'Lavinia' nasıl 'Lavinya' oldu?
Özdemir Asaf’ın ünlü ‘Lavinia’ şiirinin sinemaya aktarıldığı haberi tartışmaya yol açtı.
cumhuriyet.com.tr“Sana gitme demeyeceğim / Üşüyorsun ceketimi al / Günün en güzel saatleri bunlar / Yanımda kal”
Özdemir Asaf’ın “Lavinia” şiiri bu mısralarla başlar. Asaf, günün en güzel saatlerini paylaşmak istediği, sadece havanın serinliğinden değil, yalanların inciticiliğinden de sakındığı kadını anlatır. Arkasında bir dönemin tanınmış insanlarıyla iç içe, gerçek bir yaşanmışlığı saklayan eser, aşkı açık eder. Asaf, adını gizlese de, edebiyat okurlarınca kimliği bilinen “Lavinia”ya “...ama gitme” der.
1957 yılında yazılan şiir, bugünlerde yeniden gündeme geldi. Kimi gazete ve internet sitelerinde yer alan haberler aynı başlığı taşıyordu: “Özdemir Asaf’ın Lavinia’sı film oluyor.” Filmi Kerem Topuz yönetecek, kasım ayında çekimlerine başlanacak yapım 2014’te vizyona girecekti.
Lavinia değil, Lavinya
Bilgi aldığımız Topuz, filmin konusunu şöyle anlatıyor: Yaşadığı hayatın anlamsızlığından yakınan fotomodel ile Can Vural adında aşkı arayan bohem yazarın ilişkisini anlatacak. Can, kadına git gide âşık olurken güzel model yepyeni biri olmak uğruna geçmişinden vazgeçerek kendine Lavinya adını verecek ve bu, ikisinin arasında sır olarak kalacak.
“Filmin içinde Asaf’a sürpriz bir gönderme yapıyoruz” diyor Topuz: “Şairin adını ve kitabını göreceğiz bir sahnede. Böylece yapım Özdemir Asaf’a saygı duruşu niteliğinde olacak.”
Senaryoda, asıl hikâyeye gönderme olup olmadığını merak ediyoruz. “Hayır yok” diye net bir yanıt veriyor yönetmen: “Tamamen özgün bir senaryo bu.” Topuz, 1981 yılında yaşamını yitiren şairin ailesinin de bu konudaki hassasiyetini dile getiriyor ve ekliyor: “Filmimiz, şiirin Türkçe okunuşu olan Lavinya adını taşıyacak.”
‘Böyle tanıtım olmaz’
Görüldüğü gibi filmin öyküsünün “Lavinia” şiirinin öyküsüyle bir ilgisi yok. Konuyla ilgili, Asaf’ın kızı Seda Arun ve torunu Onan Karagözoğlu’yla konuştuğumuzda, Karagözoğlu, Kerem Topuz’u önceden de tanıdığını, filmin senaryosunu okuduğunu ancak haberler çıkınca duruma vâkıf olduğunu söylüyor.
Aile olarak rahatsızlık duyduklarını anlatan Karagözoğlu, “Topuz’la görüştüm. ‘Basın danışmanım böyle bir fikir sundu, ben de kabul ettim’ dedi. Böyle tanıtım faaliyeti olmaz. Şiirden etkilenebilirsiniz, esinlenebilirsiniz. Ancak ‘Özdemir Asaf’ın şiiri film oluyor, şiir sinemaya uyarlanıyor, adı da bu’ derseniz işin içine başka boyutlar, telif hakları meselesi girer” diyor. Karagözoğlu, aile olarak bir araya gelip atılacak adıma karar vereceklerini belirtiyor.