"Referandum endişeleri perçinledi"

DP Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk, referandum sonuçlarının Türkiye'nin "üç bölgeli" bir siyasi coğrafyaya dönüştüğünü belirterek, Türkiye Cumhuriyeti'nin milli sınırları dahil, bir "tehlike" içinde olduğunu ileri sürdü.

cumhuriyet.com.tr

DP Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk, partisinin Genel İdare Kurulu toplantısı öncesinde, referandum sonuçlarını değerlendirdi. Referandumun Türkiye'yi üçe böldüğünü savunan Cindoruk, "Bu üç bölge gerçekten önemli ölçüde Sevr Anlaşması'nın haritasına benzemiştir. Bu çok önemlidir. BDP ile önderi önemli bir dayanak haline gelmişlerdir. Bir devlet belgesi elde etmişlerdir" dedi. Bu resmin iki yönlü kullanılabileceğine işaret eden Cindoruk, "Birincisi bölücülük eğiliminde olanlar kullanacaklardır. Nitekim ilk aşaması ortaya çıkmıştır. Demokratik özerklik önemli ölçüde tabloda kendisini göstermiştir. Demokratik özerkliğin ilk aşama olduğu açıktır. Ardından gelen toprağa dayalı bölünmelerdir, federasyondur ya da bağımsızlıktır" diye konuştu. Cindoruk, Bu oylamadan çıkan diğer bir sonucun ise bazı bölgelerde laisizme karşı direnç gösterenlerin, bu güçleri kullanmak istemeleri olacağını belirtti. "Türkiye'de Cumhuriyetle ilgili bir tehlikenin varlığından söz etmek mümkün hale gelmiştir" diyen Cindoruk, "Bu üç bölgeli coğrafya aynı zamanda ortaya Türkiye Cumhuriyeti'nin geleceği ile endişelerimiz de tetiklemiştir. Türkiye Cumhuriyeti'nin Milli Misak sınırları ile endişelerimiz vardır ve bu endişelerimizi bu referandum perçinlemiştir. AB ile olan ilişkilerimizde de bu harita zamanla değer kazanacaktır. Türkiye'nin devlet ve cumhuriyet karakterinin tespitindeki kuşkular da artıracaktır" diye konuştu.


YSK'ye 'yan hakim' suçlaması

Cindoruk, AKP iktidarının referandumdaki propaganda şekline de tepki göstererek, devlet kudretinin sonuna kadar kullanıldığını belirtti. Yüksek Seçim Kurulu'na(YSK) ise "yan hakem" suçlamasında bulunan Cindoruk, YSK'nin bir tek ilke kararı almadığını, bunun da YSY'ye itibar, saygınlık kaybettirdiğini ve hakemliği konusundaki ağırlığını da azalttığını ifade etti.


Cami kapısındaki konuşma laiklik karşıtlarına cesaret verdi

Cindoruk, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Ramazan Bayramı'nda Cami dışında konuşma yapmasını ise, "Medine fukaraları gibi oy dilenciği yapmışlardır" sözleri ile değerlendirdi. Cindoruk, cami avlusu ile siyaseti iç içe geçiren bir tutumun, laiklik karşıtlarına da cesaret verdiğini savundu.

Başbakan Erdoğan'ın referandumun ardından İstanbul İl Başkanlığı'nda yaptığı "balkon konuşmasına" işaret ederek, Erdoğan'ın 'vesayet rejimi bitti' dereken, bu vesayet rejiminin ne olduğunu açıklaması ve 'üstünler hukuku' tarifini de yapması gerektiğini belirtti.

Başbakan Erdoğan'ın kendilerime ulusalcı dediğini ifade eden Cindoruk, "Ulusalcılık milliliktir. Biz 64 senelik milli bir siyasi partiyiz. AKP gayri milli midir? diye sordu. Cindoruk, yeni Anayasa'nın Türkiye'ye hiçbir alanda ufuk açmadığını savunarak, "Bu Anayasanın şerh edilmesi gerekiyor. Bu Anayasa yeni bir demokrasi tarif etmiyor, Anayasa Türkiye'nin temel hak ve özgürlüklerini genişletmiyor, Anayasa Silivri'deki mahkemeyi katmıyor. Bu Anayasa aksine değişiklikleriyle iktidara güç katıyor. Üzülerek ifade etmek isterim ki; Türkiye Cumhuriyeti milli sınırları dahil bir tehlike içindedir" dedi.


Yarı başkanlığı önerdi

Cindoruk gazetecilerin 'başkanlık sistemi' tartışmalarını hatırlatmaları üzerine de, kendilerinin başkanlık sistemine karşı olduklarını, bunun 'tek adam rejimi'ne götüreceğini belirterek, yarı başkanlık sistemini önerdi. Cindoruk Fransa örneğini gösterdi.