'Taş atan çocuklar'la ilgili düzenleme alt komisyonda
Kamuoyunda ''taş atan çocuklar'' olarak bilinen çocuklara ilişkin düzenleme içeren yasa teklifi, konuya ilişkin tasarı ile birleştirilerek, alt komisyona havale edildi.
cumhuriyet.com.trAKP Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç, Batman Milletvekili Mehmet Emin Ekmen ile Diyarbakır Milletvekili Abdurrahman Kurt tarafından hazırlanan ve ''Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'', Ahmet İyimaya başkanlığında toplanan Adalet Komisyonunda ele alındı. Komisyon, teklifin, komisyonda bekleyen ve konuya ilişkin düzenleme içeren ''Terörle Mücadele Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'' ile birleştirilerek alt komisyona havale edilmesine karar verdi.
AKP Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç, Batman Milletvekili Mehmet Emin Ekmen ve Diyarbakır Milletvekili Abdurrahman Kurt tarafından hazırlanan ve ''Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'', Ahmet İyimaya başkanlığında toplanan Adalet Komisyonu'nda ele alındı. Komisyon, teklifin, komisyonda bekleyen ve konuya ilişkin düzenleme içeren ''Terörle Mücadele Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'' ile birleştirilerek, alt komisyona havale edilmesine karar verdi. Teklifin görüşmeleri sırasında söz alan CHP ve MHP'li üyeler Demokrasi ve Özgürlük İçin Yargıçlar ve Savcılar Birliği (Demokrat Yargı) Eşbaşkanı ve Anayasa Mahkemesi Raportörü Osman Can'ın, ''Anayasa Mahkemesinin Anayasa değişikliği konusundaki kararının uygulanmayabileceği'' anlamındaki sözlerini eleştirdiler.
MHP Ordu Milletvekili Rıdvan Yalçın, Can'ın ''Anayasa Mahkemesi kararlarının kaale alınmayabileceğini'' söylediğini savunarak, yargı kararlarının herkesi bağlayacağını söyledi. Yalçın, Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Adalet Bakanının açıklamaya tepki göstermesini beklediğini ifade ederek, ''Anayasa Mahkemesinin bir görevlisinin böyle bir açıklama yapmasını yadırgıyorum. Yarın bir gün birileri 'mahkeme kararlarını tanımıyorum' derse kaos doğar. Adalet Bakanlığımızı net tavır almaya davet ediyorum'' diye konuştu. Yalçın, hakim ve savcıların ''ideolojik temelde bir araya gelmelerinin'' çok sakıncalı olduğunu da söyleyerek, konuya ilişkin kuruluşlarla ilgili düzenlemelerin gözden geçirilmesi ve hangi konuda açıklama yapabileceklerinin yasal çerçeveye alınması gerektiğini kaydetti.
CHP Afyonkarahisar Milletvekili Halil Ünlütepe, Anayasa Mahkemesi kararlarının herkesi bağlayacağını söyledi. ''Bazı bakanların sanki Can'ın açıklamasının yanındaymış gibi'' değerlendirmeler yaptığını öne süren Ünlütepe, hükümet yetkililerinin ''Anayasa Mahkemesi kararlarının herkesi bağladığı yönünde net açıklama yapması gerektiğini'' dile getirdi. CHP Mersin Milletvekili Ali Rıza Öztürk, ''Anayasa Mahkemesini baskı altına alındığını, bazı üyelerin yerden yere vurulduğunu ve açıkça suç işlendiğini'' öne sürerek, bunu kınadığını kaydetti. Öztürk, ''Yargıdan elinizi çekin kardeşim'' diye konuştu. CHP Kırklareli Milletvekili Turgut Dibek ve Ordu Milletvekili Rahmi Güner de açıklamayı eleştirdiler.
'Topluma kazandırmak istiyoruz'
AKP Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç, teklif sahibi olarak söz alarak, öngörülen düzenlemeyle ''suça itilen çocukları topluma kazandırmayı amaçladıklarını'' ifade ederek, bunun çocukları koruma amaçlı olduğunu söyledi. Teklifte imzası bulunan AKP Batman Milletvekili Mehmet Emin Ekmen de ülkenin çocuklarını kazanmayı amaçladıklarını ifade ederek, ''Çocukları itildikleri ortamdan kurtarabiliriz diye umuyoruz'' şeklinde konuştu.
