Obama'yı 5 bin polis koruyacak

ABD Başkanı Barack Obama'nın İsrail ziyareti sırasında 5 bin polis görev yapacak.

cumhuriyet.com.tr

İsrail'de Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Barack Obama'nın ziyareti öncesi olağanüstü güvenlik önlemleri alındı.

İsrail Emniyet Müdürlüğü sözcüsü Micky Rosenfeld, ''Tarihi ziyaret sırasında 5 bin polis görev yapacak. Daha önce son olarak bu tür önlemler 2008 yılında alınmıştı. Çalışmalarımızı, Amerikan güvenlik güçleri ile ortak yürütüyoruz. Ziyaretin başlayacağı Çarşamba gününden başkanın ayrılacağı Cuma günü akşam saatlerine kadar, başta polis ve diğer güvenlik birimleri Kudüs ve çevresinde yüksek alarm durumunda görev yapacaklar'' dedi.

Öte yandan Kudüs'te çok sayıda cadde ve sokak ziyaret süresince trafiğe kapatılırken, cadde ve sokaklarda park halinde bulunan araçların polis tarafından uyarı yapılmadan çekileceği duyuruldu.

İsrail emniyeti, ziyaret boyunca yaşanabilecek sıkıntılardan dolayı halktan üç gün süreyle kendilerine karşı anlayışlı olmaları ricasında bulundu.

 

Ziyaret Ortadoğu barış sürecinde yeni bir sayfa açacak mı?

ABD Başkanı seçildiğinden bu yana ilk Ortadoğu gezisine hazırlanan Barack Obama'nın İsrail ve Filistin'e yapacağı ziyaretin ana gündemini, İsrail-Filistin sorunu, İran'ın nükleer programı ve Suriye'deki gelişmelerin oluşturması bekleniyor. Ziyaretin Ortadoğu barış sürecinde yeni bir sayfa açıp açmayacağı merak edilirken, ''büyük ve yeni bir barış planının'' gündeme gelme olasılığı ise düşük görünüyor.

Obama, çarşamba günü başlayacak üç günlük Ortadoğu turu kapsamında, önce İsrail ve Filistin'i ziyaret edecek, son durağı ise Ürdün olacak. ABD Başkanı'nın temaslarında Ortadoğu'nun belli başlı sorunları ele alınacak, ancak bu sorunların çözüme kavuşturulması yönünde somut adımların atılması tahmin edilmiyor.

Ziyaretinde hem İsrail hem de Filistin tarafıyla temaslarda bulunacak Obama, İsrail'de Cumhurbaşkanı Şimon Peres ve Başbakan Binyamin Netanyahu ile görüşecek, Filistin'de ise Devlet Başkanı Mahmud Abbas ve Başbakan Selam Feyyad ile bir araya gelecek. Görüşmelerde, her iki tarafın da kendi gündemlerini ön plana çıkarması bekleniyor.

 

İsrail ve Filistin'in ''hayal kırıklıkları''

Gezi öncesinde basına yansıyan haberlerde, Obama'nın ziyaret sırasında İsrail'den yeni ödünler istemeyeceği ve baskıcı bir tutum sergilemeyeceği yönündeki yorumlar ağırlık kazanıyor. Obama'nın, bu geziyle daha ziyade İsrail ile ilişkileri güçlendirmeyi ve ABD'nin yakın bir müttefik olduğunu vurgulamayı amaçladığı belirtiliyor. Başkanın, bölgeye çantasında İsrail-Filistin barışı için büyük bir girişim önerisiyle gitmesi ise beklenmiyor.

Obama'nın, daha önce bölgeye yaptığı gezilerde Türkiye, Suudi Arabistan ve Mısır'ı ziyaret ederek İsrail'e uğramaması, hatta Mısır'daki açıklamalarında Müslüman ülkelerle ilişkileri güçlendirme isteğini dile getirmesi, İsrail tarafında hayal kırıklığı yaratmıştı. Obama, Batı Şeria'daki İsrail yerleşimlerinin barış sürecine engel olduğu değerlendirmesinde de bulunmuştu.

Obama, Ortadoğu ziyaretinin, Filistin yönetimine desteğin yinelenmesi açısından da iyi bir fırsat teşkil edeceğine inanıyor. Başkanın ziyaretine ilişkin düzenlenen Beyaz Saray brifinginde de ABD'nin, Filistin halkının meşru temsilcisi olarak gördüğü Filistin yönetimine olan desteği vurgulanarak, barış sürecine katkı sağlamaya devam edileceği belirtildi. Bu doğrultuda Obama'nın, Ramallah'ta Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ile yapacağı görüşmede, ülkesinin Filistin'e olan desteğine vurgu yapması bekleniyor.

