, bir kentin uygarlık ölçüsünün o kentte yaşayan insanların toplu taşıma araçlarını kullanma oranlarıyla ilişkili olduğunu söyledi.

İnsanların konforlu, kaliteli, hızlı ve güvenli bir toplu taşıma araçlarını tercih ettiklerini ifade eden Topbaş, İETT'nin de bunu vermeye çalıştığını kaydetti.

Topbaş, daha sonra gazetecilerin sorularını da yanıtladı. ''Lale dizaynlı tramvayların ne zaman getirileceği, hangi hatlarda çalışacağı ve trafikte hangi ölçüde rahatlama sağlayacağı'' soruları üzerine Topbaş, şöyle konuştu:
''İstanbul hizmete doymuyor. Trafikten öte erişim imkanlarını bu kentte kolaylaştırmak adına bir dizi yatırımlarımız var. Bunlar devam ediyor. Bugün gelen bu tramvay vagonlarımız tabii ki şehire yetmeyecek. Çünkü bizim çok daha fazla beklentilerimiz var. 2010 yılı itibariyle devreye sokacağımız metro hatlarımız var. Sevindirici olan şu; İstanbul'da toplu taşıt kullanım oranı giderek artıyor. Şu anda günde toplu taşıtları kullanan insan sayısı neredeyse 14 milyonlara yaklaşmakta. Sadece metrobüs 700 binin üzerinde insan taşıyor. Belediye olarak biz de en büyük yatırımımızı ulaşıma yaptık. Yapmaya da devam ediyoruz. Vagonlar alıyoruz, gemilerimizi sipariş veriyoruz. Önümüzdeki ay Haliç'te motor dediğimiz gemi motoru tarzında iki gemimiz sefere çıkacak, bir gemimiz denize indirilecek. Bunlar İstanbul'daki ulaşımı rahatlatma adına attığımız en büyük adımlardır. İnanıyorum ki İstanbullular da bu kalitenin gelişmesinden memnunlardır.''

Metrobüse yapılan zam ile ilgili soru üzerine Topbaş, ''Vatandaş tepkisinde tabii ki haklıdır. Bu konuda biz, çok hassas davranıyor, mümkün mertebe zam yapmamaya çalışıyoruz. Ama kurumun buna ihtiyacı var. Ayda 10-12 milyon lira zarar eden bir kurum var. Çalışanların kendi ücret ve maaşlarındaki gecikmeleri kaldırmak için kaynaklar oluşturmak zorundayız. Zaman zaman belediyenin bütçesinden aktarıyoruz ama yeterli olmuyor. O nedenle böyle düzenlemeler yapılıyor'' diye konuştu.

 

Dubaş'deki ekonomik kriz

Bir gazetecinin, Maslak ve Levent'te bulunan İETT arazisinin Dubai'de bir şirkete satıldığını belirterek, Dubai'de yaşanan ekonomik krizin buradaki projeleri etkileyip etkilemeyeceği sorusu üzerine de Topbaş, buradan gelecek kaynağın belediyenin kasasına ulaşımda kullanılmak üzere konulacağını söyledi ve ''Bu para girmezse kim karda kim zararda olur? Böyle bir hesap yapmak lazım. Buna mani olanlar düşünsün. Ben bunu İstanbulluların vicdanına bırakıyorum'' dedi.

Topbaş, şöyle devam etti:
''Bu para bizde olsa bugün otobüslerdeki eksikliklerin bir bölümü tamamlanmış, birtakım sıkıntılar ortadan kalkmış olacaktı. Arsanın yeşil alan olmasını söyleyenler var. Biz, Zincirlikuyu'da trafiği yeraltına almak suretiyle daha büyük yeşil bir alan ortaya çıkarmayı düşünüyoruz. Ama sırf hizmet edilmesin, önü kesilsin tarzında olan bir düşünce var. Her daim bu ülkede işleri durdurmayı hüner edinmiş böyle insanlar var. Onların getirdikleri sonucu yaşıyoruz. Biz tekrar o arsanın değerlendirmesini yapacağız. Şu anda o şirket tamamen yok olmadı. Biz oradaki imarla ilgili Danıştay'ın vermiş olduğu kararı düzenleyecek yeni imar düzenlemelerini yapacağız. Bu parayı kasaya koymak zorundayız''


Kurban kesimleri

Kurban kesim yerleriyle ilgili yurttaşların yakınmalarının hatırlatılması üzerine de Topbaş, İstanbul'un, Türkiye nüfusunun yüzde 20'sini barındırdığını ve yüzbinlerle ifade edilen kurban kesiminin yapıldığını bildirdi.

Kurban kesim alanları tahsis ettiklerini, ancak ücret tarifesindeki bedeller nedeniyle bunlara rağbet edilmemiş olabileceğini belirten Topbaş, şunları kaydetti:
''Avrupa Kültür Başkenti ilan edilmiş bir şehirde bizim kendi alışkanlıklarımıza göre hareket etme imkanımız yok. Hem çevre hem yaşam tarzı açısından uyarılara mutlaka dikkat edilmeli. Şöyle bir gerçek var; Kurban Bayramı'nın 3.5 gününde kurban kesimi yapılabilmesine rağmen bunun ilk günün 1-2 saatine sıkıştırılması nedeniyle bazı sıkıntılar ortaya çıkmaktadır. İnanıyorum ki bu, adım adım düzelecektir. Geçmiş yıllarla mukayese edecek olursak düzelme var'' diye konuştu.