BDP Hakkari Milletvekili Hamit Geylani, ''düzenlemenin yaşanan sorunları ortadan kaldırmaktan uzak olduğunu'' savundu, çocukların tamamen Terörle Mücadele Yasası kapsamından çıkarılması gerektiğini söyledi. MHP Ordu Milletvekili Rıdvan Yalçın, teklifin ''taş atan çocuklar'' ile ilgili olarak getirildiğinin söylendiğini, ancak bazı maddelerinin yetişkinler ile ilgili olduğunu kaydetti. Yalçın, ''Niyetiniz neyse mertçe ortaya koyun'' dedi.
MHP olarak ülkenin çocuklarının lehine olacak her düzenlemenin yanında olacaklarını, konuyu çocuk suçluluğundan ayrı düşünmenin doğru olmadığını belirten Yalçın, ''ateşle oynandığı'' görüşünü dile getirdi. Alt komisyon çalışmalarında yeterince inceleme yapılmadığını, konunun uzmanlarından yeterince yararlanılmadığını savunan Yalçın, ''Teklif alt komisyona gitmesin. Bir an önce genel kurula indirilsin ve milletimiz bu teklifle yüzleşsin'' diye konuştu.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin ''çocuklara af'' önerisine değinen Yalçın, ''bunun bir suç tipine yönelik değil; genel, ancak sınırsız da olmadığını'' söyledi. Yalçın, ''MHP olarak bu hususu diğer partilerle müzakereye hazırız'' diye konuştu. CHP Afyonkarahisar Milletvekili Halil Ünlütepe, teklifin tali komisyon olarak İçişleri Komisyonunda görüşülmesi gerektiğini ifade etti. Ünlütepe, teklifin aslında ''tasarı'' olduğunu, bakanlıkta hazırlanan metnin milletvekillerine imzalatılarak teklif olarak verildiğini öne sürdü.
Tartışma
CHP Mersin Milletvekili Ali Rıza Öztürk de aynı görüşü savundu. Öztürk'ün bu görüşünü dile getirirken konuşmasına ''sözde iki milletvekili tarafından hazırlanan...'' diye başlamasına, teklif sahipleri Tunç ve Ekmen tepki gösterdi. Tepkinin ardından başlayan tartışma, Öztürk ve Tunç'un karşılıklı sert sözleriyle gerginliğe dönüştü. Gerginlik üzerine, Komisyon Başkanı İyimaya toplantıya 10 dakika ara verdi. Aranın ardından Başkan İyimaya, Öztürk'ün ''sözde teklif'' demek istediğini, hakaret kastının olmadığını söyledi. Öztürk de hakarete yönelik söz söylemediğini ifade etti. Öztürk, teklifin çocuklar arasında ayrım yaptığını, Terörle Mücadele Yasası kapsamında yargılanan çocukların ayrıcalıklı hale getirildiğini savundu.
CHP Kırklareli Milletvekili Dibek de ''teklifin aslında tasarı olduğunu'' öne sürdü. Dibek, teklifin bazı maddelerin yetişkinlere ilişkin olduğunu belirterek, ''Ya hükümetin kafası karışık ya da kafasının arkasında başka şeyler var'' görüşünü dile getirdi.
CHP Ordu Milletvekili Rahmi Güner, Türkiye'nin iyiye gitmediğini, teröristlerin 3 saat bir kara yolunu tutabildiğini söyledi. Güner, ''terörün odağı kurutulmadan hiçbir kanun anlamlı olmaz. Terörün kökü kurutulmalıdır'' dedi.
'Samimi olmaya çağırıyorum'
Adalet Bakanı Sadullah Ergin, TBMM Adalet Komisyonunda görüşülen ''Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'' üzerinde milletvekillerinin soru ve eleştirilerini yanıtladı. Bakan Ergin, cezaevlerinde 2 bin 506 çocuğun bulunduğunu, bunlardan 206'sının Terörle Mücadele Yasası kapsamında hürriyeti bağlayıcı cezadan olduğunu bildirdi. 206 sayısının yanıltmaması gerektiğini ifade eden Ergin, dışarıda tutuksuz yargılanan çocukların da bulunduğunu söyledi. Ergin, düzenlemenin sadece 206 çocuk için hazırlanmadığını vurguladı.
Anayasa Mahkemesi, yargı bağımsızlığı, mahkeme kararlarına uyulmasına ilişkin eleştirilere de yanıt veren Ergin, bu konuda ''herkesi samimi olmaya'' çağırdı.