Başkan Obama'nın Batı Şeria ve Doğu Kudüs'teki yasa dışı İsrail yerleşimlerine karşı çıkan tutumu Filistin tarafında memnuniyet yaratsa da ABD'nin, Filistin'in BM'de tanınma girişimine destek vermemesi hayal kırıklığıyla karşılanmıştı. Obama, 2010 yılında İsrail ile Filistin arasındaki barış görüşmelerinin tekrar başlatılması için de yoğun çaba sergilemiş, ancak girişim başarısızlıkla sonuçlanmıştı. Barack Obama, ziyaret öncesinde İsrail televizyonu Channel 2 TV'ye verdiği röportajda da İsrail ve Filistin'e barış görüşmelerine devam etme çağrısında bulundu.

 

Netanyahu'ya zeytin dalı

Aslında her ne kadar dillendirilmek istenmese de Obama'nın başkanlığının ikinci döneminde ilk ziyaretini İsrail'e yapması, ABD-İsrail, daha doğrusu Obama-Netanyahu ilişkilerinde bir dönüm noktasına işaret ediyor.

Çünkü ikilinin anlaşamadığı bir sır değil ve Obama'nın birinci döneminde İsrail-ABD ilişkilerinde en fazla tartışılan konulardan biri de Obama'nın Netanyahu'ya mesafeli davranması, Netanyahu'nun da Obama'ya pek arkadaşça yaklaşmamasıydı. Hatta Netanyahu, ABD seçimlerinde Obama'nın rakibi Cumhuriyetçi Parti başkan adayı Mitt Romney'e desteğini, çok açık olmasa da öğrencilik yıllarından bu yana gelen dostlukları vasıtasıyla ortaya koymuştu.

Washington'da, Obama'nın birinci döneminde, her ne kadar yönetim, ilişkileri ''sarsılmaz'' olarak nitelendirse de ABD-İsrail ilişkilerinin eskisi gibi olmadığı açıkça görülüyordu. Obama, bu ziyaretle hem ABD-İsrail ilişkilerine iade-i itibar yapıyor hem de Netanyahu'ya zeytin dalı uzatıyor.

Nitekim ABD'deki Yahudilerin ve Yahudi lobisinin tepkilerini dindirmek ve Cumhuriyetçilere karşı ABD'nin İsrail'e güçlü bağlılığının devam ettiğini göstermesi açısından, ikinci döneminde İsrail ziyareti Obama için zaten olmazsa olmaz hale gelmişti.

Birinci döneminde Türkiye dahil İsrail'in çevresindeki birçok ülkeye uğrayan Obama, ikinci döneminde de İsrail'e uzak durması halinde, artık sert eleştirilere daha açık hale gelecekti. Başkanın, İsrail ziyaretini ikinci döneminin ilk ziyareti haline getirmesi Netanyahu'ya önemli ve büyük bir jest olarak değerlendiriliyor.

 

Ortadoğu barış sürecinde yeni bir kapı mı aralanıyor?

Bu ziyaretin sonuçlarını şimdiden öngörmek güç, çünkü İsrail-Filistin meselesinde Obama'nın iki devletli yaklaşımı ve her ne kadar yoğun tepkiler sonrasında üzerini kapatmaya çalışsa da 1967 sınırlarını benimsediğini göstermesi, İsrail kanadında pek hoş karşılanmıyor. Bu yüzden Obama'nın bu ziyarette Ortadoğu barış süreci konusunda nasıl bir tutum takınacağı ve söylemlerinde hangi ifadeleri kullanacağı merak konusu.

Obama'nın başkanlığının birinci döneminde bu konuyu biraz ihmal ettiği düşünüldüğünden, İsrail ziyaretiyle başkanlığının ikinci döneminde bu alana daha fazla odaklanacağı mesajını vermek isteyip istemediği de merak ediliyor. İsrail ziyareti sonrasında ABD yönetiminin İsrail-Filistin meselesini artık istekli şekilde ele alıp almayacağının daha açık belli olması beklenirken, özellikle Ramallah ziyaretinin bu açıdan yakından takip edileceği tahmin ediliyor.

 

İran ve Suriye konuşulacak

Obama'nın temaslarının ana gündem maddelerinden biri de kuşkusuz İran'ın nükleer faaliyetleri olacak. Nükleer silahlara sahip bir İran'ı kendi varlığı için tehdit olarak gören ve bu ülkeye silahlı saldırı ihtimalini gündeme getiren İsrail, Obama'dan destek ve güvence isteyecek.

Ziyaret öncesinde İran'la ilgili açıklamalarda bulunan Obama, İran'ı nükleer silah konusunda uyardı, ancak sorunun halen diplomasi yoluyla çözülebileceği mesajını verdi. ''İran'ın gerçekten nükleer silah geliştirmesinin bir yıl kadar süre alacağını düşündüklerini'' belirten Obama, diplomasinin daha kalıcı bir çözüm getirebileceğini, ancak sorun çözülemezse tüm seçeneklerin masada olduğunu söyledi. Bu doğrultuda, Obama'nın Netanyahu'ya İran'a yönelik olası bir askeri müdahale planını en az bir yıl askıya alması ve yaptırımların işe yaramasını beklemesi çağrısında bulunacağı ifade ediliyor.

