Sıtma için dikildi ''Sevgi Yolu'' oldu

Muğla ile Marmaris'i birbirine bağlayan Gökova beldesinin Akçağınar köyünde yol kenarında bulunan yüzlerce okaliptüs, 1938 yılında bölgede etkili olan sıtma salgını önlemek amacıyla uzmanların önerisi üzerine Avustralya'dan fidan olarak getirilerek dikildi. Sivrisineklerin üreme alanı olan bataklığı kurutan ağaçların boyu, aradan geçen on yıllarda 20 metreyi buldu. Marmaris-Muğla yolunun 1996 yılında yön değiştirmesine rağmen yol kenarındaki dev okaliptüslere dokunulmadı.

Ağaçların oluşturduğu ''yeşil tünel'', bölgeyi ziyaret edenler için bir cazibe alanına dönüştü. Tatilcilerin mola verdiği, fotoğraf çekip Akçapınar köyü kahvehanelerinde çay, ayran, kahve içip gözleme yediği nostaljik ve otantik bir dinlence yeri haline geldi.

Sakar Geçidi'nden bakıldığında ova ortasında yeşil bir çizgi olarak güzel bir görüntü oluşturan yol, bugüne kadar çok sayıda klip, dizi ve televizyon programında doğal dekor olarak kullanıldı.

Çevreciler koruma altına alınmasını istiyor

Marmaris Turizm ve Çevre Gönüllüleri Grubu Başkanı Filiz Ersan, yaptığı açıklamada, büyüyen okaliptüslerin dallarının birbirine geçmesiyle oluşan doğal koridorun, ''Sevgi Yolu'' olarak adlandırıldığını söyledi. Ersan, ''Sevgi Yolu''ndaki okaliptüs ağaçlarının, son zamanlarda meydana gelen şiddetli yağış ve fırtınalar dolayısıyla devrilmeye başladığına dikkati çekti.

Dev ağaçların oluşturduğu koridorun yok olmasını istemediklerini belirten Filiz Ersan, ''Son olarak ağaçlardan 4'ü yıkıldı. Bize başvuran çok sayıda duyarlı vatandaş, bu yolun korunması için girişimlerde bulunmamızı istedi. Bu ağaçların meteorolojik olaylar nedeniyle mi yoksa insan kaynaklı olarak mı devrildiklerinin araştırılmasını istiyoruz'' dedi.

Ender güzelliğe sahip olan yolun doğal güzelliğinin korunması amacıyla ilk olarak 1998 yılında Muğla Valiliği'ne başvurduklarını, ancak bir sonuç alamadıklarını kaydeden Ersan, şunları söyledi:

''Bölge turizmi için farklı bir güzellik kaynağı olan ağaçlar ilçeyi ziyaret eden yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekiyor. Söz konusu yerde düzenlemeler yapılarak koruma altına alınması için Muğla Valiliği ve Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi'nin çalışma yapması için Çevre ve Turizm Gönüllüleri Grubu olarak başvuru yaptık. Bu doğa harikasının gelecek kuşaklara aktarılması ve turizme hizmet etmesi için herkesin üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesi gerektiğine inanıyoruz.''