"Rapor, Başbakan'a sunulacak"

Devlet Bakanı Faruk Çelik, Roman yurttaşların talep ve sorunlarının belirlenmesine yönelik çalıştayın ardından raporun tamamlandığını ve en kısa süre Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a sunulacağını bildirdi.

cumhuriyet.com.tr

Devlet Bakanı Faruk Çelik, aralarında çeşitli Roman dernek başkanlarının da bulunduğu heyeti kabul etti.

Başbakanlık Merkez Binası'nda gerçekleştirilen kabul öncesinde gazetecilerle bir araya gelen Bakan Çelik, Hükümet olarak göreve geldikleri günden itibaren demokrasinin çıtasını yükseltmek, Türkiye'de insan haklarını geliştirmek ve toplumsal barışı güçlendirmek için birçok reformlara imza attıklarını belirterek, ''Bu reformlarla amacımız, sadece yükümlülüklerde değil, haklarda da eşit vatandaşlığın toplumun tüm kesimlerine hakim kılınması'' dedi.

Faruk Çelik, kronik tüm sorunların üzerine kararlılıkla gittiklerini ve gitmeye de devam edeceklerini ifade ederek, şöyle devam etti:
''Roman vatandaşlarımız, bu güzel ülkenin asli unsurlarıdır. Yıllardır gerek ön yargılar, ihmaller, göz ardı etmeler neticesinde Roman vatandaşlarımızın dezavantajlı bir hayat sürmeleri ortaya çıkmıştır. Gün, tabii ki yılların bu ihmallerin neticesinde oluşan bu yaşam tarzının suçlusunu arama günü değildir. Gün, çözüm günüdür, 72 milyon vatandaşımızın birlik, kardeşlik içerisinde yaşamlarını sürdürme konusundaki projelerimizin ve çözümlerin ortaya konması günüdür.''

Bu çerçevede sorunların tespiti ile ilgili 10 Aralık 2009'da İstanbul'da Roman vatandaşları temsil eden yaklaşık 120 dernek temsilcisinin katılımıyla bir çalıştay gerçekleştirildiğini anımsatan Çelik, çalıştayın, Roman vatandaşların hayat standartlarının ne olduğu, nasıl olduğu ve taleplerinin ne olduğunun açık bir şekilde devlet tarafından tespit edilmesi ve bunlarla ilgili çözümlerin üretilmesi amacı taşıdığını bildirdi.

Bakan Çelik, ''Roman Çalıştayı'' isimli bir kitapçık ile toplantıya katılan Roman Dernekleri temsilcilerinin taleplerini içeren ''Roman Çalıştayı Raporu'' hazırlandığını, bu çalışmaların çok kısa bir süre sonra Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a sunulacağını söyledi.

Çalıştay raporu hakkında bilgi veren Çelik, ''Çalıştayda çıkan ana sorunlar belli. Roman vatandaşlarımızın, sorunları barınma, mesleki eğitim ve eğitim. Bulundukları yerde okul talebi var vatandaşlarımızın. Sağlık ocağı istiyorlar, vatandaşlıkla ilgili bazı sorunlar yaşanıyor, ayrımcılıkla ilgili özellikle birçok ayıklama olmasına rağmen mevcut ayrımcılığı içeren bazı düzenlemelerin ortadan kaldırılması ile ilgili talepleri var. Bunların hepsi rapora dönüştü. Kısa süre içinde bunların çözümünü kendileriyle görüşeceğiz ve kamuoyuna deklare edeceğiz'' diye konuştu.

 

"Tüm vatandaşlarımız ülkesine, bayrağında bağlıdır"

Manisa Selendi'de yaşanan olaylara değinen Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Biz bu çalışmaları yaparken, Selendi'de hiçbir vatandaşımızın tasvip etmediği bazı olumsuz sahneleri izledik. Bunun çok içeriğine girmek istemiyorum. Biz, bugün buraya gelen Roman Derneği temsilcilerimiz, bize gerek orada yaşananlar, gerek orada yaşananlar sonrasında talepleri ile bunların dışında bizimle paylaşmak istedikleri bazı konuları görüşmek için geldiler. Yaşanılanları ve talepleri, hükümet olarak da değerlendirip, kısa süre içerisinde çözümlenmesi gereken sorunlar nelerse onları çözüme kavuşturmuş olacağız.

Selendi'de yaşananlar hepimizi üzdü. Yoksa tüm vatandaşlarımız ülkesine, bayrağında bağlıdır. Kimsenin kimseden ülkesini daha fazla sevdiğini iddia etmesi de doğru değil. Onun için umarım bundan sonra barış içerisinde yaşamımızı sürdürürüz.''
 

