Parisli gözüyle New York
‘Tek kişilik ajans’ Henri Dauman’ın yarım yüzyıllık arşivi sergileniyor.
Aslı Ulusoy PannutiKendini “One Man Agency” (Tek Kişilik Ajans) olarak tanımlıyor. Ve şimdi Manhattan’daki evinde, her birini özenle sıralayıp fişlediği yarım yüzyıllık arşivinden seçme karelerle Paris’in seçkin binalarından Iena Sarayı’nda, Henri Dauman!
2. Dünya Savaşı’nda ailesinin tüm bireylerini yitiren ve 1945’te, henüz 12 yaşındayken kendini yapayalnız bulan Parisli Dauman, 1950’de New York’ta alıyor soluğu. Şehirdeki enerji ve hareketlilik çarpıyor onu. Kimi zaman şaşkın, kimi zaman alaycı, ama tamamen “yabancı” bakışıyla ortaya günlük hayata ilişkin birbirinden ilginç kareler çıkıyor.
Başını yukarılara, gökdelenlerin uç noktalarına doğru kaldırdığında gördüklerinden ise, bir Amerikan mimarisi serisi oluşturuyor. Bu seriyi geçenlerde New York Modern Sanat Müzesi satın almış.
Henri Dauman’ın fotoğrafları 2 ayrı Amerikan portresi çıkarıyor ortaya: Biri büyük savaş sonrasının konforuna oturmuş, Miami güneşi altında bronzlaşan New Yorklu küçük burjuvazi, diğeri ise canlı ve itirazcı, kendi yaşam biçimini, kendi dilini belirleyen bir gençlik!
Daha sonraları Life dergisi için hazırlayacağı dosyayla bir başka tip gençliğe, “The Savage Nomades Gang”e (Vahşi Göçmenler Çetesi) dikkat çekecektir fotoğrafçı. 70’lerin Bronx Mahallesi’nde doğan bu gençlik, “Batı Yakası Hikâyesi”nin klişelerinden kurtulup, kendi karşı kültürünü üretecektir.
Irkçılık ve insan haklarına ilişkin protesto yürüyüşleri ile ilk feminist hareketler de Dauman’ın objektifinden kaçmaz.
İletişim yöntemlerinin değişmesi ve politikanın medyayı etkili biçimde kullanmaya başlamasıyla, Fransız fotoğrafçının objektifine dönemin ünlü siyasetçileri de takılmaya başlar. Başkan adayı John Kennedy, New York Belediye Başkanı John Lindsay, New York Valisi Nelson Rockefeller da“modern politika”nın yeni yüzleri olarak giriverir karelerine.
Çağdaş medya derslerinin kurucusu Marshall MacLuhan’ı çok sayıdaki televizyon ekranı önünde çektiği fotoğrafı ise, bugün basının televizyon karşısındaki zor durumuna ilişkin bir kehanettir adeta!
1960’lar Dauman’ın, Hollywood ve Paris’teki starlarla “baş başa” çalıştığı yıllar. Brigitte Bardot’dan Alain Delon’a, Marilyn Monroe’dan Arthur Miller’a, Elvis Presley’den Andy Warhol’a yüzlerce isimle yaptığı çalışmalar, o dönemde tirajı 8 milyona ulaşan Life dergisinde yayımlanır.
Fotoğafla sinema arasında bir yerlere yerleştirilen kareleri Dauman’ın sıradan bir “foto muhabiri” olmayıp “fotoğraf sanatçısı” sıfatını yakaladığının kanıtıdır.
İşte sanatçının yıllardır Manhattan’daki evinde özenle koruduğu o kareler şimdilerde Paris’te görücüye çıkıyor...
asli@siradisiparisrehberi.com