Milyoner fuarında kartvizitler dağıtıldı
CNR Expo, 30 Ekim-2 Kasım tarihleri arasında dünyanın en lüks fuarı Millionaire Fair’a ev sahipliği yaptı. Gösteriş ve parlaklığın haddinden fazla olduğu fuar, bini yabancı toplam 9 bin kişiyi ağırladı.
cumhuriyet.com.trCNR Expo, 30 Ekim-2 Kasım tarihleri arasında 20 bin metre kare alanda gerçekleşen Millionaire Fair’e, 55 firma 222 markasıyla en lüks ürünleri ile katıldı. Fuar ziyaretçileri dev boyutlardaki değerli taşlar, upuzun yatlar ve lüks araçlardan hayli etkilenmişe benziyordu. Millionaire Fair’de, haute couture ve moda markalarından, milyar dolarlık emlak projelerine, saat ve mücevherlerden, ünlü otel zincirlerine kadar dünya genelinde 220 milyar dolar büyüklüğe erişen lüks tüketim ürünleri pazarının seçkin markaları sergilendi. Girer girmez şatafat ve lüksün gözlerinizi kamaştırdığı fuarda zenginlik anlayışımızı da inceden sezmemek elde değildi. Henüz bizim için parlaklık ve gösterişten başka bir şey olmayan lüks, en çok görünür haliyle dört günlüğüne CNR’daydı.
El işi üretim
Fuarın yurtdışında müdavimlerinin oluşmaya başladığını belirten CNR Genel Müdürü Rüştü Barkay, Millionaire Fair’i İstanbul’a getirmek için 2 yıldan beri çalıştıklarını ifade ederken Ortadoğu’da özellikle Dubai ile yarış halinde olduklarını ancak İstanbul’un galip geldiğini söylüyor. 12 aydan beri pazarlama çalışmalarının yürütüldüğünü ifade eden Barkay, misafirlerin belirlendiğini, ve en çok Dubai, Bahreyn, Katar, Rusya, Ukrayna, Suriye, İran, Yunanistan’dan katılımın olduğunu belirtti.
Türkiye’de geçen yıl 42 bin, bu yıl ise 50 bin milyoner olduğunu, Türkiye’nin seçilmesinde bu rakamın da etkisinin olduğunu ekleyen Barkay, Millionaire Fair’in bir tanıtım fuarı olduğunu vurgularken Türkiye’nin el işi üretiminin bu fuar sayesinde (kuyum, el işçiliği) ününe ün kattığını belirtti. Bu yüzden dünya lüks tüketim pazarında Türk markalarının da yer almasını desteklemek için özellikle Türk firmalarına yer verilmiş. Barkay, krizden özellikle orta sınıfın etkilendiğini, Millionaire Fair’in hedef kitlesinin gelir düzeyinin krizden pek etkilenmediğini de vurgularken bu fuarın pek çok insana gelir kaynağı olduğunu söylüyor: “Düşünün ki burada Has Halı’nın dünyaca ünlü bir ürünü var. Bu halının burada satılması önemli değil. Burada ünleniyor ve de en önemlisi sipariş alıyor. Aynısı Kapalıçarşı’daki kuyum ustaları için de geçerli. O ustanın dükkanı, çırağı, kapıdaki güvenliğine kadar para gidiyor bu fuar sayesinde.”
Tanışmak için
Baykar, fuarla birlikte 2 bin kişinin üzerinde bir istihdam yaratıldığını belirtirken fuarı ziyaret edenlerin konakladıkları oteller, ulaşımları için ayrıca hizmet aldıklarının da altını çiziyor. Barkay, fuarda firmalar için önemli olanın orada olmak olduğunun söylüyor: “Buraya katılan firmalar için önemli olan burada kendini gösterebilmek. Satış yapmak değil. Zaten buraya gelip de hiç kimse 3 araba siparişi vermiyor. Tanışıyor, kartvizit alışverişi yapılıyor, sonra gerçek alışveriş...”
Moskova, Amsterdam, Şanghay ve Münih’in ardından İstanbul’da gerçekleşen ve gelecek yıl 22-25 Ekim tarihlerinde yeniden İstanbul’da olacak fuarın en pahalı ürünleri; Adaboard Yatçılığın Rus milyarder Abromoviç’e özel olarak dizayn ettiği 190 bin Avro’luk deniz limuzini lakaplı özel tekne, Has Halı’nın el yapımı, 2 milyon dolar değerinde 17 milyon 199 bin düğümle 4,5 yılda ipek ve altından dokunan paha biçilemez Kâinat Halısı, Topall Mücevherat’ın ünlü Irak’lı ressam Souadad Kandemir ile hazırladığı çok özel koleksiyonu ve 2,5 milyon dolar değerinde Burma Yakutu, 585 bin Avro değerindeki Gumpert- Apollo görücüye çıktı.