'Önemli bir mesafe aldık'
Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, İran'ın nükleer programına yönelik hükümetin tavrının ne olacağına ilişkin olarak, ''Türkiye diplomatik temasların, kanalların açık kalmasını ve bu açık kanallarda ilerlemeyi her zaman savunmaktadır'' değerlendirmesinde bulundu.
cumhuriyet.com.trSanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, 79. İzmir Enternasyonal Fuarı'nın açılışı öncesi, İzmir Valisi Cahit Kıraç, Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Niyazi İlter ve Gaziantep Belediye Başkanı Asım Uğur Güzelbey'in de katıldığı bir basın toplantısı düzenledi. Toplantıda, fuarın Türkiye ekonomisi için önemini belirten bir konuşma yapan Ergün, daha sonra gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Bakan Ergün, ''2. dip'' ve ''yeni kriz dalgaları'' tartışmalarının hatırlatılması üzerine, Türkiye ekonomisinin, kendi iç dengelerini sağlam tuttuğu ve uluslararası ekonomik ilişkilerini çeşitlendirmeye devam ettiği müddetçe dış etkilere ne kadar dayanıklı olduğunu ispat ettiğini kaydetti. 2008 yılında başlayan global mali krizin etkilerinden hala birçok ülke kurtulamamışken, Türkiye'nin bu krize en geç giren ve en geç çıkan ülkelerden biri olduğunu aktaran Ergün, üretim, istihdam ve ihracatta bir miktar kayıplar yaşansa da bu kayıpların 2009 yılının ortalarından itibaren büyük çapta telafi edilmeye başlandığını söyledi.
Bakan Ergün, şu görüşleri dile getirdi: ''Dolayısıyla dünyada bazı yeni olumsuz ekonomik gelişmeler olduğunda da Türkiye ekonomisi sağlam, ayakları üstünde duran bir ekonomi olduğunu ispat etmiştir. Dünyadaki gelişmeler yakından takip ediliyor. Ayrıca herhangi bir makro ekonomik hedeften sapmadan, reformlardan taviz vermeden, mali disiplin gibi çok önemli prensiplere uyularak Türkiye ekonomisi yoluna devam ediyor. Onun için küresel ekonomiyle ilgili bazı tartışmalar, 2. dip, yeni kriz dalgalarının gelmesi gibi tartışmalar bizim de yakından takip ettiğimiz tartışmalardır. Ama bizim finans sektörümüz, hükümetin uyguladığı mali disiplin, makroekonomik dengeler konusundaki sağlamlığımız, ekonomimizin bu konulara dayanıklı olduğunu ve tedbirli olduğumuzu da zaten göstermiştir.'' 2009-2010 yılının ortalarında Türkiye ekonomisinin, ekonomik krizden sonra dünyanın en hızlı büyüyen ve yükselen ekonomilerinden biri olduğunu gösterdiğini belirten Ergün, Türkiye ekonomisinin, birinci çeyrekte yüzde 11,7'lik bir büyüme performansı gösterdiğini hatırlattı.
Ergün şunları kaydetti: ''Geçen yılın son çeyreğinde yüzde 6'lık bir büyüme performansı gösterdi. Bu yılın ikinci çeyreğinin rakamları yakında açıklanacak. Bu rakamların çift haneli rakamlara yakın rakamlar olacağını şimdiden görüyoruz. Belki çift haneli rakam, belki onun biraz altında bir rakam olacak ama ikinci çeyrekte de Türkiye ekonomisi önemli bir büyüme performansı gösterecektir. Toplam büyüme rakamı da orta vadeli programdaki hedefin çok üstünde olacaktır. Orta vadeli programda çok mütevazı bir hedef belirlenmişti. 2010 yılında Türkiye ekonomisinin yüzde 3,5 civarında büyüyeceği öngörülmüştü. Ama yüzde 3,5'un çok üstünde, yüzde 6'lar, belki 6'ının üstünde bir ekonomik büyümeyi Türkiye ekonomisinin sağlayacağını şimdiden görmek mümkün.''
İran'ın nükleer programı
Bakan Nihat Ergün, hükümetin İran'ın nükleer programına ilişkin tavrının ne olacağına ilişkin bir soru üzerine de uluslararası anlaşmalar, BM kararları ve Türkiye'nin komşularıyla ilişkilerinin önemli olduğunu söyledi. Uluslararası sorunları, diplomatik yollarla, müzakerelerle çözüme ulaşabileceğini her zaman savunduklarını anlatan Ergün, ''Dolayısıyla İran'ın nükleer programıyla ilgili sorunların da diplomatik yollarla çözümü için en çok gayret gösteren ülkelerden biriyiz. Hatta bu konuda önemli mesafe aldığımızı düşünüyoruz'' dedi.
Ergün, konuşmasına şöyle devam etti: ''Türkiye, diplomatik temasların, kanalların açık kalmasını ve bu açık kanallarda ilerlemeyi her zaman savunmaktadır. Bugün de savunduğumuz şey budur. Bölgedeki ekonomik faaliyetleri ve bölge barışını sıkıntıya sokacak gelişmeler konusunda Türkiye'nin bir hassasiyeti, duyarlılığı vardır.'' Bölgedeki iktisadi faaliyetlerin aksaması ve bölge barışını tehdit edici gelişmelerin yaşanmasının doğru olmadığını ifade eden Ergün, bu açıdan Türkiye'nin uluslararası ilişkilerde İran'la ilgili siyasi ve ekonomik konulardaki tutumunu ortaya koyduğunu kaydetti.