BM Genel Kurulu toplantısında çıkış yapan Netanyahu ise İran'a karşı kırmızı çizgilerin daha net belirlenmesini ve daha sert olunmasını istiyor. Bu nedenle iki lideri karşı karşıya getirmesi muhtemel olan bu konuda söylemlerin nasıl şekilleneceği merak ediliyor.

Obama'nın Ortadoğu temaslarında, bölgenin gündemindeki en sıcak konulardan biri olan Suriye'deki gelişmelerin de ele alınması bekleniyor. Nitekim Beyaz Saray kaynakları da Suriye'deki mevcut durumun ve genel olarak bölgedeki güvenlik zorluklarının ziyaretin gündeminde olacağını açıklamıştı.

Obama'nın Suriye'ye müdahaleye sıcak bakmadığı bilindiğinden, ziyaret sırasında Suriye'ye olası bir askeri müdahalenin gündeme gelmesinin beklenmediği belirtiliyor.

 

İsrail için ''imaj yenileme'' fırsatı

Obama'nın ziyaretini izlemek üzere 500 civarında yabancı gazetecinin Kudüs'e geleceği bildiriliyor. Bu bağlamda, uluslararası kamuoyunda daha çok sorunlarla anılan bir ülke olan İsrail, bu ziyareti imajını yenilemek için bir ''halkla ilişkiler'' malzemesi olarak kullanmayı da hedefliyor.

Bu çerçevede, konuk gazeteciler için İsrail'in ''diğer yüzünün'' tanıtılması amacıyla çeşitli geziler düzenlenmesi öngörülüyor. Başbakanlık Basın Ofisi tarafından düzenlenecek programlar kapsamında, gazetecilerin Gazze Şeridi ve Suriye sınırına İsrailli güvenlik yetkilileri eşliğinde götürülmeleri, farklı dinlerden insanların bir arada nasıl yaşadıklarını gösteren ''coexistence'' projelerinin tanıtılması, arkeolojik alanlar ile Kudüs'ün ''Eski Şehrinin'' sokaklarında turlar düzenlenmesi planlanıyor.

İsrail'in, Obama'nın ziyareti için, ABD ve İsrail bayraklarının birleştirilmesinden oluşan resmi bir logo da tasarladığı, Başbakanlık tarafından Obama'nın ziyaretinin her durağını takip etme imkanı sunan bir akıllı telefon uygulamasının bile geliştirildiği bildiriliyor.

 

Obama İsrail ziyaretinde kimlerle görüşecek? 

ABD Başkanı seçildiğinden bu yana ilk kez çıkacağı Ortadoğu turu kapsamında İsrail ve Filistin'i ziyaret edecek olan Barack Obama'nın programının ayrıntıları netlik kazanmaya başladı.

Beyaz Saray ve İsrail kaynakları tarafından paylaşılan bilgilere göre, Obama'yı taşıyan Air Force One uçağı, 20 Mart Çarşamba günü Tel Aviv'e inecek. Havaalanında İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres ve Başbakan Binyamin Netanyahu'nun iştirak edeceği resmi törenle karşılanacak olan Obama, burada ABD tarafından finanse edilen Demir Kubbe (Iron Dome) füze savunma sistemini de inceleyecek.

Ardından Kudüs'e geçecek olan ABD Başkanı, Cumhurbaşkanı Peres ile görüşecek. Peres'in resmi konutundaki baş başa görüşmenin ardından iki liderin basına açıklama yapması bekleniyor. Sonrasında Obama'nın Netanyahu ile de görüşmesi ve ortak basın toplantısı düzenlemesi öngörülüyor.

Ziyaretinin ikinci gününde Obama, Kudüs'teki İsrail Müzesi'ni gezecek, ardından Ramallah'a geçerek Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ile bir araya gelecek. Abbas ile ortak basın toplantısı düzenleyecek olan Obama'nın, Filistin Başbakanı Selam Fayyad ile de bir gençlik merkezini ziyaret etmesi bekleniyor.

Obama, akşamüstü Kudüs'e geçerek İsraillilere seslenecek. İsrail ziyaretleri sırasında İsrail Parlamentosu Knesset'e seslenen selefleri George W. Bush ve Bill Clinton'dan farklı olarak Obama, çoğunluğunu üniversite öğrencilerinin oluşturacağı bir kalabalığa hitap edecek.

ABD Başkanı Obama, aynı akşam Peres'in onuruna vereceği yemeğe katılacak.
Obama, cuma günü ise İsrail'in suikasta kurban giden eski Başbakan İzak Rabin'in mezarına çelenk koyacak, Yad Vaşhem Soykırım Müzesi'ni ve Beytüllahim'deki İsa'nın Doğuşu Kilisesi'ni ziyaret edecek.

İsrailli kaynaklara göre, Obama'nın ziyaretinin son gününde İşçi Partisi lideri Shelly Yacomovich ile de bir araya gelme ihtimali bulunuyor. Obama'nın, temaslarını tamamlamasının ardından aynı gün Ürdün'e geçmesi bekleniyor.

 

İlgili haber için tıklayınız

'KUŞKUSUZ TÜRKİYE DE KONUŞULACAK'