Silivri'de tazyikli suyla müdahale
Silivri'de savcının mütalaasını açıklamasının beklendiği Ergenekon davasının bugünkü duruşması öncesinde olaylar çıktı. Jandarma görevlileri, salona girmek isteyen gruba tazyikli suyla müdahale etti.
cumhuriyet.com.trCHP İzmir milletvekili Mustafa Balbay ve gazeteci Tuncay Özkan’ın çağrısı üzerine dün Silivri Ceza ve İnfaz Kurumu’nda görülen Ergenekon duruşmasını izlemek için yurdun çeşitli bölgelerinden binlerce yurttaş, Silivri’ye akın etti.
Silivri’yi polis ve jandarma kuşatması altına alan güvenlik görevlileri, duruşmayı izlemek için gelen yurttaşlara biber gazı ve tazyikli su ile müdahale etti. CHP milletvekileri ve gazetecilerin de etkilendiği olaylarda çok sayıda kişi ambulanslarla hastaneye kaldırıldı. Saldırıya tepki gösteren CHP milletvekilleri, “Türkiye’nin sınırını koruyamayan asker, burada yurttaşlarına saldırıyor. Sanki burada savaş mahkemesi kurulmuş ve savaş suçluları yargılanıyor. Mahkeme başkanı hukuksuz yetkisini Türkiye’nin her yerine yayıyor” dedi.
Türkiye’nin çeşitli bölgelerinden dün sabahın erken saatlerinde otobüs ve otomobilleriyle Silivri’ye gelen binlerce yurttaş, jandarma ve polisin engellemesiyle karşılaştı. TEM Otoyolu ve E-5 üzerinde otobüsleri durdurulan evrak kontrolü yapılan yurttaşlar yapılan uygulamaya isyan etti. CHP’ye ait ses aracına da izin verilmezken otobanda inerek ellerinde Türk bayrakları ve flamalarla dondurucu soğuğa karşı mahkeme salonuna doğru yürüyen yurttaşların önüne bu seferde cazevi çevresinde kurulan barikatlar çıktı. Hadımköy, Tuzla ve Silivri başta olmak üzere çevre illerden de takviye olarak gelen jandarma da yurttaşların önüne etten duvar örerek önlem aldı. Cezaevinde yakınları olanlarda bir süre bekletildikten sonra cezaevine doğru gitmesine izin verildi. Bu sırada yakınlarını ziyarete gelen yurttaşlar tepki göstererek ziyareti kaçıracaklarını anlattılar.
Gerginlik
Mahkeme salonuna girişe izin verilmeyen ve dışarıda toplanan binlerce kişi, “Özel görevli mahkemeler kapatılsın, yurtseverler serbest bırakılsın” ve tutuklu gazeteci, asker ve aydınların fotoğraflarını taşıyarak, “Mustafa Kemal’in askerleriyiz”, “Cumhuriyet değil, AKP yıkılacak” sloganları attı. Demir bariyerlerle önleri kapatılan yurttaşlardan bazıları rütbeli subaylara tepki göstererek, “Siz ABD’nin askerimisiniz?Düşmanmıyız biz. Senin Genel Kurmay Başkanın içeride biz onuda bekliyoruz, yarın senide bekleyeceğiz. Kulaklarınız neden kapatıyorsunuz o zaman o onurlu üniformayı taşımayın” dedi. Bunun üzerine yarbay olan asker ise “hakaret ediyorsunuz. Buna izin vermeyiz” diye yanıt verdi. Duruşmaya izlemeye gelen çok sayıda avukatta yolların kapalı olması sebebiyle mahkeme salonuna gidemedi. Avukatlar yürüyerek mahkeme salonuna giderken, Dursun Çiçek’in kızı İrem Çiçek, “Gölgelerinden korkuyorlar” diye tepki gösterdi.
