"Şartlar gerektirirse" Polat'a rakip olacak

Galatasaray Kulübü'nün etkili kongre üyelerinden Ünal Aysal, ''niyetinin, olası bir seçimde direkt aday olmak yerine, bu şerefli göreve talip olacak genç, yetenekli ve saygın duruşunu kaybetmemiş arkadaşlara ihtiyaçları olabilecek ve talep edebilecekleri konularda gereken ve de elinden gelebilecek bütün desteği sağlamak olduğunu'' belirtti.

cumhuriyet.com.tr

Yazılı bir açıklama yapan Ünal Aysal, ''Ben bugüne kadar adaylık sinyali vermedim'' derken, İnan Kıraç'ı kastederek, ''Sadece camiamızın saygın bazı üyelerinin bu konuda beni işaret etmiş olmaları tabiatıyla beni gururlandırdı ve ciddi olarak da bu görev üzerinde düşündürdü, yüreklendirdi. Bu tevcihi bana yönelten bu değerli dostlarıma ve aynı öneriyi bana tekrarlayan bütün diğer üyelere bu vesile ile teşekkür etmek isterim'' dedi.

''Ancak, niyetim, olası bir seçimde direkt aday olmak yerine, bu şerefli göreve talip olacak genç, yetenekli ve saygın duruşunu kaybetmemiş arkadaşlara ihtiyaçları olabilecek ve benden talep edebilecekleri konularda gereken ve de elimden gelebilecek bütün desteği sağlamaktır'' diyen Aysal, ''Ben bundan sonra da bağlı olduğum kurumun sportif yapısı kadar kültürel yapısının da korunması ve onarılması için çalışacağım. Bununla beraber şartlar gerektiriyorsa başkan adaylığına da talip olurum. Böylece daha fazla yıpratılmadan gönülden bağlı olduğum Galatasaray camiasına daha fazla faydalı olabileceğimi umuyorum. Zira, Galatasarayımızın kurumsal ve ekonomik yapısının ve buna bağlı olarak sportif başarısının yeniden tesisinin, tek şahıs veya şahıslar yerine toplumsal bilinçlenme ve elbirliği ile sağlanabileceğine inanıyorum'' diye devam etti.

Savaş kaybetmenin kısa süreli bir kayıp olduğunu vurgulayan Aysal, ''Tekrar güçlerinizi toparlayıp aynı meydana dönebilir, bu defa hatalarınızdan ders alıp başarıyı yakalayabilirsiniz. Cesaret kaybetmek ise her şeyi kaybetmek anlamına gelir. Bir an önce ihtiyacımız olan güveni tazeleyip ileriye bakmalıyız. Galatasaray'ın bugün kişilerin egoları ve kişisel kavgaları ile zaman kaybetmek gibi bir lüksü kalmamıştır'' dedi.
 

Helvacı'nın ifadeleri

Ünal Aysal, ''halen yönetim içinde başkan Adnan Polat'a muhalefet yapan yönetici Mehmet Helvacı'nın bugün bir gazetede, kendisiyle ilgili kasıtlı olarak eksik ve yanlış bilgiler içeren beyanatını üzülerek ve hayretle izlediğini'' dile getirdi.

''2002 yılında Galatasaray kulüp başkanı ve yönetim kurulunun acil nitelikteki talebi üzerine, AIG şirketine taahhüt edilmiş olan ve Galatasaray Sportif A.Ş hisselerinin geri alınması için, 5 gün içinde ödenmediği takdirde 70 milyon dolarlık bir tazminatı içeren 23.5 milyon USD'lık bir meblağı ödeyerek bu hisseleri satın aldım'' diyen Aysal, şunları kaydetti:
''Kulüp ile yapılan anlaşmaya göre bu hisseler benden bedeli ödenerek bir yıl sonra geri alınacak idi. Bu işlemi o zaman Galatasaraylı olduğu için ve de Galatasaray'ın menfaatlerini gözetmesi için bana başkanın önerdiği Av. Mehmet Helvacı başkanlığında gene onun gibi kulüp üyesi olan Galatasaraylı avukat arkadaşlarının hazırladığı kontrat bazında gerçekleştirdik ve kendisine de bir iki günlük bu çok kısa mesaisi için o günün şartlarında çok yüksek sayılabilecek bir avukatlık masrafı ödedik.
Bu anlaşmaya göre ne bir faiz ne de bir kar alımı talebimiz olmadı. Kulüp bu hisseler karşılığı diğer bütün hissedarlara şirketin dağıtması gereken temettünün elimdeki hisselere tekabül edecek kısmının dışında başkaca bir ek avantaj önermedi. Ancak bu işlemden sonra kulübün muhtelif diğer acil güncel ihtiyaçları için ve tamamen bu AIG kontratı dışında ve buna ek olarak toplam yaklaşık 8 milyon USD civarı yönetimin talebi üzerine ve makbuz karşılığı tarafımdan muhtelif ödemeler yapıldı.
Kulüp bu hisseleri birinci yılın sonunda geri alamayacağını, bir yıl daha bu anlaşmanın uzatılmasını talep etti. Ben de ne zaman isterseniz o zaman alabilirsiniz dedim ve ilave hiçbir şart koşmadım, faiz vs gibi ek, ağırlaştırıcı hiç bir talebim olmadı.''

Aradan 2,5 yıl geçtikten sonra ve Galatasaray camiasının tam bilgilendirilememiş olması dolayısıyla verdiği yanlış tepkileri önlemek üzere, açık, şeffaf ihale formülüyle ve kulübün de onayladığı, bağımsız finans kuruluşları aracılığı ile bu hisselerin on farklı alıcıya satışını gerçekleştirme kararı aldığını ve neticede Galatasaray'ın 23.5 milyon USD'ye satıp parasını almış olduğu hisseleri bu defa 34 milyon USD'ye borsada sattırıp tahsil edilen bedelin tamamını Galatasaray Kulübü'ne direkt ödettirdiğini anlatan Aysal, şöyle devam etti:
''Galatasaray Kulübü, kasasından hiçbir şey çıkarmadan ve tamamı bu tahsil edilen paranın içinden karşılanmak üzere benim ödemiş olduğum rakamları ve bana olan diğer borçlarını ödedi. Bu paralar içinde kontrattan kaynaklanan temettü gelirleri de dahildi.
Bu işlemden dolayı bana ödenen bu temettü gelirlerini teberru olarak kısmen Galatasaray kürek şubesine, kısmen Galatasaray Adası'nın (Kulübe iade ettiğim ve kullanmadığım) peşin kira bedelleri olarak iade ettim. Netice olarak bütün camianın çok yakından izlediği bu işlem kulübümüzün cebinden bir tek kuruş çıkmadan ve tersine para kazandırılarak ve de 70 milyon dolarlık bir tazminat yükünden temizlenmiş olarak tamamlandı.''