‘MİT’teniz’ diyerek 2 evini sattırıp sokakta bıraktılar (23.12.2015)
İstanbul’da yalnız yaşayan emekli kadını ‘9155’ numaralı hattan arayan çete, “PKK’ya operasyon yapıyoruz” diyerek yaşadığı ev ile yazlığını 240 bin TL’ye sattırdı. 50 bin liralık ziynet eşyasını da kaptıran kadın sokakta kaldı.
cumhuriyet.com.trİstanbul Güngören’de yaşayan 62 yaşındaki Gülüzar Altunay’ın telefonunu internet üzerinden kimliği belirsiz bir kişi aradı. Arayan numaranın “9155” olduğunu gören kadın, telefonu açtı. Karşıdaki kişi kadına, “Milli İstihbarat Teşkilatı’nın 9’uncu şubesinden arıyoruz” dedi. “155’i anladım da 9 ne” sorusu üzerine Altunay’ı “9’uncu şube dedik” diyerek azarladı. Ardından da “PKK’ya kara para operasyonunda adın var. Seni kurtaracağız, kimseye haber vermeden söylediklerimi yap, yoksa senin ve ailenin başı büyük derde girer” dedi.
‘ACİL YAZLIĞINI SAT’
Habertürk'ten Nihat Uludağ'ın haberine göre; Altunay’ı ertesi gün tekrar arayan dolandırıcı, “Altınoluk’ta bir yazlığın var, acil nakit veren bir emlakçıya sat. Merak etme sonra iade ettireceğiz” diye konuştu. MİT’e yardım ettiğini düşünen Altunay, yazlığı 60 bin TL’ye sattı. Sahtekâr 3. kez aradığında ise hedefinde evdeki 50 bin TL değerindeki altınlar vardı.
“Yazlığın parası ve altınlarını poşete koy, apartman kapısına gel, görevlimiz alacak” dedi. Kadın da söyleneni yaptı. Poşeti alan dolandırıcı Gülüzar Altunay’ın peşini bırakmadı. Bu defa “Güngören’deki evini de acil sat. Parayı dolara çevir. Seri numaralarını kaydedip alacağız” dedi. “Devlet, bu iyiliğinin mükâfatını fazlasıyla verecek” telkininde bulunmayı da ihmal etmedi. Altunay, aile mirası daireyi de 180 bin TL’ye satıp parayı dolandırıcılara teslim etti.
‘DOSYANI KAPATTIK’
Çete, son olarak yaşlı kadının bankadan 350 bin TL kredi çekmesini istedi. Ancak kredi başvurusu olumsuz yanıt alınca dolandırıcılar “Merak etme dosyanı kapadık” deyip sırra kadem bastı. Altunay ancak olayı bir akrabalarına anlatınca dolandırıldığını anladı. 2 evini de sattığı için kalacak yeri olmayan kadın, bir yakınının evine sığınmak zorunda kaldı.