"NBA’de oyuncular artık birer prens değil lejyoner"

- NBA’de free agent(serbest oyuncu) dönemi oldukça hareketli geçiyor. Bu dönemdeki en önemli hamleleri hangi takımlar yaptı? Sizi şaşırtan tercihler oldu mu?

- Paul George’un Oklahoma City tercihi ilginç oldu. Ama düşününce çok şaşırtıcı değil, çünkü Oklahoma City’nin bu riski alması lazımdı. Takımların Paul George’dan uzak durmasının sebebi, bir sene sonra serbest kalacak olması ve Los Angeles Lakers’a gideceğini iki senedir söylemesi. Bundan dolayı takımlar bir sene sonra gideceğini bile bile onun üzerine bir takım kuramazsın. Sadece çok kısa vadeli hedefi olan bir takıma uyardı. Bu açıdan Oklahoma City çok uygun bir takım. Indiana’da Paul George’u bedava vermeyecekti tabi. Oklahoma’nın da elinde verebileceği pek oyuncu da yoktu. Bir genç oyuncu artı bir draft hakkı söylentileri çıktı. Ama Domantas Sabonis ve Victor Olidipo’nun verilmesi çok şaşırttı. Jimmy Butler’ın Minnesota’ya gitmesi, Chris Paul’un Houston Rockets’a gitmesi de çok önemli hamlelerdi.

- NBA’de oyuncular bir ittifak kurma yarışına girdiler. Özellikle son yıllarda bu durum daha çok olmaya başladı. 2010’da Lebron’un Miami’ye gidişi, geçen sezon Kevın Durant’in Golden State tercihi ve bu sezonda buna benzer oyuncu ittifaklar görüyoruz. Bu durumu nasıl değerlendirirsiniz?

- Takımları ve dönemleri birbirlerinden ayırmamak lazım. 2001 Lakers farklı mıydı. 80’lerdeki Celtics farklı mıydı ? Bir oyuncu bir takımı neden seçer? Temelde iyi yaşayacağı, huzurlu olacağı bir şehir ve daha başarılı olabileceğini düşündüğü için o takımı seçer. NBA’de daha yüksek bir para kavramı yok. Herkesin alabileceği paralar belli. Örneğin, Lionel Messi ve Luis Suarez nasıl aynı takımda bir birlik oluşturabiliyorsa, NBA oyuncuları da yapabilir. Bu zamana kadar genellikle NBA’de oyuncular bir prens olarak görülüyordu. Yani bir oyuncu takıma gidiyor ve oranın prensi oluyordu. Ama aslında bu oyuncular birer lejyoner. Sadece oyuncuların bir takımı ve şehrin kurtarıcısı olma fikri değişiyor. Bu durum çok şaşırtıcı değil. Golden State’in durumu ise tesadüfler zinciri, bir daha kolay kolay öyle bir şey olmaz.

- Carmelo Anthony hakkında düşünceleriniz nelerdir? Houston Rockets ve Cleveland Cavalier’a gideceği konuşuluyor.

- Carmelo’nun performansı günden güne düşüyor. Kendi yaş grubuna bakarsan Lebron James haricinde hepsi düşüş yaşıyor. Carmelo dağın tepesine çıktı. Şimdi aşağı iniyor. Hızlı mı iner yavaş mı? Göreceğiz.

- NBA’de G League oluşturudu? Bu durum Avrupa’yı nasıl etkiler.

- 2022’de 30 takıma çıkması kesinleşecek. Şimdi ise 25’e çıktı zaten. Ama 30 takım olduğunda ve her bir takım NBA takımına bağlanıp 10 milyon dolarlık bütçe de verildiği zaman, Avrupa’nın en iyi 300 oyuncusunun büyük bir bölümünün NBA yolcusu olacağını göreceğiz. Avrupa için baya kötü olacak.

-Miami Heat başkanı, Pat Riley: Play-off’lara katılamayan takımların draft haklarını lotarya sonu değil, kazananın ilk sıra seçimini alacağı bir turnuvayla belirlenmesi gerektiğini söyledi. Bu görüşe katılıyor musunuz?

-Bu tip fikirler çok var. Bence de iyi bir fikir.

- Pace and Space basketboluna uygun takımlar sizce hangileri ?

- Golden State ve Houston Rockets. Şuan da pace and space basketbolu oynamayan takım yok. Memphis dahil buna. Belki biraz Utah Jazz oynamıyor. Pace and space, bir basketbol sistemi değil, bir oyun sistemi. Pace and space’i oynamamak gibi bir durum olamaz. Yoksa bu oyunu oynayamazsın.

-Gordon Hayward’ın Boston Celtics’e gidişini nasıl değerlendiriyorsunuz? Utah Jazz’ın sisteminin en önemli parçasıydı.

