Rektörel yaklaşımlar
Türkiye’deki üniversitelerin içler acısı halini gösteren bir uygulamaya daha imza atıldı. Mayıs ayında görev süresi dolacak olan Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi (MAKÜ) Rektörü Adem Korkmaz’dan, diğer rektörleri “kıskandıracak” bir adım geldi. Gençlik ve Spor Bakanı Muharrem Kasapoğlu’nun yüksek lisans dersi vermesi için kapı açıldı.
Ozan Çepni
‘Mevzuata aykırı’
Eğitim İş, Kasapoğlu’nun dersinin üniversite ve YÖK mevzuatına aykırı olduğunu savundu. Eğitim İş, Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Rektörü Adem Korkmaz’ın görev süresi dolarken bakana böyle bir kapıyı açtığını belirterek akademiye yönelik siyasi baskılar üzerine Cumhuriyet’e değerlendirmelerde bulundu. Eğitim İş, Kasapoğlu için yönetmelikteki “Yüksek lisans programı için ise en az iki yarıyıl boyunca bir lisans programında ders vermiş olması” şartının görmezden gelindiğini aktardı.
‘İktidara yaranma’
Eğitim İş yönetimi, “Kayırma ile Saray onayıyla rektör olanların koltukları koruma adına akademiye zarar verecek uygulamaları, gün geçtikçe utanç verici hale geldi. Bugüne dek şahit olduğumuz; emniyet amiri gibi davranmak, yalancı muhbirlik yapmak, siyasi iktidarın öznelerine fahri doktora dağıtmak gibi iktidara yaranma teknikleri geliştiren rektörlerin “benim niye aklıma gelmedi” diye homurdanacağı yeni metodun mucidi ise Burdur Mehmet Akif Üniversitesi Rektörü olmuştur. Mayıs ayında görev süresi dolacak olan rektör Adem Korkmaz, gücü elinde tutmak için ilginç ve mevzuata aykırı bir yol seçerek Bakan Kasapoğlu’na kürsü verdi” dedi.
‘Koltuk korkusu’
Kasapoğlu’nun henüz 2018 yılında Çalışma Ekonomisi alanında doktorasını tamamladığını ve yeterliliğinin YÖK kriterlerinden uzak olduğunu belirten Eğitim İş, “Rektör, görev süresinin dolmasının yaklaşmasına bağlı olarak koltuğu kaybetme korkusuyla hem başında bulunduğu üniversitenin kurallarını hem de YÖK’ün tüm akademiyi bağlayan ilkelerini çiğnemiştir. Bu çirkin örnek, üniversitelerin siyasi iktidar eliyle nasıl insanlara teslim edildiğinin ve neye dönüştürülmek istendiğinin de vücut bulmuş hali olmuştur. Türkiye’nin üniversite alanındaki durumunun dünya ortalamasındaki yerinden hayıflananlar, dikkatli bakarlarsa homurtularının kaynağını yaratılan bu çirkin tabloda görecektir” değerlendirmesi yaptı.
Eğitim İş, Bakan Kasapoğlu’ndan yeterliliği tartışmalı olan bir alanda ders vermekten vazgeçmesi gerektiğini vurgulayarak “Kendisine hediye edilen kürsüyü geç de olsa reddetmelidir” dedi.