"TMSF, kara para ilişkilerinin aklandığı bir kurum halindedir"

CHP Konya Milletvekili Atilla Kart TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, Devlet Bakanı Ali Babacan'a yönelttiği TMSF ile ilgili soru önergesine verilen yanıt hakkında bilgi verdi.

Babacan'ın el konulan kurumlar ile satılan mal varlıklarının listesini 170 sayfalık bir listeyle bildirdiğini ancak satılan malların türü ve özellikleri ile alıcıların belirtilmediğini ifade eden Kart tam anlamıyla karartma yapıldığını ve karambol yaratıldığını söyledi. 170 sayfalık yanıt incelendiğinde "Star Tv'nin 170 kalem alıcının, Uzan Grubuna ait 327 kalem eşyanın alıcısının, Mehmet Albayrak isimli kişinin satın aldığı 82 kalem eşyanın satış bedelinin, TMSF'nin 12 milyon 875 bin TL'sine neyi satın aldığının, Vodafone'nun 15 milyon 645 bin TL'sine neyin satın aldığının" belli olmadığını belirten Kart, ayrıca muhammen bedeli 30 milyon TL olduğu belirtilen İstanbul'daki bir gayrimenkulün de Konya'da İttifak Holding'e bir milyon TL'ye satılabildiğini kaydetti. Kart şunları söyledi:
"Batan devlet alacaklarının tahsili için 5020 sayılı özel yasa çıkarılmıştır. TMSF'ye böylesine geniş yetkiler verilmiştir. Öksüzün, yetimin hukukunu koruyoruz diyenlerin bu yasal düzenlemeyle Beytülmal'e el uzattıkları bir kez daha görülmektedir. Satılan malların bedeli belli değildir. Ya da satılan malın nitelikleri belli değildir. Bu kurumun başındaki kişi ise medyamız tarafından delikli kuruşun hesabını soran bir kişi olarak takdim edilmiştir. Böylesine karanlık, müphem ve belirsiz ilişkileri kumanda eden, görevi bittikten sonra birileri tarafından belli gruplara önerilen ve tavsiye edilen, ancak her nedense böyle bir ortamı yakalayamayan bu kamu görevlisi geldiğimiz aşamada devletin başı tarafından ekonomiden sorumlu başdanışman olarak görevlendirilmiştir. Vatana, millete, ülkemize, Cumhurbaşkanlığı makamına hayırlı olsun."

"Devlet Denetleme Kurulu'nu devreye sokacak mısınız?"

TMSF'nin adeta hem istihdam hem de haksız kazanç anlamında yeni bir rant alanı ve sektör haline getirildiğini de savunan Kart, "TMSF kara para ilişkilerinin bir anlamda aklandığı ve haksız kazanca dönüştürüldüğü bir kurum haline getirilmiştir" dedi. TMSF yönetiminin Telsim'in Türkiye aleyhine uluslararası mahkemelerde açtığı davada da Türkiye'yi savunma görevini yapmadığını dile getiren Kart, "Bu davada yabancı avukatların ve davacı temsilcilerinin telefonlarının dinlenildiği ve elektronik postalarının takip edildiği iddiaları gündeme gelecek. Bu sürecin sonunda Türkiye'nin yeni bir dinleme skandalı ile çalkalanması ve uluslararası tahkim alanında ciddi sıkıntılar yaşaması sözkonusu olacak" dedi.

"TMSF tarafından el konulan medya gruplarında ve basın yayın organlarında kimlerin, hangi bedelle program yaptığı"nı soran Kart, iddialarla ilgili herhangi bir inceleme veya soruşturma yapılıp yapılmadığının da kamuoyuna açıklanmasını istedi. Kart, Cumhurbaşkanı Gül'e "TMSF bünyesindeki bu karanlık ilişkilerin ortaya çıkarılması, sorumluların tespiti ve kamuoyunun bilgilendirilmesi amacıyla Devlet Denetleme Kurulu'nu devreye sokacak mısınız? Bu aşamada ekonomi konularındaki başdanışmanınızdan görüş, öneri ve tavsiye alacak mısınız?" diye sordu.