Ergin, bakanlar, milletvekilleri, komisyon başkanları, bürokratlar, yargı çalışanları, yargı derneklerinin buna saygı göstermesi gerektiğini ifade ederek, şöyle konuştu: ''Burada 'filanca bakan, filanca bürokrat, komisyon başkanı şunu söyledi' deniliyor; öteki 'eski bakan HSYK ile görüşmüş' deniliyor. Anayasanın 138. maddesi, TCK'da adil yargılamayı etkileme gibi hükümler hepimizi ilzam eder. Sen şunu dedin, ben bunu dedimden öte, hepimizi bu konuda samimi olmaya davet ediyorum. Kimden gelirse gelsin sürmekte olan bir davayı etkileyebilecek mahiyette beyanlardan kaçınmamız gerekiyor. Mahkemelerin kararları elbette eleştirilebilir, hepimiz eleştiririz ama yargılama süreci devam ediyorken hepimizin bundan imtina etmesi lazım. Tanıklarla, gizli tanıklarla görüşerek, beyanlarla, bu davaları etkileyecek tavırlardan hepimizin kaçınması gerekiyor. Ancak bu sorun böyle aşılır.''
'Almaları gereken ceza 5 yıl mı daha az mı olmalı?'
AKP Adıyaman Milletvekili Ahmet Aydın, doğru, vicdani ve insani olanın, işlediği suç ne olursa olsun çocuklara çocuk gibi muamele edilmesi olduğunu söyledi. AKP Kastamonu Milletvekili Hakkı Köylü, 1983'te çıkan Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanun'daki cezaların, o zamanın şartlarına göre normal, ancak bugün için ağır olduğunu ifade etti. Toplantı ve gösteri yürüyüşüne katılanların, polisin ihtarına rağmen dağılmaması halinde alt sınırı 18 aydan ceza aldığına işaret eden Köylü, ''Eğer silahlı olarak katılmışsa, silaha taş ve sopa da giriyor ceza 2 yıldan başlıyor. Eğer bunları polise karşı kullanmışlarsa ceza 5 yıl. TEKEL işçileri gösteri yaptı; öğrenciler, çiftçiler de bu hakkını kullanabilirdi... Bunların elinde sopa varsa almaları gereken ceza 5 yıl mı, daha mı az olmalı?'' diye sordu.
Köylü, ''eğer bir çocuk terör suçu işlemişse zaten bundan örgüt üyesi ya da örgüt üyesi gibi ceza aldığını'' kaydederek, ATM'ye bomba koyan çocuk ile bir eyleme katılan, ancak bunun terör örgütü propagandasına dönüşünce terör örgütü üyesi gibi ceza alan çocuğun farklı olduğunu söyledi. MHP Ordu Milletvekili Rıdvan Yalçın ise Köylü'ye, ''Verdiğiniz örnekler yanlış; TEKEL işçisi ile terör örgütü üyesini niye bir tutuyorsunuz'' diye itiraz etti. CHP Zonguldak Milletvekili Ali İhsan Köktürk, teklifin, çocukların terör örgütünün maşası olarak kullanılmasını engellemede yetersiz kaldığını savundu.
Çocukların avukatlarının, bu teklifin caydırıcı olmadığını, çocuklar dışındaki göstericileri de kapsadığını dile getirdiklerini belirten Köktürk, iktidarın, bölücü terörle mücadelede yeni anlayış çerçevesinde bu çocukların arkasına saklanmaması gerektiğini kaydetti.
BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan, çetecilere, darbecilere, devleti soyanlara 1-2 yıl, çocuklara 12 yıl ceza vererek, terörle mücadele ettiğini zannetmenin büyük bir yanılgı olduğunu ifade etti. Konuşmaların ardından teklif, alt komisyona gönderildi.
TMK mağduru çocukların aileleri Meclis'te
Taş atan çocuklarla ilgili yasa teklifi Adalet Komisyonu'nda görüşülürken, Terörle Mücadele Kanunu (TMK) mağduru çocukların aileleri ve Çocuklar İçin Adalet Çağırıcıları da Meclis'te düzenledikleri basın toplantısıyla teklifi eleştirdiler ve Başbakan'a "tam çözüm" sözünü tutması çağrısında bulundular.
BDP İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel, TMK mağduru çocukların aileleri ve Çocuklar İçin Adalet Çağırıcıları temsilcileri ile Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, bugün Adalet Komisyonu'nda görüşülen taş atan çocuklarla ilgili yasa teklifini değerlendirdi. Yasa teklifinin TMK mağduru çocukların aileleri ve hukukçuların beklentilerini karşılamadığını söyleyen Tuncel, "Bir ülkede çocuklar özgür değilse o ülkenin ve toplumun özgür olduğu söylenemez. TMK Kürt sorununun ortaya çıkarttığı bir durum. Kürt sorununda demokratik adımlar atılsaydı bu çocuklar TMK'dan yargılanmayacaktı. Bu ülkenin çocukları güzel bir gelecek hak ediyor. Kimsenin çocukları ötekileştirmeye hakkı yok" diye konuştu.
