Nuriye Gülmen hükümete seslendi: İntihar eden 37 kişinin vebali boynunuzda

Açlık grevinin 73’üncü gününde direniş bölgesi Yüksel Caddesi’ne gelerek konuşan Nuriye Gülmen, AKP’li vekilin ‘Açlık grevi dinen uygun değildir” sözlerine tepki göstererek, ‘İntihar eden 37 kişinin vebali sizin boynunuzda. Ülkeyi KHK’lerle yönetmeyeceksiniz ancak o zaman adaletle ilgili sözleriniz olabilir’ dedi

cumhuriyet.com.tr

İşlerini geri isteyerek 193 gündür direnişde olan akademisyen Nuriye Gülmen ve öğretmen Semih Özakça’nın 73’üncü açlık grevi eyleminin yapıldığı Yüksel Caddesi’nde onlarca kişi destek amacıyla bugün de bir araya geldi. İnsan Hakları Anıtı önüne gelen Nuriye Gülmen alkış ve sloganlarla karşılanırken, Semih Özakça rahatsızlığı nedeniyle bugün destekçileriyle buluşamadı. Özakça’nın selamını Gülmen ulaştırdı alana.

Halkın Mühendis Mimarları, İdil Halk Tiyatrosu, Armutlu Halk Meclisi, Barış İçin Edebiyatçılar, Türkiye Yazarlar Sendikası ve Tekirdağ Eğitim Sen Şubesi temsilcileri ile yüzlerce kişinin destek verdiği eylemde, sık sık “Emekçiyiz, haklıyız, kazanacağız” ve “Yaşasın açlık grevi direnişimiz” sloganları atıldı.

‘Alnımız açık başımız dik’

Dişrenişe destek olan Tekirdağ Eğitim Sen Şube Başkanı Özdemir Kaval, “Nuriye ve Semih’e Tekirdağ’dan selam getirdik. Biz hiçbir zaman biat etmedik, biat etmeyeceğiz. İnsan ne için yaşar? İnsan onur ve adalet için yaşa. Biz onur ve adalet için yaşıyoruz. Biz ölüm istemiyoruz, biz yaşamak ve yaşatmak istiyoruz. Selam olsun direnenlere, suçumuz, laik, demokratik ve bilimsel eğitimi ve barışı, kardeşliği savunmak. Evet, savunuyoruz ve savunmaya da devem edeceğiz. Biz hırsız ve katil değiliz, biz alnımız açık başımız dik insanlarız, tertemiziz, tertemiz” dedi.

‘Onurlu mücadelenin destekcisiyiz’

Armutlu Halk Meclis adına Ali Biren ise, Gülmenlerin mücadelesinin onurlu bir mücadele olduğunu ifade ederek, Armutlu halkı olarak direnişi selamladıklarını söyledi. Biren, “Türkiye’de ses getiren, kamuoyu oluşturan bu açlık grevini yürekten destekliyoruz. Biz de onlar adına bir günlük açlık grevi yaptık. Gülmen hocamız güldüğü zaman dosta güven düşmanın kalbine de hançer gibi saplanıyor. Onun kıymetinin önünde saygıyla eğiliyorum, Armutlu halkı olarak onun yanındayız, yanında da durmaya devam edeceğiz” şeklinde konuştu.

Talepler bir an önce kabul edilsin

Barış İçin Edebiyatçılar adına da Ayşegül Tözeren de, Gülmen ve Özakça’nın ihraç edilmelerinin başlıca nedeninin barış talepleri olduğunu ifade etti. Tözeren, “Barış ve iyilik her zaman kazanacaktır bunu biliyoruz, Gezi’de görmüştük bunu, bir daha kazanılacaktır. Bir an evet taleplerinin yerine gelmesini ve arkadaşlarımızın işlerine geri dönmesini ve açlık grevinin de böylece sonlandırılması dileğindeyiz. Artık devlet ve hükümet nezdinde de gerekli adımların atılıp, taleplerin karşılanmasını istiyoruz” şeklinde konuştu.

Hükümet adım atmalı

Hükümümetin bir an önce adım atmasını dile getiren Türkiye Yazarları Sendikası Genel Sekreteri Hakkı Zariç ise, hükümetin sorunun çözümü için bir an önce Gülmen ve Özakça ile masaya oturması ve çözüm oluşturması gerektiğini söyledi. Zariç, “Bu süreci takip ediyoruz, ve bu sürecin bitmesi için de elimizden geleni yapmaya hazırız. Bundan sonraki süreçte de barış, demokrasi ve insan hakları için taleplerini dile getiren herkesin yanında olacağız. Gülmen ve Özakça’nın yanındayız ve birlikte mücadele edeceğiz” dedi.

İntihar edenlerin vebali boynunuzda

Son olarak ise 73 gündür açlık grevini sürdüren Nuriye Gülmen konuştu. Gülmen, hükümet yetkililerinin açlık grevlerinin dinen uygun olmadığı söylemlerini eleştirerek, şunları söyledi: “İntihar eden 37 kişinin vebali sizin boynunuzda. Bugün ihraç edilir miyim korkusuyla yaşayan insanların vebali sizin boynunuzda, ihraç edilmiş onca insanın yaşadığı her olumsuz şey, ekmek kavgası ve ekmek derdi, çocuklarına rızkını götüremeyen anne ve babalar hepsi sizin boynunuzda. Adalet terazisi sizlerin elinde değil o yüzden bu sözleri söyleyecek haklarının olduğunu düşünmüyoruz. Önce bu adaletsizlikleri giderecekler, OHAL’i kaldıracaklar, KHK’leri iptal edecekler. Darbe ile ilişkisi olmayan herkesi sorgusuz sualsiz işlerine iade edecekler ve bundan sonra da KHK’lerle insanları işlerinden atmayacak ve KHK’lerle ülke yönetmeyecekler, ancak o zaman adaletle ilgili sözleri olabileceğini düşünüyorum.”