"Biz, barıştan yanayız"

Akhisar Çağdaş Romanlar Derneği Başkanı Erdoğan Şener de Selendi'de yaşananların Romanları derinden yaraladığını dile getirerek, ''Fakat, bizi rahatlatan olay, o olayın etnik bir ayrışma olmadığı görüşündeki uzmanlar bize bilgi verdi. Biz de böyle olmasını diliyoruz. Çünkü, biz bu ülkede kavga, savaş, karışıklık istemiyoruz. Biz, barıştan yanayız. Barış derken de adaletten yanayız elbette'' dedi.

Romanların da Türkiye'nin ''gerçek unsurları ve öz vatandaşları'' olduğunu vurgulayan Şener, ''Biz de vatanımızı çok seviyoruz. Ülkemizin böylesine buhranlı günlerde olumsuz olaylardan dolayı kötü etkilenmesini istemiyoruz. Bu olaylardan sonra bizi mutlu eden, devletimizin bize sahip çıkmasıdır. Şu anda yaralar sarılmak üzere, ortam duruldu. Manisa Valisi gerektiği gibi ilgileniyor'' diye konuştu.

Şener, Selendi'den toplam 76 kişiden oluşan 18 ailenin ayrıldığını belirterek, şunları söyledi:
''Bunlardan 8 aile Valimizin gayretleriyle Salihli'de kiralanan evlere taşındı. Geri kalan aileler de Salihli'de kiralanacak evlere kısa süre içinde taşınacak. Çünkü, alileler bu doğrultuda karar verdi. Selendi'de can güvenliği olmadığını düşünerek geri dönmek istemedikleri için, Vali de devletin istedikleri yerde bu alilerin can ve mal güvenliğini sağlayacağını, istedikleri takdirde Selendi'ye de dönebileceklerinin güvencesini verdi. Ancak arkadaşlarımız burayı tercih etmediği için Manisa'nın tüm ilçelerinde alternatif sunuldu. Başta Soma, Akhisar, Alaşehir'i iş imkanlarının bulunmasından dolayı teşvik etti. Aileler de hep birlikte Salihli'yi tercih etti.
Orada kendilerine prefabrike evler yapılacağı söylenmişti. Kızılay Genel Başkanı da 20 prefabrike evin acilen kurulabileceği sözü verdi. Ayrıca çok mağdur olan arkadaşlara bin lira devletin yardım edeceği söylenmişti. Fakat maalesef alt yapı yetersizliği nedeniyle prefabrik evler yapılamadı. O zaman da kiralık evlere yönelindi. Hala yeterli ev bulunmamış. Bazı sorunlarımız çözümlenmediği için biz de sorunlarımızı Bakan Çelik'le paylaşmak istedik.''


"Olayın çıkış sebeplerinin değerlendirilmesi gerekiyor"

Bir gazetecinin bugün bir gazetede ''Alevilere Açılım'' başlıklı haberde yer alan ''Cemevi ibadethane sayılacak. Su, elektrik devletten. Din dersi seçmeli olacak. Enstitü kurulacak'' şeklindeki ifadelerin sorulması üzerine Devlet Bakanı Çelik, şunları ifade etti:

''Bu konuyla ilgili defalarca açıklama yaptık. Dedik ki 'çalıştaylar son bulacak ve ondan sonra da bir yol haritası çıkacak' diye açıkladık. Bu çalıştayların 7. hazırlanırken, çalıştay olmadan bu şekilde bir haberin nasıl ortaya çıktığını doğrusu ben de anlamakta zorlanıyorum. Konu başlıkları itibariyle tartışılan konular olduğu doğrudur. Cem evlerinin statüsü, din dersleri, Madımak konusu gibi çok konu var. Ancak bu başlıkları getirip Sayın Başbakan'a dayandırarak çözümleri de üreterek bunu habere dönüştürmek hiç şık ve doğru olmamıştır. Çünkü, böyle bir değerlendirme ancak 7. çalıştaydan sonraki rapor aşamasında olacak olan bir hadisedir. Bu çalıştay bittikten sonra o zaman bir şeyler yazılabilir.''

''CHP lideri Baykal, Kürt açılımından sonra millet birbirine düşürüldü' şeklinde bir açıklama yaptı. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?'' sorusuna da Bakan Çelik, ''Olayı, bu şekilde bir ilintili hale getirmek son derece yanlış ve büyük haksızlık. Herkese büyük haksızlık diye düşünüyorum. Ortada bir yanlış var, ortada bir olay var. Olayın çıkış sebeplerinin değerlendirilmesi gerekiyor. Bu lokal hadiseyi o şekle dönüştürmek, oralara taşımak çok büyük yanlış ve haksızlık'' yanıtını verdi.