Meclis'te telekulak tartışması

Meclis Genel Kurulu'nda MHP'nin telefon dinlemeleriyle ilgili araştırma önergesinin gündeme alınıp alınmamasına ilişkin grup önerisi görüşüldü. Partisinin önerisi lehinde konuşan MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Konya Milletvekili Faruk Bal, özel hayatın ve haberleşme hürriyetinin ortadan kaldırılması ve zedelenmesinin, buna maruz kalan kişiyi, "üzerindeki elbisesi çıkarılmış bir insanının haleti ruhiyesine sokacağını" söyledi. Bal, "Başbakan'ın da dinlendiğini "söylemesinin hafifletici bir neden olmadığını işin vehametini gösterdiğini kaydetti.

MHP'nin önerisi aleyhine söz alan Telekulak Araştırma Komisyonu Başkanı Hakkı Köylü milletvekillerinin 'yasadışı dinlemelerin olduğu' şeklindeki sözlerine "AK Parti'nin içinde bir hakim var da o hakim mi veriyor bu dinleme kararlarını? Mahkemenin hakimi veriyor" karşılığını verdi. Köylü, hakim ve savcıların da suç işleyebileceğini ve dinlenebileceğini belirterek "Bir hakimin verdiği yanlış kararı ben burada düzeltecek değilim. Yanlış karar verilirse yine yargı bu yanlışı düzeltecektir" dedi.

"Jurassic Park canavarları AKP döneminin mahsulü"

Köylü'nün ardından yeniden söz alan Bal, Köylü'nün "sizin döneminizde de telefon dinlemeleri vardı" şeklindeki sözlerine yanıt verdi. Bal, "Hiçbir dönemde ne kurallara ne kanunlara aykırı bu gibi eylemlerin içinde veya dışında olmadık" dedi. Bal, "Bizim görev yaptığımız dönemde Jurassic canavarları yoktu, bu AKP iktidarlarının mahsulüdür. Sayın Başbakan'ı dinleyecek kadar bu yaratık haddini aşmış, hedefini belirlemiştir. Bizi sizinle karıştırmayın" diye konuştu.

Özyürek: "Başbakan'ın özrü kabahatinden büyük"

MHP'nin önergesi lehine söz alan CHP Genel Saymanı ve İstanbul Milletvekili Mustafa Özyürek, son zamanlarda haberleşme özgürlüğünün bütünüyle ortadan kalktığını ve neredeyse vatandaşların tamamının dinlendiğini söyledi. Ergenekon dosyalarında o davada sanık olmayan hatta tanık bile olmayan kişilerle ilgili bilgilerin yer aldığını, bu bilgilerin belli medya gruplarına sızdırıldığını ifade eden Özyürek, Telekomünikasyon İletişim Dairesi'ni eleştirdi. İletişim Dairesi'nin AKP döneminde kurulduğunu ve denetlemeyi yapacak görevlilerin de başbakanın imzasıyla atandığını belirten Özyürek bu mekanizmayı ortadan kaldırmak gerektiğini belirtti.

"AKP Genel Merkezinde hakimler mi var" diyerek işin içinden sıyrılmanın mümkün olmadığını kaydeden Özyürek, telefon dinlemelerin hukuki olmadığını söyledi. Özyürek, "Yasaya göre herhangi bir kişi dinlendiği zaman, bitince 15 gün içinde kendisine bilgi verilmesi lazım. Ama başsavcıya hiç kimse dinlendiğini bildirmemiştir.Bu yasanın gerekleri yerine getirilmeden, keyfi şekilde insanlar dinlenmektedir. Haberleşme özgürlüğü elinden alınmakta ve bazı medyaya servis edilmektedir" dedi.

