Şarkılar internete emanet

İstancool Festivali'nin konuklarından, ünlü alternatif rock grubu R.E.M'in solisti Michael Stipe, yeni projesini anlattı.

cumhuriyet.com.tr

Farklı disiplinlerden uluslararası isimleri ülkemizdeki meslektaşları ile buluşturan İstancool Festivali kapsamında İstanbul’a gelen ABD’li alternatif rock grubu R.E.M’in solisti Michael Stipe ile Pera Palas’ta bir söyleşi gerçekleştirdik.

Önceki gün, ilk olarak, Michael Stipe’ın Pera Müzesi’ndeki panelini; aralarında fotoğraf sanatçısı, yönetmen Sam Taylor-Wood ile çağdaş kavramsal sanatın en önde gelen isimlerinden Sophie Calle’ın da olduğu pek çok sanatçının R.E.M’in 15. stüdyo albümü “Collapse Into Now”daki her şarkıya çektikleri kısa filmlerinden oluşan, her şarkının da farklı bir şehre adandığı “Collapse Into Now” projesinin sunumunu izliyoruz. Bu kısa filmlerin yayımlanma yeri ise “internet”!

Bu sunumdan sonra Pera Palas’ta sağımda ünlü yönetmen, “sinemanın büyücüsü” denilen Terry Gilliam, solumda Michael Stipe’ın olduğu, bir anlamda “yıldızlar kervanı kokteyli” diyebileceğimiz bir atmosferde Michael Stipe’la söyleşi gerçekleştirme fırsatı yakalıyoruz.

- Şarkılarınızı internete ve sanatçılara emanet etme fikri yani “collapse ınto now” projesi, internet çağının getirdiği zorunlu bir ihtiyaç mı, yoksa yenilik adına atılmış bir adım mı?

İkisi de diyebilirim. Bu projeyle yeni bir standart yarattık. İnternetin, teknolojinin sayesinde dinleyiciye daha çabuk ulaşabiliyorsunuz. Bu proje albüm tanıtımı için mükemmel bir sunum oldu. Yakında 14 yaşındaki bir çocuk albümün ne demek olduğunu bilmeyecek… Biz de albümümüzün tanıtımı için yeni bir yol bulduk; disiplinler arası etkileşime inanıyorum, disiplinler arası düşünmeyi seviyorum, o etkileşim iyi sonuçlar veriyor.

- Hayranlarınızın bu projeye yorumu nasıl oldu?


İlginç buluyorlar. Video kliplerin artık çok geride kaldığına ve bu tür yenilikler beklediklerine dair yorumlar alıyorum. Video klipler müzik endüstrisinde MTV’nin sayesinde yükselişe geçmişti ama video klipler sanırım artık “ölüyor”.

- Filmlere müzik yapılırken artık müziklere film yapılacak…

İşte bu yüzden bu projeye film diyorum. “Collopse Into Film Project” diyorum. Şimdiki video klipler; pek uygun olmayacak ama, Kanye West, Lady Gaga, Beyonce’yi çok beğeniyorum ama onların tarzı R.E.M için geçerli değil!

- Panelde bu projeyi farklı disiplinlerin bir araya gelmesi olarak da tanımladınız. İstancool’un da ana teması bu. Bu uyumun tesadüf olduğunu biliyoruz. İstancool yetkilileri festivalin “cool” tarafının da bu olduğunu söylüyorlar. Peki siz bu yeni projenizi “cool” olarak nitelendiriyor musunuz?


Cool olarak nitelemiyorum. Bu bir yeni bakış açısı, yeni bir standart. 21. yüzyılda sınırların daha fazla yıkılması, sanatın önünü açıyor. Ben de yaratıcı bir kişi olarak sanatın önünü açmaya çalışıyorum, uğraşıyorum.

- Şarkılarınıza İstanbul’da kısa film çekmeyi düşünüyor musunuz?

Şu an değil; çünkü İstanbul’daki görsel tecrübem az. İstanbul uçağından indiğim andan itibaren fotoğraf çekiyorum. New York’ta yaşıyorum ve bu şehir beni enerjisiyle besliyor. Görsellik bakımından San Paolo ile Tokyo benim favori şehrim.

- Müzik ve görsellikten söz ettik, bir de tüm görsel tanıtımlardan uzak gözünü kapayarak müzik dinlemeyi sevenler var!


Görsel sanatlar dışında şarkıları hayalde de görmek, yaşamak da ayrı bir güzellik…