Seri katil yargılanıyor

İzmir 7. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya tutuklu yargılanan Hamdi Ayri, öldürülenlerden üniversite öğrencisi Ayşe Selen Ayla ile Esra Yaşar'ın annesi ile babası, Mustafa Has'ın annesi Aynur Has ve avukatlar katıldı.

Duruşmadan önce gazetecilere açıklamada bulunan aileler, idam cezasının yeniden yasalarda yer almasını istedi.

Ayşe Selen Ayla'nın annesi Hatice Ayla, ''Referandum paketine idam cezasının geri getirilmesi konulsa en yüksek oyu alacaktır. O günden beri yaşamıyorum. Bu cani, aileleri de öldürdü. Mevcut yasalarla bu kişinin yargılanacak olmasını kabullenemiyoruz. İdam cezasının geri getirilmesini istiyoruz'' dedi.

Baba Sertel Ayla ise sanığın cinayetleri tek başına işlediğine inanmadığını, yardımcı olanların da ortaya çıkarılmasını istediklerini söyledi.

Öldürülenlerden Esra Yaşar'ın babası İsmet Yaşar, cinayetleri ''bir gencin işlediği suç'' olarak görmediğini belirterek, ''Ülkeyi kargaşaya götürmek isteyen, darbe ortamı hazırlamak isteyen kişilerin parmağı olduğunu düşünüyorum'' diye konuştu.

Anne Türkan Yaşar da referandumda idam cezası için de oy pusulası konulmasını, 72 saatte 3 kişinin canını alan kişinin acı çekerek ölmesini istediğini ifade etti.

Ayla ailesinin avukatı Meryem Kalfaoğlu, sanığın 52 adet ''GBT kaydı'' bulunduğunu, başka suçlar da işlemiş olabileceğini, kendisine yardım edenlerin de belirlenmesini istediklerini söyledi.

İzmir'in Balçova ilçesinde, 24 Nisan Cumartesi gecesi banka çalışanı Esra Yaşar, ertesi gece üniversite öğrencisi Ayşe Selen Ayla, pazartesi gecesi Konak ilçesi Fevzipaşa Bulvarı'nda ''Azra'' takma adını kullanan travesti Mustafa Has tabancayla başlarından vurularak öldürülmüş, cep telefonları ve çantaları alınmıştı. İzmir Emniyet Müdürü Ercüment Yılmaz'ın talimatıyla oluşturulan özel ekipler, zanlının Hamdi Ayri olduğunu tespit edip operasyon başlatmıştı.

Bodrum'da yakalanan zanlı İzmir'e getirilmiş ve tutuklanmış, hakkında açılan davada üç ayrı müebbet ve 45 yıl hapis cezası talep edilmişti.

İfade vermek istemedi

İzmir 7. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki ilk duruşmada tutuklu sanık Hamdi Ayri, konuşmak istemediğini belirtti. Bu duruşmada ifade vermek istemediğini söyleyen sanık, ''Şu an konuşacak durumda değilim. Konuşmak istemiyorum'' dedi.

Sakin olduğu gözlenen Ayri, mahkeme başkanın sorusu üzerine iddianamenin kendisine 10 gün önce tebliğ edildiğini ifade etti.


Esra Yaşar'ın babası duruşma salonundan çıkarıldı

Sanığın sözlerinin ardından müştekilerin ifadelerinin alınmasına geçildi. Öldürülenlerden Esra Yaşar'ın babası İsmet Yaşar, mahkeme başkanının ''Şikayetçi misiniz?'' şeklindeki sorusuna, ''Böyle soru olur mu? Tabii ki şikayetçiyim'' yanıtını verdi.

Şeker hastası olduğunu belirten Yaşar, cinayetin arkasında ''karanlık güçlerin'' olduğuna inandığını ifade ederek şunları söyledi:
''Korutürk Mahallesi İzmir'in en sakin mahallesi. Buranın seçilmesi bence tesadüf değil. Sansasyon yaratmak isteyenler bu kişiyi azmettirdi. Polisten ve cinayet masasından da bize yönelik davranışlarından dolayı şikayetçiyim. Başbakanlığa da şikayetimi yaptım'' dedi.

Yaşar, Mahkeme Başkanının, ''Polis en kısa sürede yakaladı? Neden şikayetçisiniz?'' sorusuna, ''Katili travesti kardeşimizin arkadaşı yakalattı'' şeklinde karşılık verdi.

Mahkeme Başkanı, Yaşar'ın polislerce dışarıya çıkartılması talimatını verdi. Yaşar, salondan çıkarılırken tartıştığı mahkeme başkanına ''Benim 26 yaşında kızım öldürüldü. Senin de kızın olduğunu biliyorum'' dedi. Sanık, daha sonra güvenlik güçleri tarafından duruşma salonundan çıkarıldı.

Aynur Has'ın avukatlarından Özlem Yılmaz ise söz alarak, ''Bizim İsmet Yaşar'a sorularımız vardı. Olayın aydınlatılmasına katkıda bulunacağını düşünüyoruz. İsmet Yaşar'ın salondan çıkarılmasının Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesiyle de güvence altına alınan adil yargılanma hakkının ve yaşam hakkının etkin soruşturma açısından ihlal edildiğini düşünüyoruz. Bu nedenle ara karardan dönülmesini talep ediyoruz'' dedi.
Duruşma devam ediyor.