Yargıtay üyelerinin, hakim ve savcıların dinlenmeye başlandığını belirten Özyürek "Dinleme kararı TİB başkanlığı tarafından nasıl yerine getirilmiştir. Tam teşebbüs hali var ama güya dinlenememiş. İlla telefon ahizesini dinlemek şart değil. Telekom'daki aletleri dinleyerek de sonuca ulaşabilirsiniz. Yargıtay'ın dinlenmemesi sözkonusu değil." dedi. Türkiye'de korku imparatorluğu yaratıldığını herkeste "dinleniyorum" paranoyası yaratıldığını da ifade eden Özyürek, "Sayın Başbakan beni de dinlemişler diyor. Özrü kabahatinden büyük. Bir başbakan kimin kimi nasıl dinlediğini bilmiyorsa orada bir vehamet var demektir" diye konuştu.

"Yargıtay'a 2.5 ay önce dinleniyorsunuz dedim"

Genel Kurul'da yerinden söz alan Telekulak Komisyonu üyesi ve MHP Kırıkkale Milletvekili Osman Durmuş TİB Başkanı'nın açıklamalarının hukuksuz olduğunu söyledi. Durmuş "TİB Başkanı derhal istifa etmeli ya da görevden alınmalı. Başbakan da istifayı düşünmeli. Dünyanın neresinde olursa olsun bu büyük bir skandaldır" dedi. Durmuş, 2.5 ay Yargıtay'a 'dinleniyorsunuz' diye bilgi verdiğini ancak kendisine inanmadıklarını belirterek "Şimdi inanabilirler"dedi.

Yerinden söz alan Telekulak Komisyonu üyesi ve MHP Gaziantep Milletvekili Hasan Özdemir ise komisyonun tespit ettiği eksikliklerin yerine getirilmediğini belirterek "TİB Başkanı anayasaya aykırı olmasına rağmen hala görevinde. Ben emniyet genel müdürlüğü yaptım. Böyle bir korku imparatorluğu sıkıyönetimlerde bile görülmemiştir. Dışarıda insanlar özelleriyle dahi konuşamaz hale gelmiştir" diye konuştu.

Komisyonun bir başka üyesi CHP Adana Milletvekili Tacidar Seydan da AKP'ye "Sizin grubunuzdan Cemal Kaya'yı, bizim gruptan Kemal Kılıçdaroğlu'nu, DTP'den Emine Ayna'yı, MHP'den de Deniz Bölükbaşı'nı dinlediler mi dinlemediler mi?" diye sordu.

Önder Sav'ın dinlenmesi yine gündeme geldi

Seyhan AKP'lilerin Önder Sav'ın Telekulak Komisyonu'na niye çağrılmadığına yönelik eleştirilerine ise "Komisyonda yeniden bir davet yazılmasına gerek duymamıştır. Komisyon yazılı beyanını yeterli görmeseydi ikinci bir davet yapardı ama beyanını yeterli bulmuştur." dedi.

"Sadece dinlemeleri değil, cuntacıları da araştıralım"

AKP Hatay Milletvekili Abdülhadi Kahya telefon dinlemeleriyle ilgili konunun Başbakan'ın istifasıyla ifade edilecek bir konu olmadığını ve siyasallaştırılmaması gerektiğini söyledi.

Kahya "CHP'liler samimi ise bu konuyu sadece dinlemeler olarak değil cuntacılar, hukuk dışı yargıya sızmalar dahil her konuyu araştıralım" diye konuştu. AKP Sakarya Milletvekili Ayhan Sefer Üstün de konuşmacıların ''yasadışı dinlemeleri değil, hakim kararıyla alınmış kararları gündeme getirdiğini'' ifade etti. Üstün, ''Yargıtay'ın telefonları dinlenmemiştir. Yargıtay'da çalışan bir savcının telefonu dinlenmiştir ve bu da yargı kararıyla alınmıştır'' diye konuştu.

DTP İdare Amiri ve Muş Milletvekili Sırrı Sakık da DEP'lilerin dokunulmazlığı kaldırılırken dinlemelere dayalı bir fezleke oluşturulduğunu belirterek "Gelinen bu noktada tüm Türkiye'yi saran bir telefon dinleme furyası yaşanıyor. Bu Türkiye'nin ayıbıdır, hiçbirimiz bunu hak etmiyoruz" dedi.