- Utah üç sene önce Hayward’a kazık atmıştı.Evladımız deyip 3 sene önce kontrat önermediler. Sen ona vefa göstermediysen o sana neden göstersin. Bu oyuncu aynı zamanda profesyonel bir çalışan. O şirket ona çok yatırım yapmış olabilir. Ama bu farklı bir şirkete gitmeyeceği anlamına girmez. Hiçbir zaman bir kurumla bir kişi karşı karşıya geldiği zaman kurumun tarafını tutamazsın. O yüzden vefadan bahsetmesinler. Her sene hazırlık kampına 25 oyuncu çağırıyorsun 10 tanesine vefa gösteriyor musun? Hemen kapıyı gösteriyorsun. Bu yüzden Utah Jazz’ın konuşmaya hakkı yok.

-Minnesota Timberwolves bu seneki yapılanması hakkında ne düşünüyorsunuz. Kadrolarında bulunan yıldızlar ve özellikle Jimmy Butler hamlesi onlara seviye atlatır mı?

-Minnesota'nın büyük bir potansiyeli var. Fakat iki tane büyük eksiği var. Birincisi devamlılık, çok kopuk kopuk oynuyorlar. Andrew Wiggins öyle Karl-Anthony Towns öyleydi. Fakat zamanla bu açıklarını kapatabilirler. Towns’un iş ahlakına bakılırsa onun bu açığını kapatması çok daha kolay. Ancak Wiggins'den emin değilim. Artık devamlılık ve motor diğer pek çok değerden çok daha önemli ve bu yüzden hiç savunma yapamıyorlar. İkincisi sahaya açılmıyorlar ve dış şut tehditleri çok kısıtlı. Minnesota yapabilecek en iyi hamleyi yaptı. Bir takıma ciddiyet getirmek istiyorsan Jimmy Butler'dan daha psikopat birini bulamazsın. Butler'ın inanılmaz bir hayat hikayesi var. Dört yaşında evden kovulmuş. Evsiz kalmış, sokaklarda büyümüş. Arkadaşının babasının yanında kalmış. İşte bunları anlatıyor ve sakın bunları beni acındırmak için yazmayın, bunlar benim daha güçlü olmamı sağladı diyor. Jeff Teague ise vasat üstü bir şutör, Kyle Lowry olsa daha iyi hamle olurdu. Jeff Teague'in devamlılık sorunu var ancak Jimmy Butler ve Tom Thibodeau'nun uyumu devamlılık problemini çözecektir. Bu sene playoff yapacaklarını düşünüyorum.

-Bu senenin draft potansiyeli hakkında ne düşünüyorsunuz ?

-Kolej oyuncularını pek seyretmiyorum. Ama güvendiğim ve okuduğum insanlar var. Açıkçası kimse bir Karl-Anthony Towns, Lebron James ve Anthony Davis potansiyelinde oyuncuların olmadığı kanaatindeler. Ama Markelle Fultz iyi bir oyuncu olacak muhtemelen. Çok beklenmedik oyuncularda patlama yapabilir. Belki süperstar potansiyelinde pek oyuncu yok ama takıma direkt olarak etki edecek 20 tane oyuncu var.

-Jayson Tatum’ı nasıl buluyorsunuz? Yaz ligini fena geçirmiyor.

Pek beklentim yok açıkçası. Her şeyi orta mesafe oynuyor.Öyle oyuncular çok zorlanır. Shaq gelse bile çok zorlanır.

-Furkan Korkmaz ve Cedi Osman bu sezon NBA’de takımlarında yer bulabilirle mi ? Özellikle Furkan Korkmaz yaz liginde çok iyi bir performans gösteriyor.

-Furkan’ın maçlarını izledim. Furkan’ın eksikleri, özgüven ve fizik. NBA’de dayarlar antrenmanları seneye geldiğinde tanıyamazsın Furkan’ı. Özgüveni de NBA atmosferinde kendine gelir.Furkan iyi de bir sporcu. Şut yeteneği ve atletizmi gayet iyi. Philadelphia yapısı içerisinde kendisine yer bulur. Cedi için ise işler zor gibi. NBA’de beyaz bir dış oyuncu olmak çok zor. Belli bir atletizm ve gücün üzerinde değilseniz, siyahi oyuncular parçalar.

- 2017 Avrupa Basketbol Şampiyonasında Türkiye’nin şansını nasıl görüyorsunuz?

- Takımınızda iyi bir guard yoksa işiniz çok zor. İstediğin kadar iyi uzununuz olursa olsun guard olmadan olmaz. Türkiye üst düzey bir basketbol ülkesi, kendi evimizde de bir şeyler yapabiliriz ama en fazla çeyrek final oynarız.