"O kadar kırmızı çizgimiz var ki"

Oda TV davası sanıklarından Ahmet Şık, New York Times'da yayınlanan mülakatında haklarındaki suçlamaları "tam bir tertip" olarak niteleyerek, habercilikte "tabular" ve "öz sansür"ün son bulması gereğinin altını çizdi.

cumhuriyet.com.tr

Oda TV davası sanıklarından Ahmet Şık, Müslüman toplulukların daha iyi anlaşılmasına yönelik bir program çerçevesinde ABD'den Türkiye'ye gelen gazetecilik öğrencilerine konuştu.

Davanın sonucu ne olursa olsun Türkiye'de medyaya yönelik "baskıları" değiştirmeyeceğini söyleyen Şık, "Geçemediğimiz o kadar kırmızı çizgimiz var ki" ifadesini de kullandı.

Bir yılı aşkın bir süre tutuklu bulunduğu cezaevinden Mart ayında tahliye olan ve halen İstanbul'daki Bilgi Üniversitesi'nde ders veren Ahmet Şık, İllinois Üniversitesi'nden 9 öğrenci ile yaptığı mülakat, New York Times gazetesinin internet sitesinde yayımlandı.

Ahmet Şık, Bilgi Üniversitesi'nde gerçekleşen mülakat sırasında halen avukatları ile birlikte 18 Haziran'da yapılacak duruşma için hazırlandığını belirtirken mahkum olsa da beraat etse davanın sonucunun Türkiye'de medyaya uygulanan "baskıyı" değiştirmeyeceğini söyledi.


"Medyaya baskı devam edecek"

Medyaya baskılara ilişkin "Durmayacak, devam edecek. Bu, bugünün sorunu değil. Çok uzun bir geçmişi var" diyen Şık, "1990 yıllarında da öldürülen, tutuklanan ve kötü muamele gören gazeteciler de vardı. Şimdi ise, çok sık öldürülmezse de, hala tutuklanıyorlar. Yani, önümüzdeki 20 yılda (makro duzeyde) bir şey değişeceğini sanmıyorum" ifadelerini kullandı.


"Mahkemeyi dört gözle bekliyorum"

Ahmet Şık, "Aslında, kanıt olmadığı için mahkemeye gitmekten heyecan duyduğunu" da söylediği mülakat sırasında "Tam bir tertip olduğunu gösterebiliriz bu nedenle dört gözle bekliyorum" şeklinde konuştu.

Türk medyasının özgürce ve profesyonel biçimde faaliyet gösterebilmesi için "hassas" siyasi ve sosyal konuların haberleştirilmesine ilişkin "tabular" ve gazetecilerin "öz sansürü"nün yok olması gerektiğini vurguladıktan sonra "Geçemediğimiz o kadar kırmızı çizgimiz var ki" dedi. Tüm karşı görüşlere hoşgörü gösterilmesi gereğini de vurgulayan Şık, "Değişim, korkmadan yazmak ve kamuoyu önünde konuşmak ile başlar" şeklinde konuştu.