Tuncel bir soru üzerine çocukların ailelerinin, 'çocukların hayatını cehenneme çeviren koşulların kaldırılması talebi' olduğunu belirtirken "Çocukların çocuk olduğu unutulmamalı. Bu ülkenin temel bir sorunu var. Kürt sorununun Ortadoğu'da 200 yıllık Türkiye'de de 100 yıllık bir geçmişi var. Mesele bu çocuklar niye eylemlere katılıyor meselesi değil. Bu ülkede konuştukça ceza alıyor bu insanlar. Başbakan, ötekileri konuşabilir ama Kürtler konuşunca dava açılıyor. Filistin'de intifada da, İran'da Güney Afrika'da, ETA'da da çocuklar önde oluyor. Kürt sorunu çözülürse TMK diye bir şey kalmaz. Bu çocuklar öne sürülmüş değil, aileleri eylemlere çocukların eylemlere gelmemesi için çaba harcıyor" diye konuştu.
'20 çocuğumuz da olsa hepsine sahip çıkmaya kararlıyız'
Basın toplantısında TMK mağduru çocukların aileleri adına konuşan Arif Akkaya, iki yılı aşkın süredir mücadeleye devam ettiklerini belirterek "TMK Kürt çocuklarını vuruyor. Bugün Kürt çocukları vuruyorsa, yarın Türkiye'de yaşayan her bireyi de vurabilir. Bu ülkede sadece Kürtler yaşamıyor. Kürtler de çocuk fazla olabilir. Bizim 20 tane de çocuğumuz olsa hepsine sahip çıkmak kararlılığındayız. Bir çocuklarımızı sokağa sürmüyoruz. Bizim çocuklarımızı sokaktan toplayan güvenlik görevlileri var. Elinde kitap, okula giderken gözaltına alınan çocuklarımız var" dedi. Diyarbakır E Tipi Cezaevi'nde 31 çocuğun olduğunu, bu çocukların ailelerine ve avukatlarına bilgi verilmeden farklı illere nakledildiğini söyleyen Akkaya, bu çocuklardan 8'inin Diyarbakır'daki duruşmasına bile getirilmediğini kaydetti. Çocukların ellerine kelepçe vurulduğunu, Bitlis ve Mardin cezaevlerinde çocuklara işkence yapıldığının ortaya çıktığını savunan Akkaya, "Türkiye'nin böyle kara bir lekeyle yaşamasını kabul etmiyoruz" diye konuştu.
'Başbakan 'tam çözüm' sözünü tutsun'
Çocuklar İçin Adalet Çağırıcıları Aktivisti Mehmet Atak ise 32 ilde çocukların yetişkin gibi TMK'dan yargılandığını söyledi. Hükümetin, Meclis tatile girmeden konuyu gündeme getirme sözünü tuttuğunu ifade eden Atak, "Ancak başbakan tam çözüm sözü verdi. Bu teklif tüm çocukları hapisten kurtarmıyor. Başbakan'a tam çözüm sözünü tutması gerektiğini hatırlatıyoruz" dedi. Komisyonda görüşülen teklifin TMK mağduru çocuklar arasında ayrım yaptığını ifade eden Atak, "Teklifle yapılan en büyük iyileşme, eskiden üzerinizdeki tişört bile silah sayılıyordu. Şimdi silahlar dörtle sınırlandırıldı. Ancak bu teklif çocuğu çocuk olarak görmüyor, hala terörist olarak görüyor. Cihaner'in yargılanmasının uzun sürdüğü, bunun insan haklarına aykırı olduğu gerekçesiyle barolar eylem yapıyor ancak 15 yaşında hapse giren ve 3 yıldır yargılanan çocuklar var" dedi. Atak, komisyonda, DSP'li Ayşe Jale Ağırbaş ile BDP eşbaşkanı Gültan Kışanak'ın ailelerin taleplerine uyan yasa teklifleri olduğunu belirterek, AKP'nin teklifinin bu tekliflerle birleştirilerek görüşülmesini istedi.
Şahin ve Komisyon randevu vermedi
TMK mağduru çocukların aileleri bugün BDP, CHP ve AKP grup başkanvekilleriyle de görüşecek. Ailelerin Meclis Başkanı Mehmet Ali Şahin ve Adalet Komisyonu'ndan da randevu talebinin olduğu ancak taleplerine olumlu yanıt alamadıkları bildirildi.