Solda Hareketlenme ve Gelecek
cumhuriyet.com.trGelecek soldadır. Çünkü sol; özgürlük, demokrasi, sosyal adalet, dayanışma, ilerleme, barış, uluslararası dayanışma, doğal çevreyi koruma, temiz siyaset ve temiz toplum, program kadar uygulamaya da önem verme, halka güvenme, emeğe ve emekçiye öncelik verme demektir.
Son 10-15 yıldır sol ve sosyal demokrat siyasetin, başta Avrupa ülkeleri olmak üzere, birçok ülkede duraksama içerisinde olduğu biliniyor. 2000’li yıllara girerken AB’nin 27 ülkesinin 15’inde iktidarda olan sosyal demokrat partiler sonradan büyük güç kaybettiler. Bugün yalnızca 5-6 ülkede yönetimdeler.
Son 15 yıldır seçmenlerin güvenini kaybeden ve buna paralel olarak üye sayıları da düşen bu partiler, günümüzde bir toparlanma içerisindeler. Başta Fransa, Almanya olmak üzere birçok ülkede son bir yılda yapılan seçim sonuçları bunu gösteriyor.
Fransa’da Sosyalist Parti’nin hem cumhurbaşkanlığı hem de parlamento seçimlerini kazanması, Almanya’da SPD’nin (Almanya Sosyal Demokrat Partisi) birçok eyalet seçimlerinin yanı sıra son olarak Almanya’nın en büyük eyaleti olan Kuzey Ren Vestfalya seçimlerinde büyük başarı elde etmesi, İtalya’da solun yerel seçimlerde yeniden yükselmesi, aynı şekilde iki yıldır muhalefette olan İngiltere İşçi Partisi’nin yerel seçimlerde iktidardaki Muhafazakârlar’ın önüne geçmiş olması, Hollanda vb. ülkelerde sosyal demokrat partilerin kendilerini yenileme çabaları solun yeniden bir toparlanma içerisinde olduğunu gösteriyor.
Sola olan bu ilginin nedeni 2008 yılında ABD’de başlayan ve tüm dünyaya yayılan finansal ekonomik krizin aslında neoliberalizmin bir krizi olduğunun daha geniş kesimlerce görülmeye başlaması ve de Almanya, İngiltere, Hollanda, İtalya vb. ülkelerde sosyal demokrat partilerin, iktidarları dönemlerinde uyguladıkları neoliberal esintili politikaların özeleştirisine dayalı olarak kendilerini yenilemeleridir.
Aslında sol, süreklilik içerisinde değişim demektir. Sol, kendi temel değerlerinden vazgeçmeksizin, yeni meydan okumalara yeni yanıtlar bulmak zorundadır. Buna yoğunlaşacak yerde, lider kadroların modaya uyarak neoliberal tezlere yaklaşmaya çalışması, sola ve sosyal demokrasiye yarar getirmez. Bu gerçek başta İngiltere, Almanya, Hollanda vb. birçok Avrupa ülkesinde yaşanarak bir kez daha görüldü ve sol şimdi bu yanlıştan arınma, yeniden kendi değerlerine dönme ve toplumsal tabanı ile barışma sürecini yaşıyor.
Bu sürecin devam etmesi gerekiyor. Çünkü sol, sosyal demokrasi; insani değerlerin piyasanın kâr güdüsüne bırakılmasını, sosyal devletin yok edilmesini, yaşamın doğal temeli olan çevrenin tahrip edilmesini, demokrasinin sosyal ve ekonomik boyutunun yok sayılmasını, ekonomik kararların demokratik siyaset yerine uluslararası şirketlere bırakılmasını, silahlanma yarışının devam etmesini, dünyadaki açlığı ve eşitsizliği ve de emperyal güçlerin dünyaya hâkim olma planlarını kabul edemez. Bu koşullarda sol, kararlı davranmazsa kimliği zedelenir ve sağ, neoliberal partilerden farkı görünmez olur; “tarihin sonu” propagandasına destek vermiş olur.
Elbette tüm bu tespitler Türkiye solu için de geçerlidir. On yıldır AKP hükümeti tarafından yönetilen Türkiye’nin temel sorunları hâlâ devam ediyor. Eşitsiz gelir dağılımı, insan haklarına ve özgürlüklere dayalı bir demokrasinin olmaması, kuvvetler ayrılığının yok sayılması, adil yargılamanın olmaması, laik çağdaş bir eğitim sisteminin eksikliği, siyasetin otoriterleşmesi, kayırmacılık, 30 yıldır akan kanın durdurulamaması, iç barışın sağlanamaması vb. gibi temel sorunlar yerli yerinde duruyor.
Bu sorunların gerçek anlamda çözülmesi için solun, CHP’nin tüm bu konulara ilişkin somut çözüm önerilerini somutlaştırmış olarak iktidar mücadelesini yükseltmesi gerekiyor. CHP, bu doğrultudaki yenilenme çabalarını sol değerler çerçevesinde aralıksız olarak sürdürmelidir. 34. Kurultay da CHP’ye bu yolda ivme kazandıran bir kurultay olarak görülmelidir. Gelecek soldadır. Çünkü sol; özgürlük, demokrasi, sosyal adalet, dayanışma, ilerleme, barış, uluslararası dayanışma, doğal çevreyi koruma, temiz siyaset ve temiz toplum, program kadar uygulamaya da önem verme, halka güvenme, emeğe ve emekçiye öncelik verme demektir.
Özet olarak sol, sosyal demokrasi dünyanın, ülkemizin ve insanlığın geleceği demektir.
Ercan KARAKAŞ CHP PM Üyesi SODEV Onursal Başkanı