Şener'in dinleme iddiaları TBMM gündeminde

DSP İstanbul Milletvekili Süleyman Yağız, eski AKP'li, Türkiye Partisi Genel Başkanı Abdüllatif Şener'in, "TİB, Başbakan'ın özel kurumu gibi. Yönetiminden teknik personeline, oda hizmetçilerine kadar Ulaştırma Bakanı ile tek tek atamıştır" iddiasını TBMM gündemine taşıdı.

cumhuriyet.com.tr

DSP İstanbul Milletvekili Süleyman Yağız, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın yazılı olarak yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı'na bir soru önergesi verdi.

Telefonların dinlenmesinin artık bir iddia değil, somut bir gerçek olduğunu ifade eden Yağız, dinlemelerin toplumu rahatsız ettiğini, yapılan bir araştırmaya göre, toplumun yüzde 97'sinin telefonlarının dinlendiğini düşündüğünü kaydetti.

Bu oranda dinlemenin söz konusu olamayacağını, ancak toplumun bu denli yüksek bir oranda dinlendiğine inanıyor olmasının toplumda psikolojik bir travma yaşandığını gösterdiği vurgulayan Yağız, bazı dinlemelerin yasadışı olduğunun kesinlik kazandığını, bazı dinlemelerin de yasal olmasına karşın hukukî, dolayısıyla demokratik olmadığının ortaya çıktığını belirtti.

Dinlemelerle ilgili AKP'nin ve Hükümet'in eski mensubu, Türkiye Partisi Genel Başkanı Abdüllatif Şener'in yeni iddialar ortaya attığını anımsatan Yağız, Başbakan Erdoğan'a şu soruları yöneltti:
"-Abdüllatif Şener, katıldığı bir televizyon programında, 'Sayın Başbakan diyor ki, 'Ben de dinlendim'. Ben, Başbakan'ın beni de dinlettiğine inanıyorum' demiştir. Bu iddia doğru mudur?

-Doğru ise Sayın Şener'in dinlettirmenizin nedeni nedir?

-Şener'in dışında dinletilen başka parti başkanları, parti yöneticileri, milletvekilleri var mıdır? Varsa bu dinlemelerden nasıl bir sonuç alınmıştır?

-Hukuk dışı, anti-demokratik dinlemeleri önlemeye yönelik bir düzenleme yapılacak mıdır?

-Şener, 2005'te kurulan Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı'nın (TİB), dinleme yetkisi olan kurumları da dinleme yetkisi aldığını belirterek, 'TİB, Başbakan'ın özel kurumu gibi. Yönetiminden teknik personeline, oda hizmetçilerine kadar Ulaştırma Bakanı ile tek tek atamıştır. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir mekanizma olmaz' demiştir. Bu sözleri nasıl değerlendiriyorsunuz?

-'Başbakan herkesi dinlettiriyor. Ama Başbakan unutmasın ki, yarın o dinlettirdiği kişiler de kendi aleyhine bir dinlemeyi aleyhine kullanabilir' iddiası da yine Sayın Şener'e aittir. Bu iddiayı nasıl değerlendiriyorsunuz?

-Abdüllatif Şener, sizi çok yakından tanıyan birisi olarak başka iddialarda da bulunmuştur. Örneğin,'Başbakan çok değişti. Hem siyasette, hem Başbakan'ın kimliğinde değişen şeyler var. Demokrasi yerlerde sürünüyor. Başbakan, demokrasi kavramını içselleştirememiş. Başbakan'ın doğru bir tek söze tahammülü yok' demiştir. Sürekli 'açılım'lar yapan biri olarak bu iddiayı nasıl karşılıyorsunuz?"