Nuriye Gülmen ve Semih Özakça için yeni girişim: 'Onları yaşatabilirsek; umudu, geleceği ve direnişi de yaşatacağız'

Açlık grevindeki tutuklu eğitimciler Nuriye Gülmen ve Semih Özakça için yeni bir arabuluculuk girişiminde bulunulacak.

cumhuriyet.com.tr

İçlerinde Ayşe Kulin, Ahmet Ümit, Ercan Kesal, Fatih Portakal, Hayko Çepkin, Halil Ergün, Korkut Botatav, Meltem Cumbul, Murathan Mungan, Müjde Ar, Menderes Samancılar, Müjdat Gezen, Rutkay Aziz, Selçuk Yöntem, Türkan Elçi, Zülfü Livaneli ve Zuhal Olcay gibi sanatçı, gazeteci ve akademisyenlerin da bulunduğu 111 isim Gülmen ve Özakça’nın açlık grevlerinin 111’inci gününde Hürriyet, Cumhuriyet, Birgün ve Evrensel gazetelerine ‘Nuriye ve Semih ölmesin. Çalışma hakları geri verilsin’ ilanı vermişti.

 ‘Yeniden başvuracağız’ 

İnsan Hakları Derneği (İHD) eski başkanlarından Akın Birdal DW Türkçe’ye yaptığı açıklamada, devlete daha önce yaptıkları başvurulara bir yanıt alamadıklarını belirterek, “Ne yazık ki muhatap bulamadık. Ama şimdi bir kabine değişikliği oldu. Ve şimdi biz, Zülfü Livaneli ve bir grup arkadaş olarak, yeniden başvuracağız” dedi.

İkilinin “ölümün kıyısından çekilmesi” gerektiğini belirten Birdal, “Onları yaşatabilirsek umudu, geleceği, direnişi de yaşatacağız ve hak arama kanallarını açmış olacağız” diye konuştu. 

‘Önümüzde duvar var’

Türkiye’de 1996 ve 2000 yıllarında düzenlenen açlık grevlerinde de arabuluculuk yapan Birdal, Gülmen ve Özakça’nın durumuyla geçmişteki eylemler arasındaki en önemli farkın karşılarında bir muhatap bulamamak olduğunu belirtti: “Daha önce muhatap bulunuyordu. Yine insan hakları savunucuları, aydınlar, sanatçılar olarak başvurularımızda bir ortak yol buluyorduk. Ama şimdi önümüzde bir duvar var. Gerçekten onu aşamıyoruz. Bu konuda bir inat, nefret… Ve arkadaşların örgüt üyesi olduğu savıyla bu kapıları kapatıyorlar. Oysa bunlar kamu emekçisi. İkisi de görev yapıyorlardı.”

‘Bürokrasi işletilmemeli’ 

Arabuluculuk girişimleri konusunda Gülmen ve Özakça’nın aileleriyle diyalog içinde olduklarını belirten eski İHD başkanı “Aileye rağmen herhangi bir adım atılmasını doğru görmüyoruz. Arkadaşlarımız işlerine geri dönmeden, bu direnişin hangi yolla olursa olsun kırılmasını da doğru görmüyoruz” dedi.

OHAL Komisyonu’nun Gülmen ve Özakça’nın dosyalarına öncelik vermesinin doğru bir karar olacağını belirten Birdal, “Ölüm sınırında olan insanların üzerinde bürokrasi işletilmemesi gerekiyor. Siyasi bir irade, onları bu haklarından yoksun bıraktı. Yine siyasi bir iradeyle geri dönüşleri sağlanabilir” diye konuştu.