İlk duruşma tamamlandı

İzmir 7. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, Esra Yaşar'ın babası Mahmut İsmet Yaşar'ın salondan çıkarılmasının ardından müştekilerin ifadelerinin alınmasına devam edildi.

Müştekilerden Ayşe Selen Ayla'nın babası Serter Ayla, ''Kızım masumdu. Hayallerimiz vardı. Cani hayallerimizi yok etti, şikayetçiyim. Azmettirenler, yataklık edenler varsa onlardan da şikayetçiyim'' dedi.

Ayşe Selen Ayla'nın annesi Hatice Ayla, kendisine ''Şikayetçi misiniz?'' diye soran mahkeme başkanına ''Kızım masumdu. Sanıktan şikayetçiyim. Masum bir öğrenciyi nasıl koruyamazlar? 45 dakika geç gelen ambulanstan şikayetçiyim. Kızım çantasını isteseydi verirdi. Kızımı geri getirebilir mi? Neden kızımı öldürdüğünü söylemesini istiyorum'' diye konuştu.

Mustafa Has'ın annesi Aynur Has da şikayetçi olduğunu söyleyerek, ''Üç insanı öldürdü. Şikayetçiyim'' dedi.


Tanıkların ifadeleri

Duruşmada, Hamdi Ayri'nin kardeşi Taner Ayri, tanık sıfatıyla ifade verdi. Taner Ayri, ifadesinde, ağabeyinin uzun süre Bodrum'da bulunduğunu kaydederek, ''Olaylardan 6 gün önce geldi. İlk cinayetin işlendiği gün ağabeyime mahallemizde cinayet gerçekleştiğini söyledim. Rahatça televizyon izliyordu, bilgisi olmadığını söyledi. Üç gün sonra 'Bodrum'a gidiyorum' diyerek ayrıldı'' diye konuştu.

Hatice ve Serter Ayla çiftinin avukatı Meryem Kalfaoğlu, Ayşe Selen Ayla'nın öldürülmesinden 15 dakika sonra Taner Ayri ile Hamdi Ayri'nin telefonla görüştüğünün tespit edildiğini belirterek, ''Bunu neden gizliyorsunuz?'' diye tanığa sordu. Taner Ayri ise bu görüşmeyi hatırlamadığını öne sürdü.

Mustafa Has'ın avukatı Özlem Yılmaz'ın, Hamdi Ayri'nin ailesinin yaşadığı dairenin önünde kan tespit edildiğini ifade ederek, ''Bu kanı ve Hamdi Ayri'nin ayakkabılarındaki kanları görmediniz mi?'' sorusuna Taner Ayri ''Görmedim'' yanıtını verdi.

Hamdi Ayri'nin gasbettiği cep telefonunu sattığı Mehmet Kahraman ise sanığı teşhis ederek, ''Sanık gelerek telefonunu arkadaşından aldığını söyleyip 200 lira karşılığında telefonu sattı'' dedi.

Esra Yaşar'ın olaydan önce bindiği belediye otobüsünün şoförü Celal Arslan, ''Olaydan önce güzel ve bakımlı görünen bir kadın sahil yolunda indi. Dikkatimi çekmişti. Esra Yaşar mı değil mi bilmiyorum. Doblo marka beyaz bir araç da o bölgedeydi'' diye konuştu.

Bu arada, sanıkla cezaevinde konuştuğunu, sanığın cinayetleri itiraf ettiğini ayrıca Bodrum'da bir cinayet daha işlediğini söylediğini öne süren İrfan Erbarıştıran'ın ifadelerine ilişkin cumhuriyet savcılığınca soruşturma başlatıldığına dair gönderilen yazı, mahkeme başkanınca okundu.

Erbarıştıran, ''organize suç örgütü kurma ve yönetme'' ve ''dolandırıcılık'' gibi suçlardan İzmir 10. Ağır Ceza Mahkemesinde hakkında açılan dava nedeniyle cezaevinde tutuklu bulunuyor.


Ara karar

Yargılama sonunda mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı 22 Eylül 2010'e erteledi.

Mahkeme heyeti, ara kararında, Mahmut İsmet Yaşar hakkında mahkeme başkanı ve mahkemeye yönelik sözleri nedeniyle cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulunulmasına hükmetti.

Bodrum'da bir iş yerindeki kasadan silah çalınmasına ilişkin güvenlik kamerası görüntülerinin incelenmesi, Hamdi Ayri'nin kullandığı belirtilen cep telefonlarına ait iletişim bilgilerinin ilgili kurumlardan alınması kararlaştırıldı.


Sanık avukatı davadan çekildi

Ceza Muhakemesi Kanunu gereğince sanığın avukatlığına atanan Lütfi Aksu, vicdani gerekçeyle davadan çekildiğini bildirdi. Aksu, bu konuda İzmir Barosuna da dilekçe vereceğini kaydetti.

Bu arada, duruşmanın ardından basın mensuplarına açıklama yapmak isteyen Mahmut İsmet Yaşar'ı yakınları engelledi.

Mustafa Has'ın avukatlarından Özlem Yılmaz ise Hamdi Ayri'ye cinayetlerde yardım eden en az bir kişinin daha var olduğuna inandıklarını belirterek, ''Bodrum'daki güvenlik kamerası görüntülerinde Ayri dışında bir kişi daha olduğu görülüyor. Mahkemenin kararıyla bu görüntülerin yeniden incelenecek olmasını olumlu buluyoruz'' dedi.