'Seçimleri psikolojik avantajı olan kazandı'

KKTC'nin 2. Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, 18 Nisan cumhurbaşkanlığı seçimlerini kaybetmesinin sürpriz olmadığını ifade ederek, ''Seçimleri psikolojik avantajı olan ve çözümsüzlüğün liderliğini yapan kazandı'' dedi.

cumhuriyet.com.tr

KKTC'nin 2. Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, Türk Ajansı-Kıbrıs'a (TAK) yaptığı açıklamada, ''seçim sürecinde yalana dayalı propaganda yapıldığının ve bunun özellikle Türkiye kökenli seçmen üzerinde etkili olduğunun seçim sonuçlarıyla ortaya çıktığını'' ifade ederek, ''Ben de propaganda, bel altı vuruşlar yapabilirdim. Elimde birçok da dosya vardı. Ama yapmadım. Çünkü görüşlerin kazanacağına inandım'' diye konuştu.
 

'Sürpriz değil'

Seçimleri kaybetmesinin sürpriz olmadığını kaydeden Talat, özetle şunları söyledi: ''Seçimleri psikolojik avantajı olan kazandı. Gerçek, somut dünya değil, psikolojik dünya ağır bastı. Çeşitli kesimlerin etkisiyle bazılarının bilinçli, bazılarının bilinçsiz katkılarıyla, çözümünün zor olduğu odaklı bir ortam yaratıldı. Rum tarafı ve bizim iç kaynaklı etkilerdi bunlar. Başka yan etkilerle de bu durum takviye edildi. Rum tarafının iç politik kaygılarla sürekli olarak ilerleme olmadığına ilişkin açıklamaları, dönem dönem Güney'e geçişlerde yaşanan gerilimler, arabalara saldırılar gibi olaylar, bizim içte çözüme yönelik inançsızlık, müzakerelere şüpheyle bakmalar gibi bir dizi etken. Bunlar ille de özellikle yapılmadı tabi ki. Ama soğuk savaş dersi alanlar bu işleri iyi bilir, bu durumları iyi kullanır. Ve kullandılar. Özellikle de seçim döneminde psikolojik avantaja dönüştürdüler. Çözümsüzlük liderinin değirmenine su taşıdılar. Her toplumda böyledir, bu tip durumlar çözümsüzlüğe, çözümsüzlüğün liderlerine hizmet eder.''

''KKTC'nin ilanına ağladı'' sözleriyle gündeme gelen, hayatıyla ilgili kitabın da çok istismar edildiğini, okunmadan yorumlandığını söyleyen Talat, ''Kitabın zamanlamasının hata olduğuna ilişkin yorumlar var. Pişman oldunuz mu bu kitap konusunda'' sorusuna karşılık şunları söyledi: ''Kitap doğruydu, o zaman bitti ve o zaman yayımlandı. Önüme geldi, istesem aleyhime olabilecek şeyleri çıkarırdım, ama çıkarmadım. Neden? Çünkü ben hayatım boyunca samimiyete inandım. Bu kitap da benim günahım ve sevabımla, doğrumla ve yanlışımla samimi sohbetimdi. Halkımla samimi sohbet... Bana zarar verecek diye saklama yoluna gitmedim. Dürüst kalmaya devam edeceğim ve bundan dolayı iyi politikacı değilsem değilim, ne yapalım..! Halk beni böyle sevsin, beğenmeyen de seçmesin.'' Talat, seçim sonuçlarında, bir yıl önce hükümette yıpranarak seçim kaybeden Cumhuriyetçi Türk Partisi'nin (CTP) rolünün de etkili olduğunu kaydetti.
 

Eroğlu dönemi

Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu'nun Kıbrıs müzakerelerine ilişkin tutumu konusunda, görüşmeler başlamadan yorumda bulunmanın haksızlık olacağını belirten Talat, ''Sayın Eroğlu söylediklerini yapsın, benim verdiklerimi geri alsın, ilk ben alkışlayacağım'' dedi.
Talat şöyle konuştu: ''Daha müzakereler başlamadı, o nedenle şimdiden yorumda bulunmak doğru olmaz. Ama müzakerelerin devamı ve sonuçlanması için canla başla çözüm istemek gerekir. Samimiyet gerekir. BM Genel Sekreteri'ne gönderdiği mektup, benim gönderdiğim mektubun bir versiyonu. BM parametrelerine, bizim yaptığımız mutabakatlara atıflar var. Bekleyip, izleyip görmek lazım. Ancak şunu da kimsenin unutmaması gerekir. 'Seçim kampanyasında söylenenler orada kalır' demek doğru değil. Eğer Sayın Eroğlu seçim sürecinde 'Talat bu işi yapamıyor, ben daha iyi müzakere ederim' deseydi anlardım. Ama 'Talat'ın verdiklerini geri alacağım' dedi, mutabakatlara karşı çıktı, 'sattınız/taviz verdiniz' dedi. 'Parametrelerin değişebileceğini' söyledi. Şimdi bu durumda sözünü tutması ve 'benim verdiklerimi' geri alması lazım. Bunu yapsın, sözünü tutsun, ilk ben alkışlayacağım. Ama yok, benim izlediğim yolu izleyecekse o zaman samimiyet nerede! Demokrasi halkı kandırma sanatı değil. O zaman politikacılara güven kalmaz."
 

Devir teslim törenindeki konuşması

Talat devir teslim törenindeki konuşmasıyla ilgili olarak da, ''KKTC'nin ilanına ağladı propagandasına karşı, Kıbrıs Türkü'nün başına gelen bütün felaketlerin iki sorumlusu (KKTC'nin 1. Cumhurbaşkanı Rauf) Denktaş ve Eroğlu'nun bulunduğu ortamda yüzlerine söylemem gerekirdi. O tarihi konuşmada, onu yapmam gerekirdi'' dedi. Talat, ''Bu konuşma için uygun bir yer miydi?'' sorusuna ise, ''Evet, tam yeriydi'' karşılığını verdi. Mehmet Ali Talat, ''Koşullara göre hizmete hazırım'' diyerek, siyasete devam edeceği mesajını da verdi.