Şehit ailelerinden protesto

Kamuoyunda ''Kürt açılımı'' olarak nitelenen çalışmaları protesto eden bir grup şehit ailesi, AKP Genel Merkezi önüne siyah çelenk bıraktı. Şehit aileleri daha sonra CHP ve MHP'yi ziyaret etti.

cumhuriyet.com.tr

Kamuoyunda ''Kürt açılımı'' olarak nitelenen çalışmaları protesto etmek için değişik illerden gelen şehit aileleri, AKP Genel Merkezi önünde toplandı.

Başbakan ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşmek istediklerini belirten gruptakilere, parti yetkilileri, Erdoğan'ın genel merkezde bulunmadığını söyledi.

Yetkililer, AKP Genel Başkan Yardımcıları Şükrü Ayalan, Abdulkadir Aksu ve Edibe Sözen'in şehit aileleri ile görüşmek için beklediklerini de söyledi. Şehit aileleri ise sadece Başbakan Erdoğan ile görüşeceklerini belirterek daveti kabul etmediler.

Açıklama yapan şehit babası Mehmet Gençer, ''Kürt açılımı çalışmalarına karşı olduklarını'' söyledi. Gençer, ''Türkiye'de Kürt sorunu değil, Kürtçülük sorunu vardır. Bunun kaynağı da terör örgütü PKK'dır'' diye konuştu.

Gruptakiler, açıklamanın ardından AKP Genel Merkezi önüne siyah çelenk bıraktı.


Şehit yakınlarının CHP ziyareti

Çeşitli illerden geldiği belirtilen şehit yakınları, CHP Genel Merkezi'ne geldi. Türk bayrakları taşıyan şehit yakınları, Genel Sekreter Yardımcısı Algan Hacaloğlu tarafından kabul edildi.

Algan Hacaloğlu, Türkiye'de PKK teröründen 1985-2000 yılları arasında 10 bine yakın asker, polis ve korucu ile yakılaşık 8 bin sivil yurttaşın şehit verildiğini kaydederek, bu kanayan yaranın Türkiye'nin en büyük acısı olduğunu söyledi.

''Terörle hiçbir zaman müzakere yapılamaz, terör muhatap olarak alınamaz'' diyen Hacaloğlu, ''Bir ülkede, bir grup, silahlı eylem yaparak, güç göstererek, devletin ortak kurallarını ihlal etme konumunda bulunuyor ise, bunu anlayışla karşılamak, buna bir meşruiyet izafe etmek söz konusu olamaz. Önce terör örgütü silahlı mücadeleyi sona erdirmeli, silahlarını kalıcı olarak bırakmalıdır'' dedi.

Hacaloğlu, CHP'nin, terör örgütünü muhatap kabul eden tüm girişimlere karşı olduğunun altını çizerek, affın da hiçbir şekilde terörle mücadelenin bir yöntemi olamayacağını belirtti. Algan Hacaloğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Terör örgütü silahını bırakmalıdır, davadan vazgeçmelidir. Dava, demokrasi davasıdır. Demokrasi davasının muhatapları da siyasi partilerdir, yurttaşlarımızdır, elinde silahla halkımı, askerimi öldüren, şehit eden değildir. Eğer 'silahları bırakma ve terörle mücadeleyi sona erdirme' gibi bir düşünce varsa, tabii hepimiz düşünürüz, o zaman hepimize görev düşer. Ülkede kalıcı barış ve uzlaşma koşullarının ortamı hep beraber yaratılır. Ama hiç kimse kalkıp da önce
'ayın 15'i, sonra haftanın çarşambası' diyerek bu ülkeye, insanlarımıza inanılmaz acıların örgütlenmesini yapmış kişi ve diğer kişileri, karşımıza 'Türkiye'nin geleceğinin, barışının, demokratikleşmesinin, huzurunun mimarı' olarak sunmasın. Elini kana bulamış bu kişiler, kesinlikle Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin muhatabı olamaz, hiçbir şekilde olamayacaktır.''

İstanbul Şehit Aileleri Dayanışma ve Sosyal Yardımlaşma Derneği Genel Başkanı Şencan Bayramoğlu, şehit aileleri olarak terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan'ın idam edilmesi için çok çalıştıklarını, diğer yandan tutuklu olduğu için huzur duyduklarını dile getirdi.

Gelinen noktada ''iktidarın şehit yakınlarını muhatap kabul etmediğini'' ileri süren Bayramoğlu, muhalefet partilerinin şehit yakınlarının sesi olacağını belirtti.

Şırnak'ta oğlunu şehit veren Mehmet Gençer de, sabah saatlerinde AKP Genel Merkezi'ni ziyaret ettiklerini hatırlatarak, ''Şehit anneleriyle PKK terör örgütü mensuplarının annelerinin aynı kefeye konulmamasını'' istedi.

 

Şehit ailelerinin MHP ziyareti

Değişik illerden geldiği belirtilen gruptakiler, MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural ve Genel Başkan Yardımcısı Atilla Kaya'nın da aralarında bulunduğu parti yöneticileriyle görüştü.

Şehit ailelerinin ''Kürt açılımı'' olarak nitelenen çalışmalara yönelik tepkilerini dinleyen Vural, görüşme sonrası gazetecilere yaptığı açıklamada, şehit ailelerinin, kendilerine açılım konusunda görüşlerini ve düşüncelerini ilettiklerini belirtti. Partisinin kapısının, ''vatanı bir ve bütün tutmak isteyen şehit ailelerine, şehit annelerine açık olduğunu'' anlatan Vural, ''Bu vatanı, milleti bölmek, bin yıllık kardeşliği ortadan kaldırmak isteyen siyasal Kürtçülerin mihmandarlarına bu kapı kapalıdır'' dedi.

''Şehit olmanın, bir annenin çocuğunu vermesinin, bu ülkenin birlik ve bütünlüğünü muhafaza eden değerlerini korumak anlamına geldiğini'' söyleyen Vural, ''ülkenin birlik ve bütünlüğünü, bin yıllık kardeşliğini ortadan kaldırıp, bölmek isteyenlerle el sıkışmanın, şehit analarının, babalarının manevi ruhlarını inciteceğini'' ifade etti. Vural, ''Hükümeti, milletin bin yıllık kardeşliğine fitne ve fesat sokan bu ırkçı yaklaşımlardan, bölücü yaklaşımlardan, Türk milletini yok sayan bu yaklaşımlardan vazgeçmeye çağırdıklarını'' söyledi.

Vural, bir gazetecinin, bazı gazetelerdeki ''terör örgütü elebaşına ilişkin haberleri'' hatırlatarak, ''Bunları dikkate alıyor musunuz?'' sorusuna, ''Bir terör örgütünün sözlerini kabul etmek bu millet için bir zuldür. Utansınlar. 15 Ağustos'ta bu yol haritasını bekleyenler, bu yol haritasının kopyasını alıp ona göre çalışma yapan hükümet, Sayın Başbakan. Utanın bu tablodan'' yanıtını verdi.

Ziyarete gelen gruptakilerden Mehmet Gençer ise görüşmede ''yapılan açılıma şiddetle karşı olduklarına, bunun bölünme, ayrışma getireceğine'' yönelik düşüncelerini ilettiklerini anlattı. Gençer, ''Zaten MHP'nin tutumu belli ama yine de biz ikazımızı yaptık'' dedi.