Emeklilere ilgili grup önerisi reddedildi

TBMM Danışma Kurulunda uzlaşma sağlanamaması üzerine, CHP'nin grup önerisi Genel Kurul'da görüşüldü. Öneri üzerinde konuşan CHP Muğla Milletvekili Ali Arslan, Meclis gündeminde Türkiye ile bazı ülkeler arasında imzalanan ikili anlaşmalar bulunduğunu hatırlatarak, ''Emeklilerin sorunları, ikili anlaşmalardan daha az mı önemli? Türkiye'de emekliler mucize gerçekleştiriyor, aldığı düşük maaşlarla ailelerini bile geçindiriyor. Emeklinin evine günde 30-35 gram et giriyor. Bir ayda 1 kilo et yiyemeyen emekli aileleri var'' dedi.

Emeklilerin sorunlarını siyasilere ilettiğini, ancak sonuç alamadıklarını belirten Arslan, ''emekliler adına size yalvarıyorum; lütfen meclis araştırması açılmasını kabul edin' diye konuştu.

Öneri aleyhinde konuşan AKP Grup Başkanvekili Ayşenur Bahçekapılı, Türkiye'de siyasetin çatışma kültürü üzerinde yapıldığını ifade ederek, ''Burada çatışıyoruz, kavga ediyoruz, birbirimize önkabullerle yaklaşıyoruz. Bu nedenle yasama görevini yerine getiremiyoruz'' görüşünü kaydetti.

Mayıs ayında bütün grupların mutabakatıyla Türk Borçlar Kanunu'nun temel kanun olarak görüşülmesine karar verildiğini, ancak bugüne kadar ancak 60 maddesinin kabul edildiğini belirten Bahçekapılı, ''Geleneksel siyaset tarzıyla hassas konuları buraya getirmek doğru değil'' dedi.

Kendisinin de ''emekli'' olduğunu hatırlatan Bahçekapılı, emeklilerin sorunlarına sağlıklı ve kalıcı çözüm getirmekten yana olduklarını söyledi.

Bahçekapılı'nın sözlerine MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır ile CHP Grup Başkanvekili Hakkı Suha Okay tepki gösterdi. Şandır, Türk Borçlar Kanunu Tasarısı'nın görüşülmesini kendilerinin de istediğini, ancak tasarıya bazı itirazları bulunduğunu anlattı. Okay ise AKP'nin grup önerileriyle tasarının görüşülmesine engel olduğunu savunarak, tasarının görüşülmesinin engellenmesiyle ilgili kendilerine eleştiri yöneltilemeyeceğini ileri sürdü.

Öneri lehinde konuşan CHP Aydın Milletvekili Ertuğrul Kumcuoğlu, AKP'li milletvekillerine, ''Ülkede sürekli olarak siyasi ilişkileri geriyorsunuz. Buraya her çıkan temsilcinize 'tahrik edici konuşun' diyorsunuz. Bu tavır, Türkiye'yi iyiye götürmez'' dedi.

Grup önerisi aleyhinde konuşan TBMM KİT Komisyonu Başkanı ve AKP İstanbul Milletvekili Ünal Kacır ise muhalefet partilerinin grup önerilerini kabul ettirme amacı taşımadığını, Meclis çalışmalarını engellemek ve İçtüzük hükümlerini kötüye kullandıklarını ifade etti.

Kacır, kendisine laf atan MHP'li milletvekillerine, ''Emeklilerin durumu sizin döneminizden çok iyidir. Siz tarım Bağkurlusuna ayda 60 lira veriyordunuz, şimdi 333 lira alıyorlar. Bu da yetmez, ama bunu düzeltecek olan da AK Parti'dir. Emeklileri istismar edip ülkenin sorunlarının çözümünü engellemeyin'' dedi.

Konuşmaların ardından yapılan oylamada CHP'nin grup önerisi reddedildi.