Gaz ve su sıkıldı
Aralarında CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran, milletvekileri Mahmut Tanal, Kadir Gökmen Öğüt, Ali İhsan Köktürk, İlhan Cihaner, Veli Ağbaba, Ali Özgündüz, Musa Çam, Aykut Erdoğdu ve İl Başkanı Oğuz Kaan Salıcı ile birlikte, CHP, İP, ADD, Halkın Kurtuluş Partisi, TGB, Sanatçılar Girişimi’nden Ataol Behramoğlu ve Tuncay Özkan gönüllülerinden oluşan binlerce kişi bütün zorluklarla karşın bir şekilde Silivri Cezaevi Yerleşkesi önüne ulaştı. Duruşma salonunun dolması üzerine yurttaşlar salonun çavresine yaklaştırılmadı. Bu duruma tepki gösteren ve bariyerleri zorlayan yurttaşlara jandarma ekipleri gaz ve tazyikli suyla müdahale etti. Sıkılan su ve atılan gazın ortasında kalan CHP milletvekilleri Aykut Erdoğdu ve Veli Ağbaba, duruma sert tepki gösterdi. Bariyerlerin kaldırılmasını, TOMA’ların geri çekilmesini isteyen milletvekilleri ile rütbeli askerler tartıştı. Bu sırada demir bariyerlerin üzerinden atlayarak yurttaşları sakinleştirmek isteyen Mahmut Tanal ayağını incitti. Tanal, ambulansla hastaneye kaldırılarak tedavi altına alındı. Askerlerle yapılan görüşmenin ardından bariyerler yaklaşık 100 metre geri çekilirken tarlanın ortasında kalan yurttaşlar, cezavine yakın bir yere alındı. Ancak burada da yaşanan tartışmanın ardından yeniden müdahale edildi. CHP milletvekili Ali Özgündüz, subaylara “Buradan bu insanlarla birlikte yürüyeceğiz. Bizi zorlamayın bu bariyerleri yıkarız. TOMA’lara da el koyarız” diye çıkıştı. Daha sonra CHP milletvekilleri İçişleri Bakanı Muammer Güler ile görüştü. Güler, kakarın mahkemece verildiğini belirterek bariyerlerin kaldırılamayacağını söyledi.
Hukuksuzluk her yere yayılıyor
İçişleri Bakanı’nın kararının ardından açıklama yapan İlhan Cihaner, Silivri mahkemelerindeki hukuksuzlukların dalga dalga ülkenin her tarafına yayıldığını söyledi. Mahkeme başkanının hukuksuz bir biçimde mahkeme salonundaki hakimiyetini Türkiye geneline yaydığını savunan Cihaner, “Mahkeme başkanı hukusuzluğu Türkiye geneline yayıyor. Biz buradaki hukuksuzluğu, açık yargılama ilkesini ihlal eden bu uygulamayı ortadan kaldırmaya çalıştık. Ancak İçişleri Bakanı mahkeme başkanının emridir diyerek buradaki barikatı kaldırmadı. Burada biz istersek barikatı yıkarız ancak aramızda yaşlılar var. Her tarafı TOMA ve gaz bombaları ile ablukaya aldılar. Bizi askerle karşı karşıya getirmek ve burada yaşanabilecek can kaybından bizi sorumlşu tutmak istiyorlar. Bu tuzağa düşmeyelim ve eylemlerimiz sakince yapalım” dedi.
CHP Genel Başkan yardımcısı Umut Oran ise öncekine göre çok fazla kalabalık ve taşkınlık olmamasına karşı anlamsız bir saldırı olduğunu vurgulayarak şöyle konuştu: “21.yüzyılda insanlar duruşmaları izleyemiyor. Başbakan ‘Bu davanın savcısıyım’ diyordu. Gelsin ve buradaki hukuksuzluğu görsün. Milletvekili arkadaşlarım ıslanarak biber gazı yiyerek içeri giremedi. Suriye’de mültecilere her hak sağlanıyor ama benim yurttaşlarıma saldırılıyor. Böyle bir insan hakkı, hukuk, adelet ve demokrasi olmaz. Türkiye’de insan hakları, adelet ve hukukun üstünlüğü tüm kurum ve kuralları ile çalışacak. CHP olarak size söz veriyoruz.”
Suriye sınırınıda böyle koruyun
Yurttaşlara yönelik müdahaleye tepki gösteren Mahmut Tanal da “Suriye’de sınıra bomba düştüğü zaman oradaki vatandaşımızın güvenliği bu şekilde korunmuyor. Sanki burada savaş mahkemesi var ve savaş suçluları yargılanıyor. 12 Eylül döneminde, askeri mahkemelerde bu olmadı. Gerçekten dikdötörlüğün geldiğini manzarayı görüyoruz. Asker önce sınır güvenliğini sağlasın” dedi. Veli Ağbaba da “Bir taraftan Ergin paşayı ziyaret edeceksin, diğer tarafta ona destek vermek için gelenlere işkence edeceksin. Timsah gözyaşları ve iki yüzlülük dedikleri bu olsa gerek” diye konuştu.
Sosyal medyayı sallayan iddia
Sosyal paylaşım sitesi Twitter’da ise jandarmanın müdahale ederken göstericilerin üzerine sıktığı tazyikli suyun içine çakıl taşı koyduğu iddia edildi. Emniyet yetkilileri ibe tazyikli su püskürtülürken, suyun içine çakıl taşı koyulması teknik olarak mümkün olmadığını açıkladı.
İlgili haber için tıklayınız