Onbinler yolsuzlukların hesabını sordu
Onbinlerce yurttaş Ankara’da yolsuzlukları protesto etti. “Bozuk düzende sağlam çark olmaz. Bu pisliği halk temizleyecek. Özgürlük, barış, demokrasi, adalet ve emek” mitinginde bir araya gelen yurttaşlar, “Çal çal nereye kadar; bitti buraya kadar” sloganları attı.
Mustafa Çakır/Cumhuriyet‘Bizim çocuklarımız ölürken...’
Sıhhıye Meydanı’ndaki mitingde konuşan KESK Genel Başkanı Lami Özgen, yolsuzluğa, rüşvete, adeletsizliğe, baskı, zulme ve sömürüye karşı hep bir ağızdan “yeter artık” demek için bir araya geldiklerini söyledi. Her taşın altından yolsuzluk, kokuşmuşluk çıktığına işaret eden Özgen, AKP’nin bir yandan yolsuzluk dosyalarını gizlemeye, bir yandan da faşizmi tahkim etmeye çalıştığını belirtti. Özgen, “Hükümet hukukun, adaletin, siyasetin, demokrasinin, düşünce ve ifade özgürlüğünün, çalışma yaşamının örgütlenme özgürlüğünün katledilmesinde suç ortaklığı yaptığı pararalel devleti 17 Aralık’ta mı keşfetti ki şimdi şikayet ediyor ? Emniyet’teki bütün atamaları aynı hükümet yapmadı mı? Yargıdaki bütün düzenlemeleri kendileri yapmadı mı ?” diye sordu. Din ve inanç sömürüsü yapanların nasıl da lüks ve şaşaa düşkünü olduklarının, paraya nasıl taptıklarının toplumun her kesimince görüldüğünü belirten Özgen, hem aslının hem de “paralelinin” boyalarının döküldüğünü söyledi. Özgen, “Hala bizim çocuklarımız ölürken onların çocukları kutu kutu, kasa kasa, gemi gemi çalıp çırpıyorlar” dedi.
DİSK Genel Başkanı Kani Beko bu pisliği halkın temizleyeceğini söyledi. Onların kavgasının “içinden milyonlar çıkan ayakkabı kutularının kimin olacağı” kavgası olduğunu belirten Beko, “Bizim kavgamız ise bizden çalınanları geri almak kavgasıdır. Çünkü ayakkabı kutularından çıkan bizim alınterimizdir, bizim emeğimizdir. Bir ayakkabı kutusundan çıkan 10 bin asgari ücrettir” dedi. “Onların çocukları hırsızlık yapıp mahkemeye çıkarılamıyor; bizim çocuklarımız Gezi eylemlerinde dövülerek, kurşunlanarak öldürülüyor” açıklamasını yapan Beko, “Onların kalkınma dedikleri gemiciktir, ayakkabı kutusudur, handır, hamamdır, saraydır! Onların kalkınmasında bu ülkedeki her şeyi üreten ellere, işçilere, emekçilere, kamu çalışanlarına, mühendislere, hekimlere, çiftçilere, küçük esnafa, kadınlara yer yoktur” dedi.
TMMOB Başkanı Mehmet Soğancı, iktidarı paylaşanların “kim daha çok yiyecek derdine” birbirlerine girdiklerini ancak, yolsuzluğu, çürümüşlüğü, kirlenmişliği artık gizleyemediklerini söyledi. AKP’nin odaların denetimini bakanlıklara verdiğine işaret eden Soğancı, “Gelip bizi denetleyeceklermiş. Gelsinler. Ama bilsinler ki: Bizde onlardaki gibi kasalar, milyon dolarlar, para sayma makinaları yok. Bizde onlara bu ülkeyi yağmalatmamak için bilimin yol göstericiliğinde hazırlanmış raporlar var” dedi. TTB Başkanı Özdemir Aktan da halkın bu yaşananları haketmediğini belirterek, “Bu ülke böyle yaşamak istemiyor. Bu ülke artık eski ülke değil. Gezi ile birlikte nasıl mücadele edeceğini de herkese gösterdi” diye konuştu. Başkentte havanın çok soğuk olmasına karşın mitinge onbinlerce kişi katıldı. Kızılay’da yoğun güvenlik önlemleri alınırken, metronun Sıhhıye girişi de kapatıldı.
FOTOĞRAFLAR: NECATİSAVAŞ